7 Temmuz 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

7 Temmuz 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HİTABET yan — gazetelere ilân —verilmez, iki. Resmi ilân ve reklâmlar, gazetelere mensub olacakları kategorılere göre verilir, aynı kategoriye mensup ga- zeteler arasında fark bulunmaz. Ka- tegoriler ve her egori ıçın tâyin edilecek nispetler ile ilânların gaze- telere veriliş yolları, Başvekaletçe vazifelendirilecek bir misyon tara fından tesbit olun K tegorılerın tesbitinde gazetelerın tirajları, asga- ri satış mıktarları, esas olarak alı- nır ve çok dört kategori tesbit olunur, d Tahkikat açılması günü — yaptığım açıktır, gidilsin konuşmada bu maddede suç dün, nyanın neresine gidilirse yapılan iş suçtur, demıştı Şimdi bu d b deden maalile kom daki muhalefet şerhiyle mutabık olara şunu gör- mek mevkiindeyim: Kararname, res- mi ilânları alan gazeteleri bırtakım kategorılere ayırmak tadır. gorilere işi, son açılmasına mah I olmadığ gına kar: veren arkadaşlarımın ifadesii bıraz karanlıkça bırakıl mışt r Çün- kü 16 ncı sayfasının sonun- Bu kate- tahkikatın da soyle denı "Gazetelerın kategorılerının tesbi- vaki müracaata binaen — mezkür zifelendirilen Resmi ilânlar Şirke- ti, vâkı müracaata binaen — mezkür gazetenin 1696 sayılı kararnamede gösterilen şartları haiz — bulunduğu- nun kabulü üzerine mezkür gazete- e 23 Mart 1954 tarihinden itibaren bırıncı kategorı üzerinden ilân veril- meye başlanıldığını ve 1955 senesin- de de aynı suretle ilân verılmesıne devam edildiğini bildirmiştir. Şimdi dikkat buyurulursa "kate- gorilerin tesbiti ve resmi — ilânların tevzıı ışıyle vazıfelendırılen diyor. meşgul olacak? Resmi Ilanlar Şırketı i, yukarda diyor ki, kararnameye göre bu kategori- lerın tesbiti ile Başvekâlet vazifelen- drı]ıyo “"Başvekâlet bunu bir ko- misyona havale eder," diyor karar— na! esmi ilân mesele inde hükümet politikası da var. ıçın Başvekaletın seçeceği olursa olsun resmi bir komısyon olması lâzımdı... Bu bir. İkincisi: Başvekâlet, âmme emva- H ila alâkalı bulunan bir mevzuda kendi üzerine tevcih edilmiş olan sa- lahıyetı âmme kaidelerine göre bir şırkete devredemez. dem ki resmi ilân, kategori esasına göre tevzi edilecek, o halde kategori ile tevzi salâhiyetinin — Başvekâlete veya Devlet organı, Devlet teşkilâ- tı. mahiyetinde bir cihaza verilmesi mecburidir. Kararname de bu ma- hiyette bulunduguna göre — muhale- fet şerhinde bahsedilen komisyonun kurulmamış olmasına rağmen, Baş- vekâlete verilmiş olan, bu salâhiye- tin basın işlerine bakan Devlet Ba- kanı ve Başbakanlık müsteşarı ta- rafından fiilen — kullanıldığı, — filhal kullanıldığı muhalefet şerhınde ifa- e edilmiş bulunduğuna göre, şu halde 16 asıl resmi ilâna memba verecek olan kategorinin tesbiti meselesi, limitet şirketin uhdesine tevdi edilen vezaif a- rasında anlaşılmamış oldug u, hukuki bakımdan büyük bir zuhla beliri- yor. Hakıkat in bu merkezde olduğu- nu anlamak için, bir aydınlık olma- sına Ta; ğmen, raporun sonunda tah- kıkata mahal görmiyen mütalâada gazetelerın kategorilerinin — tesbiti ilânların tevzii işiyle vazi- felend len resmi ilânlar — şirketin- den" bahsedilmesi, bu işin Devlet Bakanlıgının basın 1şlerıyle ırtıbatlı bulunmadığı fikrine ak uzere konulmuş ve sad fı olmıyan bir kabul cümlesi — olduğu anlaşılmaktadır Hakikat böyle de- ğil; duyabildiğimiz, uduklarımız- dan anlayıp çı arabıldıgımız haki- kat, gazetelerı 4 kategoriye ayırmak hakkı, Başvekilde veya — kendisinin memur ettiği kimselerde, yani basın işlerini tedvire mamur adam olmak durumunda ulunduğu — muhalefet şerhinde de net olarak yazılan Dev- let Vekilindedır Resmi ilânlar Şir- ketinde değildi Şimdi geliyor, böy- le bir vazife ve sıfat sahibi doktor Sa- rol'un gazetesi bu sıfatı ıle beraber resmı ılandan cerri menfaat etmek ü- ere -sonuncu kategoriye, dor üncü kategorıye alınsa belkı bu kas ıt bu de- rece müteberiz olmıyacak- birinci ka- tegoriye alınıyor. Bu birinci kategorıye kimler gırıyor" Tirajı 5 binden yuk— sek olanlar girer, denıyo Ama yine muhalefet şerhine göre orada net- leştirildiği şekilde, Sarol'un gazetesi- nin iadelerinden sonra fiii — satışı- nın iki bin ile dört'bin — arasında olduğu malüm. Halbuki resmi ilân aldığı ve resmi ilân payandası altın- dan çekildiği gün de yıkılıp gıttıgı kapandığı muhalefet şerhlerinde şaret edilmiş bir gazete olarak bırın— ci kategoriye hangi tirajla alınıyor? Bu, elbette bir himayedir. —Elbette kendı menfaatine bir himayedir himayenin arkasında da 390 bın lıra falan gibi, Sarol'un yalnız ba- kanlığı devresine müsadif bir resmi ilân tahsisatı temın etmek nasibol- muştur kendis Gazeteyi 1953 ten itibaren devralmıştır. O zaman Sarol degıldır Fakat gazetesı Sarol bakan resmi ılanın işle memur mesul bakan olması halin- de dahi bu devam etmiştir. Geçen sefer de arz ettiğim gibi bu hal cer- ri menfaat kasdinin mevcudıyetıne su götürmez bir delildir. Hattâ o derece kas t makrundur ki, buradaki menfaat te- mini, neşriyat voliyle kendisi, hem basın işlerine bakan Devlet Vekili hem de ilân parası alan gazete sa- hipliği olmaz diye itham edilmiş ya- hut ikaz edilmiş olduğu halde, güya gazeteyi bırakmış gibi alenen beyan- da bulunarak bakanlık ile gazeteciliğinin artık yoktur demiş olduğu halde unsuruna sandalyası bir alâkası ertesi günü gitmiş, burada yeni mazbata- da kelimesi kelimesine mevcudoldu- ğu gibi, menfaatiyle iştirak halinde bulunduğu gazeteyi şeklen Atıf Sa- kar'a devrettiğine dair noterden bir mukavele yapmıştır. Allah rızası 1- n çin-tam. gayrihissi -konuşuyo- -bır insanın böyle bir hâdisede mesuliyeti — mevzuubahis eğilse, herhangi başka bir hâdisede mesuli- yet aramaya yorulmıyalım. Bu itibar- la fazla konuşmıyacağım. Meclisi Ali de bir tenhalıga doğru gitmekte, bu- nun ıçın sözlerimi kısa tutmaya ça- İişıyor Bu noktada son tahkikat açılması kararına mâni olacak har han hangi bir mülâhaza varıt Muhalefet şerhi ilmen de, mantıkan da, aklen de âmme hizme- tinde mesuliyet fikrini reddetmiyen bir mülâhaza ile her cepheden mükem- mel bir şerhtir. Tebrike lâyık bir neti- ce olduğundan dolayı ona naçizane iştirak etmekten başka — söyliyecek bir şeyim yoktur. Bu sahada Divanı Âliye-inşallah beraet — eder-sevkten kurtaracak bir madde ileri sürüle- mez itekim bu yüzden olaca 5 şu bır satırlık bir şeyle neticeyi bağ- lam "Yukarda arz ve izah olunan se- beplerden dolayı Mükerrem Sarol'un mali cezai mesulıyetını mucip bir bep bul madıgına filân — tarihte karar verildi" diyı Ben haklı buluyorum arkadaşları. Benim tahlil ettiğim ıbı hadısatı tahlil etmemelerıne rağm "k bunları yapmamış olsaydı halde tahkıkatın sonunu bir satırla bağlayıvermişler. O itibarla esbabı mucibeli bir redde ve hakkaniyet ba- kımından tahlillere gidilmeden sade- ce birden bire dugumlenıverme ve bu suretle tebriyeyi düşünmek imkânı- nı bulmuş olacak bu ark d aşlar. Halbuki evvelce de soyledıgım gibi bu hareket dunyanın neresine gidil- se, suçtu! adaşla! muhalefet şerhinin bu evzuda enteresan bir noktası vardır, lâ ona dok mak, da umumi mutalaa ıfade etmek ıstıyorum Mu- halefet şerhi diyor ki: "vazifeyi sui- ıstımalın yanında Basın — Kanu n 22 nci maddesi bakımından da ayrı bir suç hali belirmiştir." Çün- kü gazetenin Atıf Sakar'a devredil- miş oldug beyan edildiği ve resmı merci olan vilâyete verilen beya! mede kendisi sahip gösterildiği hal- de ertesi gün gidip notere muvazaa- h mukaveleyi yaptığı tevsik edilmiş olduğu cihetle gazeteyi devrettim di- yen beyanı, hilafı hakikat bulundu- ğu meydandadır, demek istiyor meş ruhatta. Basın Kanununun muhale fet şerhinde temas edilen bu 22 nci maddesi; "Hakikata aykırı olarak bey nname veren bir e3a 6 aya kadar hapıs ve 500 lıradan 5000 AKİS, 7 TEMMUZ 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: