Yahudi finansi hâkimdi. Habsburg hanedanı namına, bütün memleketi idare eden ao idi. Tabit bunun ictimai - siyasi aksülâmelleri de oluyor ve bunlar ifadelerini imparatorluğun varlığımı tehdit eden milliyetçilik tereyanlarında buluyordu. İçin için bir mücadele, imparator- luğun gövdesini, liberal kapitalizmin vücude gelirmiş — olduğu geniş ve mütekâmil isbirliğine rağmecn kemiriyordu. Çekaslar vakyadaki fabrikanın aksiyon paketleri, Viyanadakilerin elin- de idi. Hırvat köylüsüne zirant kredisini Viyanadan ayni eller dağıtıyordu. İşte imparatorluğu yıkan asıl bu olmuştur. Harp sonrasında, eski imparatorluktan ayrılmış memleketler arasında iki cepheli bir mücadele başlamıstır. Bir kere, her memleket, göreneğin tesiri olacak, otarşik heves- ler peşine düştü. Meselâ, Çekoslovakyada, Avusturyada kalan ipek tezgâhlarından müstagni kalmak için, dokuma tezgâhla- rını ilâve etti. Avusturyada ipek tezgâhları, bittabi pazarsız ve işsiz kaldı. Gene Çekoslovakya, kabil olduğu kadar ziraatleş” meğe koyuldu. Macaristan, sanayiine bir takım şubeler ilâve etti. Yugoslavya, ayni şeyleri yaptı. Fakat buna muvazi olarak, harbi kaybelmek yüzünden pek za- yıf düşmüş olmasına rağmen Viyanada yaşamakta ve Çekoslo- ykya, Macaristan ve Slovenya ile Hırvadistandaki menfaatlarını kontrol etmekta devam eden mali sermayenin merkezine karşı bir mücadele başladı. Herkes, kendine, yabancı memleketler- den sermaye tedarikine koyuldu ve Viyanaya uzanan bağları kesmeğe çalıştı. Avusturya, bu iki cepheli mücadelenin ilk yumruğunu Bodenk- redit Anstalt ismindeki Ortaavrupanın en büyük ziraat kredi bankasının yıkılması ile yedi. İkinci ve kat'i yumruk, Österrei- chische kredilanstalt'ın yıkılması oldu. Yabancı sermayeler ve hasseten Framsız sermayesi, Viyananın imparatorluktan mü” devver mali hegemonyasını ortadan kaldırmağa muyvaffak ol- müşlu, İşte Avusturyanın derdi, bu tarihten sonra, artık elle tutulur bir 28