8 Ekim 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

8 Ekim 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 34
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

muş, bundan sonra izin biraz daha ge- nişletilerek futboldan gayrı diğer spor hareketlerine teşmil edilmişti. Şimdi, ar- tık futbol maçları da yapılabilecekti. Yapacağımız milli temaslar için. bu kararın alınması isabetli olmuştur. Zira bu maçlara kadar takımların forma gir- meleri lâzımdır. Forma giren takımlar içindeki elemanlar da yabancı temaslar- da memleketi temsil edeceklerine göre, bu işe biran evvel başlamakta isabet olduğu aşikârdır. Lig maçları hazırlıklarına devam e- den talkımlardan bilhassa İstanbul pro- fesyonelleri, bu hazırlıklarını antrenman- ların dışına çıkarmak, hususi karşılaş- malar yapmak ihtiyacı duydukları halde, mevcut yasak gereğince buna nail olamı- yorlardı. Ancak vilâyet hudutları dışına çıkıldığı takdirde bu istekleri tahakkuk edebiliyordu. Bunun için de Fenerbahçe- liler bir defa Bursa'ya giderek Acar İd- man ile karşılaşıp, kendilerini sıkı bir takım karşısında yokladılar. Bu yoklama onlar için hiç şüphesiz faydalı oldu. Ak- sak taraflarını tesbit imkânını buldular. Galatasaray da aynı şekilde Alpullu'ya gidip iki karşılaşma yaptı. Kısmen yeni transfer edilen genç elemanlardan ku- rulu takımlariyle Şekerspor'u açık fark- la yendikten sonra, profesyonellerden kurulu ful kadroları ile de ayna takıma net bir galibiyet elde ederek İstanbul'a avdet ettiler. Sarı kırmızılılar bu seya- hatleriyle yeni yılda da şampiyonluk i- çin söz sahibi takımların başında yer al- dıklarını göstermiş oldular İzmit'e aynı şekilde iki kadro ile giden İstanbulspor'- lular da açık farklı galibiyetlerle avdet edip, kendilerini denemiş oldular. Şurası muhakkaktır ki İstanbul'un profesyonel ligi bu yıl çok çekişmeli cereyan edecek ve enteresan neticeler verecektir. Zira ge- çen yılın şampiyonundan sonuncusuna kadar derece alan on takım da bu sene i- çin sıkı tutmuşa benzemektedir. İstanbul bu durumdayken Ankara ta- kımları ise dışarı çıkmak imkânını bula- mamışlar, antrenmanlarla iktifa etmek zorunda kalmışlardır. Bu arada son id- n maçlarında Havagücü ile Hacettepe arasındaki seyircisiz mücadeleyi, Hacet- tepeliler tek golle kazanmaya muvaffak olmuşlardır. İstanbul gibi Ankara'da da bu yılki mücadelenin çetin olacağını ka- bul etmek icabeder. Hem Ankara bu yıl ilk profesyonel ligi oynarken kuvvetli bir amatör lige de devam etmektedir. Bu yılın şampiyonasına İzmir takım- ları da aynı şekilde hazırlanmış olup, ya- saklardan evvel Fenerbahçe'nin İzmir'e yaptığı seyahatte iyi durumda oldukla- rina göstermişlerdir. Bu şekilde konuşa- bilmemize sebep siyah - beyazlı Altaylı- ların Fenerbahçe'yi 4 - 2 gibi net bir şe- kilde mağlup edebilmesi olmuştur. Öyle ümit ediyoruz ki bu yılkı karşılaş malarda İzmir takanları geçen yıllarda gösterdikleri oyun kalitesinin çok daha üstünde bir kalite gösterecekler ve İzmir- li seyirciler futbolcuları ile iftihar ede- bileceklerdir. 34 ATÇILIK Yarışlar Foto - fini Bu pazar Hipodromda bulunan yarış meraklıları, safkan araplara mahsus Gandi Koşusunun bitişinde çok heyecan- lı anlar yaşadılar. Bütün yarış boyunca devam eden mücadele, bilhassa atlar po- loya yaklaştığı zaman son derece alâka çekici bir hale geldi Çağlayan, Çakır- calı ve Dorunasip potoya başbaşa girdi- ler. Seyirciler, Çağlayan'ın koşuyu kazan- dığını farkedebildiler. Fakat hangi atın ikinci geldiğini kestirmek oldukça müş- küldü, Nitekim muvasalat sırasını bildi- ren tabelâya 1. olarak marası asıldı. İ edilecekti. Atların muvasalat hattını bir arada geçmesi yarışlarda sık sık rastla- nan bir faaldir. Foto - finiş cihazının Türkiyede ilk defa olarak kullanıldığı 1965 ilkbaharına gelene kadar, bu şekil- deki muvasalatlar hakemlesin kararına göre tesbit ediliyordu. Bu —yarışlarda bahsimüştereklere katılan yüzlerce seyir- ci de neticenin hoşlarına gitmediği hal- lerde, hakem kulesini taşlamaya, camları kırmaya kadar varan protesto tezahürle- rinde bulunuyordu. Zira halk, hakemle- rin görüşünden ziyade, kendi gözüne i- nanıyor ve ilân edilen neticelere itimat etmiyordu. Jokey Klübü mesuplarından Sait Akson ve Özdemir Atman'ın gay- retleri neticesindeğGetirilen € bir yıl kadar gümrükte kaldıktan sonra güçlük- le ithal edilip kurulan bu cihazın kul— lanılmaya başlanmasından sonra bu matsız hava ortadan kalktı. Halk teknı— ğe inanıyordu. Muvasalatı tesbit eden fotoğrafı bizzat tetkik ediyor, — üzerine oynadığı atın kaçıncı geldiğini açıkça görüyordu Dünyanın bütün yarış yapılan yer- lerinde vücudu bir zaruret olan fot finiş, bizde bir yenilikti. Bu yenilik, ya- rışçılık ve bahsimüşterekte esas olan ili- mat havasım, kısmen olsun, medar olmuştu. İhmal gene ihmal Hipodromun tartı salonunda, — esmer gençbir adam etrafındakilere heyecan labir şeyler anlatıyordu. Bu nç adam tanınmış büyük yarış ahırlarından biri- nin sahibi olan Burhan Karamehmed i- di. Heyecanı yarışçılığımız için en yük itimat ve teminat unsurlarından bi- ri olan foto - finiş cihazının, tıpkı bir patates çuvalı gibi, İstanbul'dan Anka- ra'ya bir taksinin bagajında nakledilmiş olduğunu öğrenme ileri Bu cihazın ithali için gereken müsaade- nin ve dövizin temini pek kolay olma- mıştı. Kırıldığı takdirde yenisinin ge- tirtilmesi aylara v senelere bağlı idi. Bundan başka, bu cihazı değil tamir edecek, bozulduğu zaman yeniden ayar edebilecek elemanımız yoktu. Cihazı monte eden İngiliz eksperler, nasıl kul- lanılacağını öÖğretmiş, gitmişlerdi. Bur- han Karamehmed, bu cihazın naklinden mes'ul olanların bu dereceye varan ka- yıtsızlığına kızıyordu. Foto - finiş ciha- zı, hususi bir ambalaj içerisinde trenle ve başında bir adam bulundurmak su- retiyle nakledilmeliydi. Nasreddin Hocanın su testisi bu de- fa nasılsa kırılmamıştı. Fakat kırılma teh likesine maruz bırakılmıştı. Mesullerin ku lağının çekilmesinde fayda vardı. Jokey Klübü İdare Heyeti üyeleri a- rasında esasen mevcut olan bu fikir ayrılıklarının bu yaz İstanbul'da ya- pılan bir toplantıda birden bire patlak vermesi, çalışma sahası ve kapasitesi pek mahdut olan Klübü büsbütün felce uğ- rattı. Geçen ay İzmir'de yapılan toplan- tıda, bu anlaşmazlıkların giderilmesi i- çin uğraşıldı. Fakat toplantı neticesinde bu ayrılıklar daha kesin çizgilerle çizildi. biribirini itham ediyorlardı. Fi- kir ayrılıkları, bir anlaşmaya meydan vermiyecek kadar derindi yaratmaya Foto nite n | Hileye artık - yer yok AKİS, 8 EKİM 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: