Polis hâdise mahallinde tahkikat yapıyor Tahkikatı yan, Konur sokak sakinlerinin yüre— ğini ağzına getiren bombaydı. şehir birden karıştı. Sokaklar polıs ler ve askerlerle dolmuştu. Amerika- lılara ait binalar kordon altına alındı. Patlıyacak bir üçüncü bomba daha var mıydı Amerikan Elçiliğinin arkası sü- ratle kalabalıklaştı. Cumhurbaşkanı, yanında uzun boylu başyaveri -Deniz Kurmay Yarbayı, yakışıklı., Faik Ta- luy. bulunduğu halde gelmış müte- akiben Konur sokaktan dönen bakan, da kendisine iltihak etmişti. Amerikan Büyük Elçisi Fletcher Warren, elinde bır cep feneri, keşifte bulunmaya çalışıyordu leri Bakanı. Emniyet Umum Mü Devlet büyükleri teessürlerini bil- dirdiler. Biraz beklenildi, fakat baş- ka infilâk olmadı. İki bo mba, gerekli heyecanı yaratmaya kâfi gelmişti. Mânâsız protesto eyecanın iki sebebi vardı. Evve lâ Türkiye, sık sık bombaların patladığı bir memleket değildi. Böy- le bir hâdisenin eşine Trastlamak için “Papen'e suikast"a kadar gitmek lâ- zımdı Daha mühimi, pazartesi sa- bahı Bağdat Paktı Konferansı bağlı- yacaktı. Bir çok memleketin hükü- met başkanı veya Dışişleri Bakanı Ankaradaydı. Anlaşılıyordu ki gizli eller bir nümayiş yapmak ıstemışler- , bundan ne fayda umuyor- meçhuldu. Akla gelen 1lk ihti- bunun Bağdat Paktını protesto mânâsını taşıyabileceği ihtimali oldu. Ama Türkiyede herkes, Bağdat Pak- tının prensibini destekliyordu. Yok- sa, Amerikaya karşı bir gösteri miy- di? Her halde, bir sebep bulmak ko- lay değildi. di. lardı, AKİS, 1 ŞUBAT 1958 yazmak yasak! Başta Kemal Aygün, — Alâkalılar iki' gün çalıştılar Bu haftanın başın- a sah günü aşağı yukarı bir ışık hâ- dısenın üzerine serpilmişti. Fakat aynı gün Ankara Savcılığı, âdetine,uyarak, neşir yasağı koydu. Bu suretle tahkikat mevzuunda elde edilen ilk neticeleri yazmak men o- luyordu. Ankara savcısı Rahmi Er- gil —halbukı herkes onun değiştiği- ni sa du- gazetelere şu tebligatı yaptı "26/27 1958 Pazar gecesi An- karada Paris Caddesinde ve Konur sokağındaki Amerikan Neşriyat Bü- rosu önünde vaki olan infilâk hâdi- YURTTA OLUP BİTENLER sesi tahkıkatına ehemmiyetle devam edilmekt Yapı lmakta olan tahkikatın seyir e gayesinin .ihlâl edilmesine engel olacağı düşüncesiyle ve mezkür tah- kikatın selâmetle yürütülmesini te- min maksadiyle Basın Kanununun muaddel 30 uncu maddesinin 2 nci, fıkrası gereğince her türlü neşri- yatta bulunulmasının yasak edil- kara Nobetçı Sulh Ceza Mahkemesınde 28.1.1958 gün ve 20 sayılı karariyle karar verilmiştir.'* Hayret uyandıran bu tebligatın nasıl olup da pazar gecesi yapıl- mamış olduğuydu. Aksi halde, böy- le bir hadisenin vukuundan bile bombalarla evlerinin camları kırıl- mış olan Ankaralılar habersiz kala- caklardı. Müşterek teessür Pazertesı günü Büyük Meclis top- landığında celsenın başın a D.P. Grubu Başkan Vekili Baha — Akşit müzakerelerden evvel kürsüye geldi ve hadise karşısında duyulan teessü- rü ifade etti. Arkadan C.H.P. Gru- bu Başkan Vekili Faık Ahmet Ba- rutçu kürsüye gelerek bu teessüre partisinin de iştirak ettiğini belirt- ti. Bu güzel bir hareketti ve milli hislere kelimenin tam mânasiyle ter- cüman oluyordu. Nitekim salı sa- bahı gazeteler neşir yasağı haberi ile birlikte Dulles'ın Adnan Mende- rese bir mektubunu da sayfalarına alıyorlardu. — Amerika Dışişleri Ba- kanı mektubunda şoyle diyordu: "Muhterem Başve 26 Ocak, gecesi Amerıkan Sefa- retine ait bır binada bomba patla- tılması Ve Amerikan Haberler Mer- kezinin kütüphanesine tevcih edilmiş bomba patlatma teşebbüsü hadiseleri karşısında Türk Hükümetinin gös- terdiği yakın alâkadan çok — müte- FHletcher Warren iz arıyor Diplomatın dedektifi!