BARBAROS ve CİYOLYA A4 Yazan: RAGIP ŞEVKİ. İstanbulda kış bitip te tatlı bir ba- har hayatı başlarken, rettin seksen e Akdenize açılıyor. Tür anması, " yeni bir futuhat peşinde, direklerinde Türk bayrakla- rını dalgalandırarak muzaffer ve mağ- Barbaros Hay- arça gemi ile rur, bütün Ege denizini bir hamlede geçti. Seksen dört parça gemisine İstanbul (tersanelerinde inşa edilen altmış altı parça gemi daha nizde devler sürüsü halinde dört yana dehşet ve korku saçan bir kuvvet oldu. Marmaradan Sicilya önlerine kadar devam eden mütemadi yolculuk, yaza kadar devam etti, Donanma yaz başlan gicında Mesina boğazına girince bütün Napoli sahillerini büyük bir korku kapladı, Barbarosun gelişi halkı deh- şet içinde bırakmıştı. Türk kuvvetinin önüne geçemiyecek kadar büyük bir aciz içinde kıvranan İtalya, bu mağrur ve kahhar âciz kalmıştı, 18 ücum karşısında büsbütün Barbaros Hayrettin, boğazı geçtik- ten sonra ilk olarak Reggiyo şehrine saldırdı. Reggiyoda oturan Rum halk, ürk donanması ufukta görünür gö- ” rünmez şehri terketmiş; ve limanda altı parça donanmasını bırakarak geri- lere, Montaltoya doğru çekilmişti. Barbaros, şehri hiç mukavemet gör” meden eline geçirdi. Altı parça gemiyi donanmasına kattı, ve kısa bir teyak- kuftan sonra San - Lusido, ya doğru yelken şişirdi. Fakat San - Lusido, yu, Reggiyo gibi bomboş ve mukavemet- siz bulmadı. İtalyanlar bütün kuvvet- lerile Barbarosun hücumlarına dayan- mağa çalıştılar. Lâkin Türk levendleri ezici ve öldürücü hücumlarile birkaç saat içinde kaleyi ellerine geçirdiler. Barbaros, sekiz yüz esirle gemilerine dönerken, kaleye ateş verdi ve yaktı. Donanma yeniden şimale doğru hareket etti. Bütün sahiller boşalmış, halk dağlara, yaylâlara çekilmişti. İtal ya topraklarından görünen Türk do- nanması, denizi kucaklamış bir dev Gionna o kadar güzeldir ki.... halinde akıp gidiyordu. Geceleri ka: ranlık ve muazzam bir gölge, durma: dan ilerliyor, köylüler bazan sabaha karşı denizden Türkçe şarkılar, avazlar, haykırışlar duyarak ürperiyorlardı. Donanma birkaç günlük mütemadi yürüyüşten sonra, nihayet Citraro önle- rinde tevakkuf etti, Limanda on sekiz parça Hıristiyan gemisi duruyordu. Barbarosun ilk işi bu gemileri sıkı bir kordon altına almak oldu. Hıristiyan- lar, on sekiz parça geminin Hilâl çme- beri içine alındığını görünce, korkuyla denize atılmaya, kaçmağa başladılar. Barbaros bir ânda dört koldan gemi- leri ateşledi. Liman parça parça yanan gemilerle daldu. Türkler, bu büyük deniz yangın devam ederken, kadırgalarla sahile döküldüler. Citraro kalesi, Türklerin müthiş hücumları karşısında fazla mu kavemet görmeden düştü, kale ateş lendi ve şehir baştan başa yanmağa başladı. Barbaros Hıristiyan donanmasının