FEN B-52-C ağır bombardıman uçağı H Bombası Son defa bakıldığında bulut 25 mil yükselmiş ve yüz milden geniş bir sa- haya yayılmıştı. Bombanın yıkıcı gücü tahminlere göre en az 15 megaton en fazl 18- 20 megatondur (bir m yon ton TNT ye muadıldır) Şımdıye kadar yapılan en kuvvetli bombasının ise -14 megaton 01- duğu gayrı resmi olarak biliniyordu. 1 Mart 1954 te yapılan ve 7000 mil karelik bir sahaya radyo aktif kül- in yayılmasına sebep olan ilk enemenin neticesinde mutehassıslar bu tahmini ileri sürmüşlerdi. Müthiş tahrip kudreti Muşahı tlerin — bindikleri gemiler beşer mil aralıkla Namu adası- nın 39 mıl güney batısında bir yarım daire halinde sıralanmışlardı. Rüz- gâr istenildiği gibi kuzeye doğru es- mekteydi. Bombayı taşıyan B-52 u- çağı Eniwetok adasındaki bir mey- dandan kalkmıştı Gemılerdekmden başka bir müşahit grupu da civarda- ki Enyu adasında bulunuyordu. Tec- n silâhın evsafı son derece F ileli sürülen tahminleri haklı racak kadar müthişti. çıka- 21 Mayıs sabahı Namu adası ü- zerinde patlatılan hidrojen bombası, Amerikanın havadan attığı H bombası olmak vasfından ba! k im- diye kadar Amerika tarafından atı- lan ilk hakiki H bombası olmak vas- fını da taşıyordu Bundan evvelki de- nemeler ağır hidrojen atomlarının ya- ni 2 ağırlıkta hidrojen (dueterium) i- le 3 ağırlıkta hidrojen (trıtıum) atom larının çekırdek (nucleı) lerinin füz- nu ındaki monuclear" prensıbın tatbıkatım muşahede et- meğ, vermişti. Hidrojen bom- basının ıntîlakını muşahede eden fi zik âlimleri arasında bulıınan Atom Enerji Komisyonu üyı Dr. Ogle 1954 de yapılan tecrubelerın ther- monuclear prensiplerin kabili tatbik olduğunu gösterdiğini ve çalışmala- rın daha ileri sahalara götürülmesine 26 bundan atıldı imkan verdiğini söylüyordu. Atom Enerji Komisyonunun New Mexico'- daki San Francisco İlmi Araştırma- lar Laboratuvarı ile California Üni- versitesi Radiasyon — Laboratuvarı 954 den bu yana çalışmalara devam etmişler ve nihayet nazari olarak tes- bit ettikleri Thermonuclear silahın 1nf'11ak ettirilmesine karar vermişler- di. e'nin verdiği malümata gore, infilâk ettirilen bu bomba şim- diye kadar tecrübe edilenlerden bam- başka bir silahtı, tamamiyle yeni prensiplere göre inşa edilmişti. Bu yenı prensıpler Dr. Ögle'nin açıkladı- ği gıbı “thermonuclear füzyon pren- sip”" ile ilgili nazari mülâhazalardan çıkarılmıştı. 21 Mayıs günü müşa- hede edilen neticelerden, nazari ola- rak tesbit edilen prensıplerın ilim a- damlarının tahmin etmediği kadar kuvvetli olduğu anlaşılmıştı. Dene- me şimdiye kadar yapılanların en başarılısı ve en istifadelisi olmuştu. Dr. Ogle'nin "thermonuclear" te- rimi üzerinde bu kadar önemle dur- masından da anlaşılacağı gibi, 21 mayısta patlatılan H bombası hakiki bir füzyon bombasıyı Bu bomba hemen hemen butun yıkıcı kuvvetini ağır hidrojen çekirdeklerinin (nuclei) füzyonundan alıyordu. Bu deneme, hidrojen bombasının gerçek bir fuzyon bombası değil de enerjisinin yüzde 80 ini uranyumun en çok bulunan şekli olan uranyum 238 in parçalanmasından alan bir ci- haz olduğu yolundaki iddiaların da sona ermesini sağlamıştı. Uran mun az bulunan ve parçalanabılır cın— si uranyum 235 ti. Alelade atom bom- basında kullanılan da bu madde ile insanın yaptığı plutoniumdu. Dr. Og- le, Atom Enerji Komısyonunun Los Alamos ve Livermore'daki laboratu- varlarında inkişaf ettirilen thermo- nuclear prensiplerinin müdafaa mak- sadiyle kullanılabilecek hidrojen bombalarının yapılması imkânını da ortaya çıkardıgım açıklamıştı Bu demektir ki ton dinamit yerine geçen 20 veya daha fazla me- gatonluk dev hidrojen bombalarından başka, "kiloton" sınıfından yani bin- lerce ton TNT'nin yerını tutacak kü- çük, cebe sığacak ka bomba- ları da yapılabilecekti. Bunlardan bir tanesi daha önce, 5 Mayısta gene ay- nı yerde infilâk ettirilmişti. Hıdro— jen "füzyon" bombasının en yen delinin planları hakkında hiç bır bıl— gi verilmemekle beraber, bombaya ait umumi prensipleri, thermonucle— ar reaksiyonlara dair bilinen pren- siplerden çıkarmak mümkün olabi- lirdi. "Tetik" bombanın parçalanması yalnız füzyon için gerekli olan hara- reti yaymakla kalmaz, aynı zaman- da "zincirleme parçalanma" yi sağ- layan nötronları neşreder. Uranyum yahut plutonium atomlarının parça- lanmasından hasıl olan nötronların yarısı "zincirleme reaksiyonu" öbür yarısı da lithium 6 ya nüfuz ederek iki elemana böler. Bunlar da 8 agırlıklı hidrojen (tritium) ve he- iumdur. Bundan sonra tritium iki a- ğırlıklı hıdrOJen yani deuterium'la kaynaşmakta ve parçalanma ameli- yesınde hasıl olan enerjinin 4 mislin- n fâzla bir enerji meydana getir- mektedır Meselâ 3 kilogram tritium 2 kilogram deuterium'la karışınca 400.000 ton TNT nin infilâk kudreti- ni meydana getirmektedir. 240 kilo lithium 6 dan elde edilen 170 kilo tri- tium'un lithium 6 daki deuterium'un 80 kilosu ile birleşmesi de 10 mega- ton'luk muazzam bir infilâk kudreti husule getirir. Bu ise 16 milyon ton dinamit demektir İşte hidrojen bombasının mucizesi burada karşımıza çıkmaktadır. Hid- rojen bombasının maliyeti yapacağı tahribat yönünden düşünülürse atom bombasına nazaran binde bir nisbe- tinde azdır. Yani çok ucuza mal ol- maktadır. 240 kilo lithium 6 dan 120 kilo tri- tium istihsal etmek için 40 kilo nöt- rona ihtiyaç vardır. Bu kadar çok nötron elde etmek için ise 4 kilo u- ranyum 235 in veya plutonium'un parçalanması lâzımdır. Bu ise imkân dışındadır. Fakat tritium'un nötron- lar vasıtasiyle lithium 6 dan ayrılma- sı o kadar müthiş bir süratle ol- maktadır ki, ufak bir miktar nötro- bir saniyenin trilyonda birinin mil- yarda birinde cereyan etmektedir. Yani 100 gram nötronla bu işlem bir saniyenin bir k, milyarda birinde 400 defa tekrar edilebilir. Bu suretle de 40 kilo nötron elde edilmiş olur ve elinizde "izafi olarak" ebediyen kullanabileceğiniz miktarda yedek nötron kalır. Bu mucizeyi ise şöyle izah etmek mümkündür: lithium 6 dan tritium elde etmek için kullanı- lan muayyen miktar nötron tritium- daki nötron miktarının Üüç mislini husule getirir; beri yanda ise tritiu- mun deuterium'la kaynaşması, misli trittitum daha meydana getire- cek nötron hasıl eder. İşte H bomba- sının bugün için bilinen hikayesi bu- T. AKİS, 9 HAZİRAN 1956