27 Ekim 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

ATÇILIK Yarışlar Bir şampiyon eçen pazar Ankara Hipodromunu dolduran binlerce yarış meraklı- sı, çok Sevdikleri bir atın, bir şampi- yonun yeni bir zaferini alkışlamakla bahtiyar oldular. Kudretli arap atı Sezgin, 30 bin lira ikramiyeli Tarım Bakanlığı Kupası koşusunu rakiple- rinin Önünde bitirmeye muvaffak ol- muştu. Bu kıymetli safkanın sahibi Bedri Karabucak, şeref tribününde hakettiği gümüş kupayı alıp "şerefe" kaldırılan kadehinden şampanyasını yudumlarken, halk da bu sevgili atın etrafını çevirmiş onu sevgi ve — hay- ranlıkla seyrediyor, coşkunlukla al— kışlıyordu. Çifteler harasında yetiştirilen Sez- gin, hakiki bir şampiyondu. eçen sene üç yaşındayken kudretini bütün rakiplerine kabul ettirmiş, girdiği ko- Tarım Bakanlığı Sonunda süngüler düştü şuların hemen hemen hepsini kazan- mıştı. Bu sene de arap atlarının "baş atı" unvanını liyakâtla korumayı bil- mişti. Hele bu sonbahar'da bir yanlış start neticesinde rakiplerinden 50 metre kadar geç çıkması bütün se- yircilerin yüreklerim ağzına getir- . Fakat Sezgin, bu Vesileyle ha- oldu- ğunu göstermek fırsatını bulmuştu. Yavaş yavaş arayı kapamış ve son anlarda tecrübeli jokeyi Reşat Mer- gin'in de güzel, idaresi sayesinde ra- kibi Barbaros'u meye muvaffak olmuştu. Bu sahalarımızda şimdiye kadar görülmemiş ve bundan sonra da görülmesine imkân olmayan bir muvaffakiyetti. Bir atın, yarış merak- lıları tarafından bu kadar r çok sevil- mesinin sırrı da, herhalde nefsinde 34 Kupası bu mezıyetlerı toplamış olmasından ileri, geliyı Sezgın arap atlarının en büyük ko- şusu olan Tarım Bakanlığa koşusunu kazanmakla sadece sahıbını değil, bü tün yarış meraklılarım memnun et- miş oluyordu. Gümüş Kupa nkara at yarışlarının cazibesini, programında bulunan yüksek ik- ramiyen klâsik koşular teşkil ediyor- du. Safkan Ingılızlerın en büyük ik- ramiyeli koşusu n 40 bın liralık Cumhurbaşkanlığı Kupası koşusu da bu meyandaydı ve bu pazar koşula- caktı. Doğrusu, bu yılki Cumhurbaş- kanlığı Kupası koşusunun, ikramiye- sinden başka cazip tarafı kalmamış- tı. Yetıştırıcılıgı esasen bırkaç kışının inhisarında bulunan ve pek mahdut olan Ingılız atları ya pıstle— rin, yahut ta antrenörlerin kurbanı koşusunda start olarak kısa zamanda yarış sahaların- dan ayrılmaya mecbur kalıyorlardı Ayr 1lmayanların da hali öyle iç açıcı neviden değildi. Yarışın 1 numaralı favorisi olan Simsaroğlu ahırı bu bu— yük mücadeleye üç atla katılıyordu. Bunlardan Bikini, iki ve üç yaşınday- ken yaptığı yarışlarla kuvvetini her- AT ve SPOR Fin dağra tahmin En iyi haher Çarşamba günü çıktı, Bütün büayilerda bulünür. kese kabul ettirmiş ve Gazi Koşusunu kazanmıştı. Fakat bir ayak arı- zası, onu pistten ayırmış ve niha- yet iki hafta evvel koşulan Ziraat Bankası koşusunda Santulucia'yı mağ lüp ederek dikkat nazarlarını üzerine çekmişti. Fakat Bikini parlak perfor- mansına rağmen, ne taraftan bakılsa arızalı bir attı. Geçen seneki Cumhur- başkanlığı Kupasının galibi Asalet'e gelince o da bir arızadan dolayı uzun müddet yarış hayatından uzak kal- mıştı. Ayni ekürinin üçüncü atı Yav- ru'ya gelince hayatında ikinci sınıf- tan yukarı bir galibiyet göstermeye muvaffak — olamamıştı. Glraud ekürisi ise o kadar fakir kalmıştı ki bu büyük yarışa han- dıkaplarda bile güçlükte kazanabi- n bir Manon Lescaut ile âdet ye- rını bulsun diye katılmak - zorunda kalmıştı. Memleketin bu 1 numaralı yetiştiricisinin ahırının bu günkü ha- li, yarışçılığımızın içinde bulunduğu meseleleri hiç bir izaha ihtiyaç bı- rakmıyan bir vuzuhla anlatmaya kâ- fiydi. Karamehmet ahırı bu yarışa iki atla iştirak edecekti:. Kösemsultan ve Toprak.. Bu iki at da zaman za- man parlamalarına Trağmen perfor- mansları bakımından büyük bir kıy- mete sahip bulunmuyorlardı. Ayni renkleri taşıyan kudretli Ocak, maa- lesef iyi vaziyette bulunmuyordu. Memduh Alan'ın muamma atı Relan- ce'a gelince, doğrusu bu yarış için ona ümit bağlamak sadece hayalpe- restlik olurdu. Maamafih bu seneki Cumhurbaşkanlığı Sopası — yansına, hayalperestlik yarış dense — daha doğru olurdu ya.. Zira meydanı boş bulan ne kadar handikap atı varsa, talih denemek için bu yarışı seçmiş bulunuyorlardı. Bu süratle senenin en büyük ikramiyeli yarısı, senenin en zevksiz en heyecansız yarışı olma- ya namzetti. Yetiştiricilik 30 bin liraya bir tay eçen hafta, pazar sabahı Ankara Hipodromuna yolu düşenler bir rakkam bombardımanına şahit oldu- lar. 5 binleri, 10 binler. 20 binler ko- valıyordu. O gün hipodromda muta ekonomik nutuklardan biri verilmi- yor, sadece Çifteler Harası tarafın- dan yetiştirilen 2 yaşlı safkan ar an- ların müzayede yoluyla satışları ya- pılıyordu. Çifteler Harasının yetiştir- diği arap tayları cidden buyuk bir rağbete mazhar oluyorlardı. rağ bet sebepsiz değildi. Çifteler Harası arap atı yetiştiriciliğinde âdeta yeni bir çığır açmıştı. Bu harada yetişti- rilen safkan araplar, girdikleri yarış- larda büyük kudret gösteriyorlar ve sahiplerini muvaffakiyetten muvaffa - kiyete sürüklüyorlardı. Müzayede de rakkamların hemen 10 binlere, 20 binlere çıkmasının sırrı buydu. Hele bu sene rağbet görülmemiş bir dere- ceye varmış, Acip Minoyan isimli bir meraklının Saad 1.'in bir yavrusunu 0.001 liraya almasıyla yeni bir rekor kırılmıştır. Eski rekor, Hacıfışfış i- simli tayı 27 bin liraya alan Sadi E- liyeşil'e ait bulunuyordu AKİS, 27 EKİM 1956