© Lelocuh "La Femme Spectacle"i çeviriyor. Yeni sinema işbaşında Filmcilik Yeni sinema jter Kanadada "Candid Eye-Saf Göz", "Innocent Eye - Masum Göz" adını alsın, ister Birleşik Ame- rikada ("Underground o Cinema Yeraltı Sineması", "Direct Cinema - Dolaysız Sinema", "New American Cinema - Yeni Amerikan Sineması", "New York School - New York Oku- lu" adını; ister Brezilyada "Cinema Novo - Yeni Sinema" densin, ister Fransada "Nouvelle Vague - Yeni Dalga", "Cinema Verite - Gerçek Sinema" olsun; ister İngilterede "Free Cinema - Özgür Sinema", İ talyada "Cinema libero - Özgür Si- nema" adını takınsın... Rivayet muh- telif ama, maksut bir; çünkü hepsi Ter dolaşıp ' 'yeni sinema" 'ya va- temel özelliği yeniliği ise, bir temel özelliği de gençliğidir. Yeni sinema- nın en kısa tarifi de "gençlerin gençler üzerine gençler için sinema- 32 Birkaç yıl var ki, dünyanın dört bucağındaki ülkelerde sayıları yüz- leri aşan genç sinemacılar - kanada- lılar, brezilyalılar, amerikalılar, rus- lar, çekler, polonyalılar, macarlar, yugoslavlar, yunanlılar, ingilizler, İ- talyanlar, Cezayirliler, senegalliler, ispanyollar...- hepsi aynı anda film çevirmeğe başladılar; tıpkı on yıl kadar önce Fransada düzinelerle genç yönetmenin ayni anda ortaya çk yol açtığı "yeni dalga” gi- . Ama bu seferki "yeni dalga" bir ülke çapında değil, bir gezegen ça- pındaydı. XX. yüzyılın son üçte biriyle bir- likte ağırlığını duyuran yeni sine- ma, ayni zamanda, bu dönemin gö- rünüşteki bölünmüşlüğünün aksine, ortak davranışları, ortak duygula- rı, ortak tepkileri olan yeni bir ku- şağın varlığını ortaya okoyuyordu. yle ki, "Karl Marx'ın çocukları" ile "Coca-Cola'nın çocukları" veya "az gelişmişliğin çocukları", komü- nist enternasyonalinden, sosyalist enternasyonalinden sonra bir genç sinemacılar enternasyonali meyda- na getirmektedirler. Gerçi yeni si- nemada ayrı özellikler de vardır; meselâ bir bütün olarak ele alındı- ğında "Coca-Cola çocukları"nın si- neması -ki Batı dünyası, "hür dün- ya" denilen topluluğun sinemasıdır- bir bunalım, sıkıntı sinemasıdır; "az gelişmişliğin çocukları" nın sine- ması -ki Üçüncü dünya, "az geliş- miş ülkeler" denilen topluluğun si- nemasıdır- bir umut, iyimserlik, mücadele sinemasıdır; "Karl Marx' ın çocukları"nın sineması -ki Do- ğu Bloku, "Komünist blok" deni- len topluluğun sinemasıdır- birer yanıyla yukarıdaki birbirine karşıt sinemaların özelliklerini taşıyan bir sinemadır ama, hepsinin ortak yö- nü, yaşadıkları çevreyi tanımak, başkalarına tanıtmak, bu çevrenin katılıklarına başkaldırmak, gelenek- sel sinemaya karşı çıkmaktır. Nedenler Yeni sinemanın kaynakları çok de- Rv çok çeşitlidir. Ama hepsi, değişikliğin osonucuna bağlanabilir. Savaştan sonraki dün- 15 Nisan 1967