al Polatkan ailesi de 27 Mayısta devrilen idare so- rumlularının aileleri içinde en fazla kederli ola- nıdır. Bayan Polatkan ıstırabını hiç bir zaman unutmamış, fakat bunu asla taşkın şekilde gös- termemiş, gözyaşını daha ziyade içine akıtmış- tr. İsmet Paşa bir teşebbüste bulunmak için Gürsele gittiğinde, Zorlu ve Polatkan idam edilmişlerdi. ladı. Onu havacı binbaşı takip etti. Ko- şarak gri Chevrolet'ye bindiler. Otomobil ve üç pikap aniden hareket ettiler. Bütün bunlar otuz-kırk saniyenin içine sığdırılmıştı. Dört araba en azından 120 kilometre sü- ratle Büyük Millet Meclisine doğru yola çıktı, Öylesine süratle gidiyorlardı ki helikopterin in- diğinden bir iki saniye sonra talim alanına ye- tişmiş olan bir foto muhabiri, altındaki Harley motosikletiyle otomobilleri yakalamak imkâ- nını bulamadı. Dört otomobil aynı süratle Meclisin geniş avlusuna girdiler. Büyük merdivenlerin önünde sert bir fren yaparak durdular, Durmalarıyla 176 içindekilerin yere atlamaları bir oldu. Gri Chevrolet'den deniz albayıyla havacı binbaşı- dan başka bir de karacı yüzbaşı indiler. Diğer üç pikaptan ise saniye içinde yirmibeş kadar hava subayı boşalıverdi. Sağ elleri kalçaları- nın üzerindeydi. Etrafı dikkatle tarassut edi- yorlardı. Deniz albayı ve hava binbaşısı mer- divenleri iri adımlarla çıkarlarken havacı su- baylar etrafa yayıldılar ve temkinli adımlarla Meclisin D bloku kapısına doğru adeta süzül- düler. Haklarında idam hükmü verilen onbeş suçluya ait dosyaları M.B.K.'nin tasdikine su- nulmak üzere Başkente getiren iki kuriye Mec- lisin büyük kapısında ' kaybolurken yirmibeş havacı subay da ağır ağır D blokunun döner kapısından içeri, girdiler. O akşam Meclis, silâhlı yüzlerce subayla doluydu. M.B.K.'nin tarihi toplantısını Cemal Gür- sel açtı. Sivil giyinmişti. Üzerinde ince çizgili, mavi bir elbise vardı. Hükümlerin oya vaze- diliş şeklini söyledi. Önce, Celâl Bayar hariç, haklarında idam hükmü Yüksek Adalet' Di- vanı tarafından ittifakla alınmış üç suçlunun durumlarını oylayacaktı. Oylama, M.B.K.'nin mutad oylama usulüyle, el kaldırmak suretiy- le yapılacaktı. Üç suçlu Menderes, Zorlu ve Polatkandı., Komitenin bütün üyeleri -Mada- noğlu istifa ettiğinden 22 kişi kalmışlardı- top- lantıda hazırdılar. Salonda derin bir sessizlik hüküm sürü- yordu. Gürsel önce, bu idam hükümlerinin in- fazından yana olanların ellerini kaldırmaları- nı istedi. Kalkan eller çoğunluğu teşkil ediyor- du. Sadece sekiz kişinin eli kalkmamıştı: Özdi- lek, Ulay, Koksal, Küçük, Karaman, Gürsoy- trak, Özgür ve Gürselin kendisi. İdamların infazı aleyhinde olanlar birbir- lerine, Gürsel onlara baktı. Bu, kendileri için tam bir sürprizdi. Komite en önemli kararını vermişti. Bundan sonraki oylamalar ilgi çekici olmadı. Çoğunlukla alınmış idam hükümlerinin de infazı pek az taraftar buldu. Büyük kütle bunların müebbet hapse tahvilini istiyordu. Celâl Bayarın idam cezasının da, yaşı dolayı- sıyla infaz edilmemesi kolaylıkla karara bağ- landı. Komite, bir zabıt tutulup tutulmaması, tebliğin kim tarafından yapılması, bunun nasıl ilân edilmesi gerektiği gibi ikinci sınıf mesele- leri görüştü. Saat 21'de toplantı bitti. Gazete- ciler kapıdaydı. Gürsel: "— Kararı İstanbul Basın Bürosu bildire- cektir" dedi. Yassıadadan gelen kuriyeler o Yassıadaya o gece, dosyalarıyla döndükten sonradır ki