YURTTA OLUP BİTENLER mişti. Hâdise her iki bakanın da Mec lis tahkikatı altına alındıktan sonra daki D.P. il başkanlığı sevgi ve saygı toplamıştı. da halka hürriyet vaad edenlerin ba- şında gelir, şeflik idaresinin zararla- rını söyleye söyleye bitiremez, ikti- dara geçtikleri takdirde vatandaş hak- larını teminat altına alacaklarını, antidemokratik bütün kanunları kal- dıracaklarını ifade ederdi. manasıyla demokrasi güneşi Türkiye- de nasıl yükselecekti. Baskı rejimi ortadan kalkacaktı, cekti, ucuzluk, bolluk, refah getirile- cekti. 1950 nin arefesinde basın hür- riyetinin, hâkini istiklâlinin, toplanma hakkının Sıtkı Yırcalıdan — hararetli taraftarı Türkiyede pek azdı Anadolu Klübü Pencereleri - doldu D.P. iktidarının sabık bakanı — ve partisinin halen Genel İdare Kurulu azası teşkilâtın tertiplediği bir tören- le ve Balıkesir caddelerinden, yanın- Sıtkı Yırcalı orada konuştu ve dedi ki: "e Yaptıklarımızdan dolayı iftihar ediyoruz!"' Hemen hemen aynı esnada Eskişe- hir teşkilâtının hazırladığı bir tören- de de Hasan Polatkan iltifata gar- kediliyor, nutuklar veriliyor, tebri- katta bulunuluyor, "halkın sevgi te- zahürleri" ne maruz bırakılıyordu. Yeni kanunun ilk tatbikatı, işte böyle oldu. 10 Kapaktaki asker General Gerald W. R. Templer Bu haftanın başından beri Türki- ye'de üzerine büyük bir dikkat çeken bir mısafır bulunuyor. Dikka- tin sebebi, başka misafirlere yapıl- dığı gibi bu zatın şerefine parlak tö- renler tertiplenmesi, taklar dikilme- si, şehirlerde geçit resimlerine giri- şilmesi değildir. Misafir bir asker- dir ve İngiltere'den General Templer son günlerin en mühim meselesi olan Kıbrıs mevzu- unda Londra hükümetinin görüşü- nü getirmektedir. — Gerçi General vvelden davet edil- mişti, fakat siyast konjonktür onun ziyaretini haftanın bizim ehemmiyetli dış politika hadısesı bir hal çaresini katıyyen kabul et- meyeceği şüphes lâzım geldiği şekılde anlatılacaktır. 1955 yılının Kasımından beri İm- zey İrlanda'da dünyaya geldi. silini Wellington ve Sandhurst as- sıralarında Fransa ve Belçika cep- helerinde kazandı. Harpten sonraki vazifeleri ona Orta Doğuyu yakın- dan tanıma fırsatım kazandırdı. 1919-1921 senelerinde Irak harekâtı- na katıldı. 1936 da da Filistinde “"Loyal Alayı"nda vazife gördü. Bu arada Camberlay'daki kurmay 0- kulunu tamamladı. İkinci Dünya Harbi başladığı za- man Yarbay rütbesini taşıyan Ge- rald W. B. Templer Kraliyet İrlan- da silâhendazlarıyla birlikte savaşa katıldı. Daha sonra eneral Mae Farlane'ın istihbarat subaylığına ta- yin edildi ve Fransa'ya geçti. Dun- kerk ric'atı sırasında büyük yarar- lıklar gösterdi. Almanların sahile doğru akınlarını mümkün olduğu kadar yavaşlatarak ric'atı temin et- ti. Bu münasebetle ismi birçok defa günlük emirlerde zikredildi ve ba- şarısı İngiliz İmparatorluk nişanı ile mükâfatlandırıldı. Ric'attan sonra İngiltere'ye dö- nen Yarbayın talihi birdenbire par- ladı. Terfiler birbirini kovaladı. 1942 yılı, 44 yaşındaki Gerald Temp- ler'i İngiltere'nin en genç Orgene- rali olarak buldu. 1943'de kendı ar- zusuyla tümen komutanı olarak Kuzey Afrika — savaşlarına katıldı. şına geçtiği Londra ra gene İtalya olarak vasıflandırıldı. Bindiği Jeep'i takip eden bir kamyonun mayine çarpması üzerine enkaz altında kal- masıyla, sırtından ve belkemiğinden ağır surette yaralandı. Bir aralık hayatından ümit kesilmesine rağ- men bu badireyi de atlattı. hat devresinde bile boş oturmayı sevmeyen Orgeneral Templer, yara- kamplarıda hastalık ve açlık baş- göstermişti. Milyonlarca evsiz bark- sız insan şehirden şehire dolaşıp yi- yecek arıyordu ve üstelik bunların neral Templer bu güç vazifeyi de başarıyla ifa etti. 1946 senesinde Harbiye Bakanlığı istihbarat dairesi başkanlığına ge- tirilen General Templer, Od sene sonra Genel Kurmay Başkan Mua- vinliğine tayin edildi. Bu sırada Ma- laya'da karışıklıklar nınca alda ilk gelen isim — Gerald Templer oldu. Templer Malaya'da sükün ve nizamı iade etmekle kal- madı. Orada vazife gördüğü iki bu- çuk sene zarfında bölgenin ekono- mik, sosyal ve kültürel inkişafı için de gayret sarf etti. Askeri harekâta tıpkı bir piyade neferi gibi elinde tüfekle katılan General, halkın ara- sında da Lady Templerle dolaştı, onların dertleri ve sıkıntılarıyla ya- kından alâkadar oldu. Malaya'dan dönüşte hakkettiği tatile kavuşan General bir müddet — dinlendikten sonra müstemleke kuvvetlerinin tef- tiş ve teşkilatlandırılmasıyla vazife- lendirildi. Bu sırada Kıbrıs'a da gi- derek tetkiklerde bulundu. Seyaha- tından sonra Genel Kurmay Baş- kanlığına tayini ilân edildi. Orgene- ral Templer Orta Doğu meselelerin- de büyük bir vukuf sahibidir ve bu mevzuda kendine mahsus fikirleri vardır. AKİS, 7 TEMMUZ 1956