8 Temmuz 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 12

8 Temmuz 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER giymiş, başında şık bir kahverengi fötr şapka bulunan CHP Genel Baş- kanı, arabasına binerken de, olayla- rın nedenleri üzerinde çok kısa ko- nuştu. Sadece: — Tarihten kalan bir mirastır bu. Cumhuriyet bunu' esaslı olarak tedavi etmiştir. Bütün vatandaşları kaynaştırmıştır. Ama sebepler ve tahrikçiler eksik olmadıkça, vakit vakit hastalık şeklinde bu olaylar nüksetmektedir" dedi. Ana muhalefet partisi liderinin, beklenmedik bir anda Meclisten ay- rılıp Başbakanla özel bir görüşme yapmasına sebep olan Elbistan o- laylarının mahiyetini o tarihe kadar bilenlerin sayısı çok azdı. Neler ol- muştu? Olayların mahiyeti neydi ve gerçek nedenleri nelerdi? Olayların içyüzü Geçtiğimiz ayın 1l'inde başlıyan ve 12'sinde devam eden olaylar, kö- tü niyetli bazı kimselerin, bir bölge- nin insanları arasına karakedi gibi girmesi ve nifak tohumu ekmesi so- nucu patlak vermiştir. Türkiyenin her bölgesinde oldu- Celâl Bayar Güven Partisinin Genel Başkanı Turhan Feyzioğlu artık gecele- ri rahat uyuyabilir. Eski Demok- ratlar kendisini affetmiş bulunu- yorlar. Bunu, Celâl Bayarın söz- cülerinden Celâl Yardımcı Feyzi- gu gibi Elbistânda da halk sünni ve alevi diye ayrılmaktadır. Ancak, bu ayrılık sadece dini inanç plânında almakta, halkın günlük yaşayışı nı, insanların birbirleriyle ilişkileri- ni gölgelememekte, engellememek- tedir. Hattâ, her yerde olduğu gibi, Elbistan bölgesinde de sünnilerle ai- leviler birbirlerinden kız alıp - ver- mekte, bölgede kaderbirliği halinde yaşamaktadırlar. Çünkü, alevilerle sünniler arasında, dini inanç bakı mından, esasta bir ayrılık yoktur. Her ikisi de müslümandır, her iki- si de Muhammedi peygamber ola- rak tanır. Sünnilerle aleviler, arasın- daki fark, alevilerin Aliye çok bağlı oluşları, Aliye ve onun soyuna yapı- lan zulmü, kendilerine yapılmış ka- bul ederek, unutmamaları, dini hoşgörüye ve fikir özgürlüğüne sa- hip bulunuşları, resme, müziğe, fel- sefi konulara aşırı eğilimleri, hoş- sohbet nitelikleridir. Buna ilâve ola- rak bir de, geleneksel olarak, uzun bıyık bırakmalarıdır. CHP Genel Başkanının da belirttiği gibi, Cum- huriyetin ilanıyla kavuşulan lâik oğluna tebliğ etmiştir. o Bundan sonra Bayar, "Su Müdürü" kafa- sını kızdırırsa . taraftarlarına bir emir verir, eski D.P.'nin bütün oy- ları A.P. yerine G.P.'ye gidiverir. Böylece Güven Partisi ilk güve- ni vermiş bulunuyor: Bayar ve takımına. Zaten CP.'nin ilk siya- si bombasını "Eski D.P. ileri ge- lenlerine siyasi haklarım da geri verelim!" kampanyasını oaçarak patlatacağı bir süreden beri çok olaşan bir söylentiydi. Fakat Celâl Yardımcı, Turhan Feyzioğluna, affı şahaneye maz- har olmuş bulunduğunu ne yük- sekten bir edâ içinde tebliğ et- mektedir! Bu tebliğ bir gazetede -2 Temmuz Pazar günkü ercÜü- manda- yapıldığı için bunu çok kimse okumak imkânını bulmuş- tur. Bayarın Bakanı G.P. Genel Baş- kanını önce. D.P. devrindeki tutu- mundan ve marifetlerinden dola- yı bir güzel başlamaktadır. Hatır- lardadır, o günler Feyzioğlu Mec- liste D.P.'lilerin en fazla ( allerji duydukları, kürsüde görmeye ta- AKİS hava, zaman zaman alevlendirilmek istenilen alevi - sünni ayrılığını -yok denilecek derecede- azaltmış, bu so- run, bir noktaya kadar, çözümlen- miştir. Elbistânda bir bozguncu Elbistan, âşıklar yetiştirmiş, çeşitli alanlarda değerli insanlar, şairler yetiştirmiş bir bölgedir. o Dulkadir- oğullarının yıllarca obaşkentliğini yapmış olan Elbistan, Hacı Bektaşi Velinin de çile doldurduğu bir yer olarak tarihe geçmiştir. İşte böyle bir kasabaya, Eşiği miz ayın ilk yarısında -9 Haziran- orta boylu, tıknaz, dazlak kafalı, o- tuzbeş yaşlarında, mazisi ve kimliği Elbistanlılarca (omeçhul bir şahıs gelmiştir. Yanında ise, birkaç âşık- la birlikte, son günlerde sazı ve tür- küleriyle tanınmış, Elbistanlı Âşık Mahzuni bulunmaktadır. "Ehlibeyt gecesi organizatörü" olarak takdim edilen ve bu sebeple alevi vatandaş- lar tarafından itibarla karşılanan bu meçhul şahıs ve beraberindeki â- şıklara, 11 Haziran günü, kasabanın mesire yeri olan Konurda, yüz kişi- Att hammül edemedikleri C.H. P'liydi. Hele onun "nabza göre şerbet ver- meyin" tavsiyesi eski Demokrat büyükleri çileden çıkarmıştı. Yar- dımcı bütün bunları hatırlatmak- ta, yıkıcı muhalefet yaptığı İçin Celâl Yardımcı 8 Temmuz 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: