orta bir gül rengi demek olacak. Her- halde sıgır etinin renginden daha açık daha canlı bir rengi olmalıdır. Bu ren- gi tamm k o kadar zor değildir. Ku- Zu etine şöyle bir bakınca donuk renk. i mi canlı renkli mi olduğunu hemen anlarsınız. Kuzu muhtelif — mevsimlerde muhtelif evsafta olur. İlkbaharda «süt kuzusu» bulunur. Bu, genç, körpe ve leziz bir ettir. Parçaları küçüktür. Bir pirzolasının eni iki yüksük boyundadır. Süt kuzusu mu yaşlı kuzu mu daha iyidir diye münakaşa edilemez. Bunla- rın ikisi ayrı ayrı et sayılmalıdır. Yal- Z şunu bilin kâfi: Süt kuzusu yalnız ilkbaharda bulunur. Sene ilerledikçe kuzular büyür. Dikkat edilecek nokta artık koyun olmuş kuza — almamaktır. Karar bir kuzunun bir budu azami 2,5 küodur koyun eti bulmak — hakikaten bir hayal oldugundan koyunlaşm uş ku- zular hakkında soyleyecek bir söz bu- rum. Ya yağı lamıyo: nın sararmamış olması bir tercih Vesılesı olmalıdır. Doğrusu, koyun eti ıirken hepimiz insafsız kasabın ınsafına kalıyoı'u Ye- gâne imdat şanslı olmakta aranabilir. Koyun eti alırken şansınız açık olsun Dana'ya gelince, size yegâne reh— ber olarak dananın rengim söyleyebili- riz. Süt danasının yağı pek fazla ol- madığından yağma bakıp cinsini anla- maya çalışmak biraz zordur. Mamafih, olan yağı «berrak»> — beyaz olmalıdır. Hakiki süt danası pahalıya mal oldu- ğundan, dükkânlarda satılan dana eti ekseriya sutten kesilmiş — danalardır. Gerçi artık büyümüş olan dana ağır çektiğinden sahıbıne daha fazla para kazandırır ama dar da kartla- şır. Sutten kesilmiş d da olsa eti- nin rengi tam manâsile <<pembe> olma- lıdır. osisleri mi Ssordunuz? Size basit iki usul sosislerin grileşmiş kısımları olanlarını sakın almayı ve sosislerin fazla miktarda beyaz olmamasına dik- kat edin Eskiden tavuğu ayakları başı ke- silmemiş ve içi temizlenmemiş olarak alır ve hiç olmazsa tazeliğinden emin olurduk. Zira o Vaziyetteki bir tavuğun bayatlamağa tahammülü — yoktur; he- men kokar. Halbuki iyi ve lezzetli ta- vuk yiyebilmek için — kesilen tavuğun içi hemen temizlenmelidir. Tabii hin- di de öyle. Tam manâsile iyi et okadar nadir bulunur bir şeydir ki ancak hakiki ko- leksiyon meraklılarını alâkadar edebi- lir. Böylesini arasanız da bulamazsınız, bulsanız da sizden istenilen parayı Öde- dır. Zaten kasap sizin etten anladığını- zı anlarsa Öönünüze daima en iyi par- çaları çıkaracaktır. Kasaba bu hissi vermeğe çalışmak iyi bir usul olarak tavsiye edilebilir. Gayret göstermek sizden. Gayretı sizin miniz. Çünkü para Vereceksınız ve- rıyorsunuz Kasap bunu düşünür mü? Etin her nevisini size satacaktır. G.G. 20 göstereceğinizden KİTAPLAR UYGULAMALI İLKOKUL İDARE azan : Cavit Binbaşıoğlu. — Ge- nişletilmiş ikinci basım. — Ankara 1954 Güzel İstanbul M. 143 S. 175 kuruş.) Y azar, bundan birkaç ay önce «llk- okul öğretmen ve idarecilerine uy- gulamalı rehber» adlı bir eser yayım- lamıştı. Elimizdeki kitap, bunun geniş- letilmiş yeni baskısıdır. Bu kıtapta «ilk- okullarımızda — kar: Ğ i rı ile ilgili işler öğretmenlerin tayın hastalık ve izin işleri; okul ve enstıtulere gırme ışlerı ıstatıstık İş- leri; kanun, yönetmelik, nel- gelerı bulma listeleri; bellı zamanlarda yapılacak işler; öğretmen meslek der- gilerinin adres ve abone şartları. ZİYA GÖKALP ARAŞTIRICILARI İÇİN İKİ REHBER B ilim dergilerinde yayımlanan yazı- ların ayrı basımları, bu yazıların hayata daha çok — karışmasını sağlıyor. Ayrı basımları kitaptan saymamak gibi bir temayül vardır. Belki, kütüphane- cilik, bıblıyografyacılık bakımından doğrudur. Fakat, üz sayfalık şi- i ma 1r ro itap sayı- lırken, şimdi adlarım Vereceğimız çe- şitten incelemeleri sadece dergi sayfa- larında kapalı bırakıp geçmek haksız- lık olur. Bu işin tekniğini bılenlerd en özür dileyerek, Ziya Gökalp üzerinde _saglıyacak iki Daha önce «Ziya Gökalp hakkında bir bibliyografya — denemesi» adlı bir eser (1949) — vermiş olan Cavit Orhan Tütengil, «Türkiyat mecmuası»nın 11. cildinde (1954) «Ziya Gökalpın Diyar- bakır gazetelerindeki ilk yazılan» adlı bir bibliyografya yayımlamıştır. «Sos- yoloji dergısı nin 9. sayısında ise (1954) «Ziya Gökalp'ın yazıla n değişik imzalar ve takma adlar» başlık- li bir İncelemesi çıkmıştır. Bizde böyle bir denemenin ilk defa yapıldığını söy- lemek mümkündür. Birço yazarları- mız, takma adlarının bilinmemesi yü- ZÜN! d en tam olarak incelenememekte- dir. MİLYONCU MARKO (Marco Millions) (E. O'Neill'den dilimize çeviren : Avni Givda. İstanbul 1954 Maarif M. I11*181 S. 125 kuruş Marif Vekâleti Modern Tiyatro Eserleri Serisi: 69). U nlü gezgin Marco Polo'nun dünya- ca, haksız olarak yalancı olarak ta- nındıgını belirten yazar, «Beni, o gü- nahına girilmiş Venedikli'nin iyi ruhu- nu temize çıkarmak üzere ona zindan olan kıtabının satırları arasında cihada sürükliyen işte bu haldir.» diyor. Doğu daki gezilerinde gördüğü her şeyden «şu kadar milyon» dıye bahsettıgı ıçın «Milyoncu Marko» diye andan Polo'yu bir de ünlü sahne yazarından dinliyelim. Eser 3 perded ÇOCUKLARA ATATÜRK'Ü Geç cati Yazar tarafından çızıl— miş, renkli, utan bir kitap yayımladı; «Resimlerle Ataturk'un ha- yatı.» İstanbul'da Güneş Yayınevi, «Atatürk, hayatı, inkılâpları, vecizele- ri> adı altında, 16 sayfalık bır küçük itap çıkardı. Fiyatı: ecdet Guneşoglu nun: <<Ataturk hayatı, hâtıralar, seçme şiir ve yazılar» adlı bir küçük kıtabı yayımlandı. 32 sayfa tutan bu kitap da resimlidir; adın- dan anlaşılacagı gıbı Ataturkun haya— tını, t fıkraları, seçme şiir ne- sırlerı resımlerı ıçınde toplamaktadır. ra'da basılm Atatürk'ü çocuklanmıza anlat- mak amaciyle — hazırlanan bu kitaplar faydadan uzak Fakat boyle büyük bir amaç için daha güzel eser- v her şeyden ünce i er 10 Ka- sım bize bu fırsatları bagışlamaktadır KÜLTÜR DÜNYASI Unesco Türkive Millî Komisyonu'nun der; cak 1954 den berı ayda. t?ır ya- amak ü yatı pahalı değil (50 faydalı yazılar var. her şeyden önce sanat hareketlerini yankılandırması lâ- zım. Dergının aktualıte yanı zayıf, hat- tâ yok gibi ayıdaki <«kültür ha- berleri» de dışa aıt Dergı bu yönünü kuvvetlendirebilir. AVUKATLIK SANATI Yazan: Erhan Löker. Ankara 1954 i M. 159 S. Ciltli K emlisi de avukat olan yazar, bir se- ri kitabı arasına en son bunu da katmış bulunuyor. Kıtabın ana bölüm başlıklarını alıyoru . Avukat kimdir? n meslekı esasları 3. Dâ- va nedir?; 4. Ceza dâvasında mudafaa— nın sekiz prensibi; 5. Hukuk dâvasında müdafaanın sekiz prensibi. AKİS, I1 ARALIK 1954