CEMİ YET üleymaniye kütüphanesinin açılı- ında hazır bulunmak maksadıyla İstanbula gelen Milli Eğitim Baka- nı Terfik ileri yaptığı temaslar es— nasında — müfettişterin “"korkun dam" vasıflarının kaldınlmasına ça— lışacağını vaadetti. Diğer branşlarda da ayını vasfı haiz kimseler olup ol- madığının tahkiki ve varsa tasfiyele- ri cihetine gidilmesi temenni edilmek- tedir. e İstanbul Valisi Fahrettin Kerim Gö- kay iki profesör ve iki iş adamı ile birlikte "Türkiye ilim ve sanat cemi- yeti"ni k rdu. İlim tarafının sayın valinin "Ord. Prof. luğundan geldi- ği tahmin edilmiş, fakat sanatın bu işteki kaynağı anlaşılamamıştır. Ay- rıca, bu 'karton kıtlığında Gökay'ın bu kadar çok unvanı bir arada göste- rebilecek kartvizitleri nerde bastıra- cağı merak mevzuu olmuştur. merikan dedikodu yazarları bi- zimkileri atlatarak Türkiyenin es- ki Washington ve yeni Paris Büyük- elçisi Feridun Cemal Erkin'in tekrar evlenmek üzere bulunduğunu açıkla- dılar. Bu hususta en geniş tafsilâtı veren Washington Post — gazetesine göre Türk ve dul olan gelin eski bir Milli Eğitim Bakanımızın 30-35 yaşla- rındaki kızıdır. e Sımdıye kadar prensiplere bağlılı- ğı ve bir hat üstünde israrıyla ta- nınmış olmayan Ahmet Emin Yal- man, hakkındaki bu kanaatin yanlış- lıgını nihayet ispat etti. İngilterenin Kıbrısta şimdiki statüyü devam ettir- Dünya evinin eşiğinde AKİS, 4 MAYIS 1957 mesi gerektiği prensibinin kendi hü- kümeti dahil herkes tarafından ter- kolunduğu ve müstemlekeciliğin her yerde bir küfür kelimesi haline geldi- ği bu günlerde, muhterem başmuhar- rir Los Angeles te A.P. ajansına be- yanat vererek, "Büyük Britanya Kub- rısta bugunku statüyü devam ettir- melidir" e Kıbrıs meselesinin aldıgı son şekle üzülenleriin yüreğine su serpilsin! Enternasyonal sahada — Yunanistana karşı bir muvaffakiyet — kazandık: Rakibimizin talep ve itirazlarına rağ- men 1957 Avrupa güzellik müsaba- kası Türkiyede yapılıyor. emleketimizde yedı yıldır teşvik olunmak istenen hususi teşebbüs ruhu iktisadi durum yuzunden son şenel erde bir hayli kısıntıya uğramış- sa da sağda solda inisiyatif sahibi fertler tarafından zaman zaman ih- ya olunmaktadır. Meselâ bu hafta Rene Forsyth adında 22 yaşında gü- zel bir Alman kadını bunum mükem- mel bir ölmeğini verdi. Döviz kaçak- çılığından takibata uğrayan genç kadın Asliye Ceza Hâkiminin ' Mes— leğiniz nedir?" sualini rahatça, "Fu- huş yapmak" diye cevaplandırmış— tır. Kendisinin oturduğu pansiyon- da yapılan neticesinde de effektif 60 dolar ve 300 dolarlık bir çek bu- lunmuştur. Mahkemece serbest bıra- kılan Rene Forsyth, altı saat sonra Beyoğlunda bir randevu evinde tek- rar yakalanımış ve sevkedildiği has- tahanede hastalıklı olduğu anlaşıldı- ğından tedavi altına alınmıştır. Bü- tün bu hâdiseler sırasında soğukkan- lılığından ve neşesinden birşey kay- betmeyen müteşebbis kadın tanınmış bir şahsıyetle arkadaşlık ettiğini söy- lemektedi İstanbuldaki "imar" faaliyetinin, enüz yapıcı safhasına varmadan bazılarının kesesinde — gayet yapıcı bir rol oynadığı bu hafta meydana çı- an bir hâdise ile anlaşılmış oldu. İs- tanbul Vilayeti Hususi Muhasebe İs- timlâk Şefi Sabri Çolpan, hu muha- sebeye hesapta olmayan bazı hususi- yetler Verdıgı anlaşıldığından tevkif edildi, iddiaya göre Hususi Muhase- e Şefi, Dimitri Yuvanidis adında bir zâta sahte evrak tanzimi ile istim- lâk edilmiş bir arsa bedeli diye 118 bin lira ödemiştir. Hususi Muhasebe- nin bu ihsanını cebine indiren Dimit- ri ortalarda yoktur. e Radyolarımız tarafından, — bilhassa uzun mevlütlar okutulmak sure- tiyle, bir siyasi hoş görünme, basını- mız tarafmdan da düpedüz bir sürüm ve kazanç mevzuu haline getirilerek teşvik olunan "hakiki meyvalarını vermeğe başladı. Bu hâf- dindarlık" Ercüment Çiftçi Boşyazar değil, aşk - yazar ta bir eve misafir sıfatıyla giren Mehmet Ali Aygün adında İstanbul- lu bir hoca odanın bir köşesinde Atâ- türkün bir resmini ve bustunu görün- ce fena.halde sinirlenerek, "Bunları bulundurmak caiz değildir" diye ca- iz olan hali temin etme gayretine gi- rişti. e Üsküdarda araba vapuruna girer- ken otomobilini denize yuvarlayıp nişanlısının boğulmasına sebeb olan ve mahkemede avukatlarının talebi üzerine anormal olduğunun tesbiti için müşahede altına alınan Ercü- ment Çiftçi hastahanede -kendi ifa- desine göre- intihar maksadıyla ka- fasını duvardan duvara vururken ya- tak komşusu bir delinin ayıplamasıy- la vazgeçip hayata bağlanmıştır. Bu- n ilk neticesi de Kuzey Atlantik Anlaşması Teşkilâtının yazı müsaba- kasına katılmağa karar vermesi ol- muştur. Müsabakaya katılacak yazı- ların bir gazetede neşri şart koşul- muştur. Vatan gazetesinin bu hafta ilân ettiğine göre Ercüment Çiftçi'- in "NATO ve Aşk" başlıklı yazısı bu hafta mezkur gazete tarafından yayınlanacaktır. Ercütmentin bu su- retle yazı hayatına atılmasının adli tıp araştırmaları Üüstünde ne tesir yapacağı merak edilmektedir. e ajestelerinin hükümetinin.Dış İş- leri Bakanı Sehwyn Ljoyd'un ba- şı gene derde girdi. Süveyş meselesi, H bombası ve Kıbrıs dâvası yetmi- yormuş gibi Mrs. Elizabeth LJoyd'da kocasının başına yeni bir çorap ördü: 52 yaşındaki Dış İşleri Bakanı 29 ya- şındaki güzel karışım boşanma tale- biyle ve zina isnadıyla mahkemeye 27