Evimi nasıl tanzim ettim? daha doğrusu küçük de- nimi ilk defa 1950 senesinin ını çok sevmıştim ama hayalimdeki yer!" diyecek da kendimden geçmemiştim. Fakat az zaman sonra burasının hakika- ten hayalimdeki yer olduğunu anlı- yacaktım B eğirmen kocamla benim ızdıvacımızdan beri sahip olduğu- evdir. Çünkü Pariste kira- da oturuyorduk. Ona bu kadar bağ- lanmamın asıl sebebi, bu olsa ge- rek. Ancak bir sebep daha var kı o da değirmenin, şimdiye kadar tuı'dugumuz yerlerden tamamıyle değişik oluşudur. Değirmenim kü- çük, samimi, hakiki bir evdir. Onu çok uzun zamandan beri elde etti- ğimiz ve çok sevdiğimiz eşyalarla doldurduk. Ekseri eşyalar Dükün rens de Galles ve kral oldugu de— virlerde otu “Fo döre" şatosundan gelmektedır bir kısmı "Nassau" ya aittir ve bazıla- rı da izdivacımızdan sonra, İi i- raladığımız evde kullandıgımiz şey- lerdir Acaba bir evimiz olsun diye bu kadar zaman beklediğimiz için mi, alıştığımız eşyaları hep bir arada etrafımızda gorm ekten bu kadar zevk duyuyo Her bir biblo ayrı ayrı hayatımızdaki bir — devrenin canlı hatırasını, paylaşılmış bir ha- yat tecrübesini, bir eski dostu, bir sevgili akrabayı hatırlatıyor.. Ka- rı koca, ikimizde de kolleksıyon me- rakı olduğu için, niha koleksi- yonlarımızı yerleştırecek bir yer ulduğumuz için ne kadar mesu- duz! Kocamla dolaştığım her yerde, soğuk ve şah yetsız bir apartman atını, açıcı bir ev şeklıne sokmayı ogrenmıştım bu tecrübe çok işime yaradı. Fakat mevzudan — uzaklaşmıya- lim vi gıne bızım küçük değirmenin ne ar lendıgım sıralarda yapmış olan ressam "Drian ti. 950 senesinden 952 senesine ka- dar birçok defalar, Dukle beraber arar vermiştik. Dük şehir ricinde bir evin hayali ile yaşıyor, ben ise Parisin içinde kalmayı ter- cih ediyordum. Fakat bahçenin u- 22 cunda akan şelalesi, tavanları tu- n eski putrelleri, tuğla — döşeli antresi ve ihtilâlde mezarlıklardan çalınmış mezar taşlar değirmen bizi mestedıyordu 1952 senesinde onu satın aldık. Çok. tamire muhtaç olduğunu biliyorduk. XVII. asırdan kalma bir pı, ne kadar romantik olursa ol- sun, oturabilinir hale gelmek için bir çok değişikliğe muhtaçtır. Ta- bii, onun kendine has eski karakte- rini muhafaza etmeye karar vermiş- tik ve yapılacak iş hakiki bir resto- rasyon işi idi.. "Tuilerie değirmeni" 4 inşaattan mürekkeptir. Bunlar- n bir tanesini kendimize döşedik, birisini misafirhane yaptık, birisini de eskisi gibi ahır olarak muhafa- tik.. Asıl değirmen kısmı hep- sınden büyüktür. — Vaktiyle tahtadan muazzam bir tekerleği de varmış ama, çoktan yok olmu santim kalınlıgındakı duvar- ların, elle oyulmuş 30 santim ge- nişlıgındekı putrellerın restore edil- mesinin kolay bir iş olmadığım kısa zamanda anlıyacaktık.. Antreyi ve birinci kattaki < salonu birleştirerek niş bir hol şekline sokmak isti orduk. Bunun için bir bölme duva- rını yıkmak icap ediyordu. İlk ba- kışta, bu basit bir işti ama çok geç- meden bu bölme duvarının üst kat Yazan: Windsor Düşesi salonunun tabanını tuttugunu keş- fettik ve anladık ki güç bir şey- dir, mahır bir muhendısın işidir.. ükkan dükkan dolaşmaya bayılırım. Dostlarım benim, iyi bir yemek veya çarşı-pazar ışınden bi- rini tercih etmek icap ettiği zaman daima ikincide karar kıldığımı bi- lirler.. New-York'a gidip duvar kâ- gıtlarını ve döşeme kumaşlarını a- cağım anı sabırsızlıkla bekliyor- m. Bütün oturduğumuz evlerde gGüaş New-York'taki bütün yenilikleri ve güzel şeyleri kaçırmadan görebil- mem için yardım i. Mağazaları dolaşırken evimin odaları teker, te- ker hayalimde canlanıyordu — Bu hafta düşesin ev hasretini ve sevg ini — anlatan bir yazısını neşretti elece hafta nun 'arını — ne şi ettiğini ve — memleke yaşıyan dükün etki hatıralarla na- sıl kendisini avuttuğunu ifade eden bir. başka yazısını — neşredeceğiz... Düşesin bir evi cazip — yapan etki şeylerle, onu hale sokan leştirdiğini — öğreneceksiniz.. Windsor'ların evi Değirmenden mektuplar AKİS, 26 MART 1955