YURTTA OLUP BİTENLER Dış Politika El Cezairli Elçiye zeval olmaz Bir nota hadisesi sabahı Ankarada Başbakan- lık binasının onunde siyah bir o- tomobil durd mobilin kenarın- da kırmızdı, yeşıllı siyahlı bir bay- rak dalgalanıyordu. Arabadan yaşlı, beyaz saçlı, gözlüklü bir adam indi i adımlarla büyük kapıdan içeri girdi. Jandarmalar selâm duru- yorlardı. Adam yuvarlak, Ğİ merdivenlerden yukarı çıktı, halı kaplı küçük bir koridordan geçip sağdaki son odaya girdi. asanın başında uzun boylu ince bir ç turuyordu. — Ayağa kalktı, gözlüklü adama yer gösterdi. Başb anın hu- susi kalem müdürü zaffer Ersü biraz sonra Suriye elçısı El Cezairli'- yi Adnan Menderes'te yanma soku- yordu. Elçıyı bizzat Başbakan da- vet etm Konuşmanın tonu, yüksek oldu. Adnan Menderesin kızgın bulunduğu anlaşılıyordu. El Cezairli biraz evvel Dışişleri bakam Prof. Fuad Köprülüye hükü inin cevabi bir notasını tevdi etmiş, nota derhal Başbakana bildi- rilmişti. Suriye hükümeti notada Tür- kıyeye karşı beslediği "dostane his- ler" den bahsediyor, fakat Türk no- tasında zikredilen ü ketleri görmemezlikten Notanın altında Dışişleri Bakanı Ha- lid el Azım'ın imzası vardı. Halbuki aynı Halid el Azım daha birkaç gün evvel Pariste çıkan meşhur Le öonde gazetesinin Orta Doğuya hu- susi suürette gönderdiği muhabiri Edouard Sablier'ye Türkiye aleyhin- de beyanat veriyor ürk - İIrak paktının bir fiyasko olduğunu söylü- yordu. Notada, memleketimize karşı Suriyenin muhtelif yerlerinde bizzat 4 hükümet tarafından tertip ettirilen nümayişlerden de bahis yoktu. Sade- ce bir iyi niyet ifade ediliyor, fakat bunun müsbe eçeceğine dair her hangi bir teminat verilmi- yordu Adnan Menderes El Cezairli'- e bu notanın Türk hükümetince ka- bule şayan gorulmedıgmı bildirdi ve olduğu gibi iade Türk - Suriye münasebetleri son derece gergin bir safhaya giriyordu. Gerçi bir gün sonra Zafer gazete- sinin başmakale sütununda "Çok tahmin ediyoruz ki böyle bir hadise diplomasi tarihinde belki ilk defa vu- ku bulmaktadır" denmekteydi aslında hiç de oyle değildi. Bırakınız nota kabul etmemeyi, 1943 yılında Amerika Bırleşık Devletleri Siamın kabul etmiyorlardı. n Menderes diploma- tik usullere tamamıyl uygun hare- ket etmişti. Ancak iki memleket ara- sında uzun ve suni bir hududun bu- lunması hadiseye ayrı ehemmiyet Suriye notasının iade olunmasını bu zaviyeden mütalâa edip havadis bül- tenlerinin hemen başında yer verdi- El Cezairli'ye gelince hakikaten son derece müşkül bir mevkide kal- mıştı. Öğle üzeri elçiliğe döndü ve hadiseyi Şama bildirdi. Suriye hükü- meti, Mısırla temasa geçti Suriye aleyhinde kampanya Bu — sırada Devlet radyosu ve hükü- metin sözcüsü durumundaki Za- fer gazetesi Suriye hükümeti aleyhin- de çok şıddeth bir kampanyaya gi- rişmişti. Gerçi Türkiye — mukabelei bilmisilde bulunuyordu. uriye hü- m aleyhimizde çok daha sert şeyler yazdırtmış veya söylet- misti. Buna rağmen kampanyamızın zaman zaman seviyesini kaybettiği görülüyor, — bir başka şey olmıyan Suriyenin ağzında yadır- ganmasa bile batılı bır devl t karak- teri taşıyan Türkiye radyosuna veya resmi gazetesıne hıç uygun düş- meyen kelimelerin kullanılması veka- rımızı sarsıyordu. O kelimeler kulla- nılmadan da şiddetli bir kampanya pekâlâ açılabilirdi. Zafer gaze- tesinin başmakale sütununda daha birkaç hafta evvel Suriyeyi garip bir şekilde goklere çıkaran kalemlerin imdi " bazlık", "siyaset dolan- dırıcılığı", "Tüzgara göre kuyruk de- ğiştirmek" seviyeli sayılmıya- cak tabirler kullanmağa kendilerini mecbur görmeleri garip kaçıyordu. Fransanın durumu Suriye ile bir ağız kavgasına gi- rişirken hükümet Fransaya karşı gayet güzel bir politika takip edi- ordu. Fransa, Türk - Irak paktını marazi bir hisle kütü karşılamış, pak- tın aleyhinde cephe sebebi Orta Doguda hâlâ söz sahibi bulunduğunu i Fransanın pakttan e relerde ve temaslarda bir kenara bı- rakılmış olmasıydı. Paris hükümeti, unun hazımsızlıgı ıçındeydı ve bil- hassa İngilterenin bu ede gene kendisini atlattıgı kanaatindeydi. Türkiye hiç kızmadı. Bilâkis son de- rece olgun arzda ansa Türk - Irak paktına katılmayı teklıf etti. Halen Ankarada kanlıgımız ile ransa Büyükelçisi, ariste de iki eski dost Mene- mencioğlu ile Owuai d'Orsay'in yeni Genel Sekreteri Rene Massigli - vak- tiyle Ankarada sefirdi - arasında bu mevzuda temaslar cereyan ediyordu. El Cezairlinin otomobili Palas pandıras yanaştı AKİS, 26 MART 1955