Db, sarsan, uşmasına, gel olacak ' üstünde f birşey k ki beni rsun? derim ke» Güne atır 21. ar sözüne anneleri” bileyiri! ta, sarığı imam fa 5 arıyorsun yat. Ben Ben geni ek, eğlen: | mak hak kımdır benim. Fler arzumun karşısına bir set gibi dikilme rica ederim. n tatlı, şen bir yılbaşı gecesi yes istiyorum. Bunu için apart- manımız mı yok, paramız mı, dostları- miz mı? söyle. susma kuzum? — Hepsi var. Fakat keşki olmasaydı, eşki başı yemenili, ayağı takun- yeli bir mahalle kızile evlenseymişsin. O, senin makineli hayatıma şüphesiz ses. Ki rerçeki dir o sanki senin alışkanlık. Sabahtan akşama kadar banka, geceleri gazete, kitap, lisan, mecmua ve bir yığın hesap: cetvelleri, Haftada bir sinema, haftada bir hava uygunsa gezinti.. Arkadaşlarımın kahkahaları sinirine dokunur, ların?!... Ne bu canım; ne bu durgunluk ? güne kadar çalışmış, iyi bir iş sahibi olmuşsun. Bırak kendini biraz da.. müzik, poker, eğlence, dans, barlarda sabahlamalar Parası dostum. <a için hayat budur Hayat; kargacık burgacık satırlar üstüne göznuru dökme dürmek demek değildir. — Senin bu fikirlerini evlenmeden önce öğrenmediğim için yine ben suç» luyum, — Demek evlendiğine pişmansın. — Öyle gibi. — Bu bağı çözmekte mümkün — Benim için buda ağır geliyor. — Tabii.. Sen hali imamın bağla" dığını, ölü yıkayıcının çözdüğüne ina» nanlardansınl, uat, kendini bu kavga seline daha fazla bırakmamak, ve ağır birşey yaps mamak için radyoyu açtı. Odaya tatlı, hafif bir tangonun dalgaları yayıldı. Birden ikisi de, bareketlerinin pek yersiz. is içlerinden söylemekten geri kalm Gece nl Bi : Yılbaşı gecesine Okadar ikisi de dargın durdular. Yemek odasında hiz» metçinin birşey anlamaması için hava dan, sudan konuşuyorlar, fakat yemek- ten sonra Fuat çalı » gençlik sinirden yastıklarını, yorganlarını, gar dropta renk renk süzülen tuvaletlerini yerden yere vuruyordu. Yılbaşından bir gece önce ayna kars Şisina geçerek Il O gün, balo için diktirdiği beyaz tuvaleti de gelmişti. Elbisesi © kadar güzel olmuştu ki... enç kadın kendisine baktıkça bakıyor; bu, çok uzun etekli. ö boynu çıplak, sön * YAZAN: Mükerrem Kâmil Su » kolları yasemin yaprakları kadar temiz, pürüssüz, güzel kadına acıyordu. Pırıltılı siyah saçları başından dalga dalga köpüren bir çağlayan gibi omuz» larına dökülüyor, gözlerinin alevi, du- daklarının ıslak güzelliği, dişlerinin gözalan düzgünlüğü.. Ona, havası bos zulmuş bir salonda solmağa mahküm bir çiçek hissini veriyordu Kapının aralandığını, kocasının açık koliarla kendisine yaklaştığını duymadı. Nihalin öyle güzel bir görünüşü, öyle baş döndüren bir güzelliği vardıki. Fuat daha fazla dayanamadı. Büyük sıcak ellerini genç kadının kaçınan, çırpınan omuzlarında dolaştırd. — Niçin nişanlılığımızda olduğu gibi En değilsin Nihal? in hayatımıza bir sürü içi dışı bikhirinden ayrı insanların, pokerlerin, yabancı zevklerin arışmasına ÖZ yüs muyorsun, sevgimiz sana yetişmiyor mu?. Diye inledi... Nihal: mi tişmiyor, sadece sevgiden an layacak kadar kalbi dar ufuklu bir kadın değilim. Diyecekti. Fakat seven, düşünen, yuvanın sa- adeti için didinen bu adama bunu ya- pamıyacaktı Dışarıda camları döven koyu bir gece, içeride kaloriferin ılık havası ve gece İâmbasından inen ışık buna mani oluyordu. Sesini çıkarmadı. Bu uzu etekli beyaz elbiseyi, hırpalayarak çıkar- . Ve gene karyolasında, örtülerini başından yukarı çekerek PFuada yüz vermedi #*x saat dokuz. Telefonun sesi ii bir kadın kahkahası gibi sürekli. — Allâ, allö.. Siz misiniz bayan Melâhat? Buyurunuz efendim — Faber vereyim. Fuat, Mihali çağırmak üzere başı çevirmişti ki.. e kadın sinirli sinirli konuşmağa başlad — Bilmem Melâbat. Bir kırıklığım var. Yok.. bu gün birdenbire başladı. Kışın pek erken gelmesinden olacak. Yok, yok.. Çıkamıyacağım. Hem çık. hiç doğru değil. | Vah Kimbilir De güzel eğleneceksiniz. çok yorulacaksın tabii, Ev sahibisin, Bana anlatırsın hepsini. Gü- zel geceler.. İşte Melihat, kendi yapamadığını yapıyordu. Birden Fuada olan hınca ateşlendi. Melâhat kocasına her dile diğini b da, Nihal geri kals ok.. üne e Ağ zina ne gelirse hepsini Fuadın yüzüne fırlattı. Ve koşa tal ii odasına çıkarak giyindi, kapıyı vurarak çıktı, gitti, Fuat yalnız kalınca, birden ne oldu. ğunu anlıyamamaktan gelen bir şaşkın» lık içinde, apartmanın her tarafını do» laşmağa başladı. Nihal bu gece aşçıya, hizmetçiye izin vermiş, evde kim mse ak.. ondan niye Genç adam, işittiği sözlerin ağırlığı altında ezilmekle beraber kendini bak- sız da ği başladı, Kendi kendine söyleniyordu ln gündenberi her dediğini yaptın a koca ahmak. Ne dedise man. tıksız demedin, zor demedin, hemen yerine getirdin. Onu böyle hoppa, şımarık alıştıran sensin. Bu defada evinde bir yılbaşı gecesi yapmak isti» yordu. Peki desen ne olurdu sanki, neyinden kaybedecektin? Zaten onu böyle birazda çileden çıkaran muhit oluyor. O Melâhatlar, eller Lâmialar bilmem kimler. a, gezinti, poker düşkünlüğü de bizibirledie. uymaktan geliyor, za m Nihalin mi? Hayır.. n her gün yanar döner kumaş» lar ibi m gösteriyor, değişiyor. üşüne düşüne Nihali adeta başladı; ve telefonu Nibalin annesine açarak, kısaca onun evden gidişini söyledi. 4 Bir yılbaşı gecesi... kn karla karışık alin var, Rüzg O ara çarpıyı Salon çük sinemada tatlı dalarlar ai alevler., partmanın e e sönmüş, Yalnız ocağa yakın b çam dalında asılı renkli Feğirlerden; lik süzülü- yor. Genç adam, başı avuçları arasında e Koltuğa iy ri hareketsiz duru. pi üç yıl. Üç uzun yıl geçti, Bundan üç yıl önce başında esen bir gençlik rüzgârile dalgalanan genç kadın, bu belle çıkıp gitmiş, bir daha da dönmemi Onun ve a kovalıyordu. Nihal annesinin evine yerleştikten enini ipe çekilen bakirelere dön- Eski Ge yn eğ kası 30 uncu sayfad