fi gelmedi. Plânın görüşülmesi bir parça uzadı. Meclisin normal tatil- den ewel toplantıya çağrılmasından bazı sebeplerden dolayı vazgeçilince, taraflardan birisinin yaptığı ma kargaşalığı arttırdı. Maliye Bakanının zirai vergiler hak- i irk gadılar. Bu, kendileri için uzunca bir sarsıntı devresine maloldu. Hükü- met üyelerinden biriyle, hatta bir ço- guyla karşı karşıya geliniyordu. Zi- ra hakikaten, Melenin söyledikleriy- le -Alican da Melenle aynı fikirde- dir- Plâncıların düşünceleri arasında fark bulunmaktadır Plâncılar meseleyi kalkınma hızı, yâni Plânın hedefleri yönünden mü- talâa etmekte, kalkınma hızı olarak re ihtilâf konusu, noktada kesin olarak ortaya çıkmak- tadır: 1 — Sosyal Adalet prensibi, 2 — Varidat yetersizliği, 3 — Taraflardan birinin, ve meseleyi a umumi ef- kâra açıklamış olmas Plâncılara göre lânlama Teşkilâtında ve yıllık kal- kınma plâ . Ayrıca yılının Ocak ayında yürürlüğe giren 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununda susu üzerinde de durmaktadırlar. 193 Sayılı Kanundaki önemli de- Zirai gelirlerden vergi alın- gelirlerden vergi alınacağı ve 10 bin liraya kadar gelirlerden 5 bin lirasının muafiye kaidesi çerçevesi içine gireceği belirtilmiştir. Ayrıc ka n 10, 12. maddelerinde lirtilmiştir. sistemiy- le o yıl bütçede bir l vergi fazla- lığı tahmin edilmiştir Bu fazlalık, gelir vergisinde 101 Plâncı- AKİS, 13 AĞUSTOS 1962 ki bütçede sağlanamamıştır. Kulağa Küpe Sağırlar Diyaloğu Nasi adir vi şöyle diyor: sayın İnönünün arm okla şudur nin önümüzdeki seçimler- de çoğunluk sağlayabilmesi, ancak Hürriyet (o İçinde o Planlı Kalkınma hamlesinin gözle gö- rülür, elle tutulur sonuçlar ver- meğe (o başlaması ile mümkün olabilecektir. Bunun dışında hiç bir taviz politikası bu partiyi seçmene şirin göstermeğe o yet- meyecektir." e Nadinin, İnönünün an- Na EN anlamadığı o nokta da bu lar ve bu fikrin savunucuları bunun sebeplerini, kanunun tatbikatının sı- kı tutulmadığında, tatbikatın aksa- masında Türkiyenin o sıralarda i- çinde bulunduğu siyasi havanın karı- şıklığında bulmaktadırlar. Psikolojik olarak da, Hükümetin, getirdiği gevşemeyi (o göstermektedir- Ali Işık Alaybek Tutuyor YURTTA OLUP BİTENLER Ancak, bir başka ve en önemli faktör, 193 Sayılı Kanunda vazedilen esasların adamakıllı formüle edilme- miş olmasıdır. Plâncılar, zirai gelirlerden alma konusunda iki raporun durmuşlardır. vergi etüdlerini yaparken üzerinde (hassasiyetle Bunlardan birincisi saklıkları ve dağıtılışındaki o pürüz- leri ortaya koymaktadır. Kaldor'a göre, Türkiyenin en ve- rimli sahası tarım sahasıdır. Tarı sahasından o alınacak vergi, Devlet gelirinin büyük bir kısmını karşılı- yacaktır. Yabancı uzman, Türkiye- deki vergi sistemlerini lirli vatandaşlardan aldığı vergi temiyle tarım sahasından vergi alır- sa, yılda 2 milyar civarında bir para hazineye girebilecektir." Ancak yabancı uzman, , Türkiye- tarım müstahsilinden 1 milyarlık bir vergi alınabileceğini rahatlıkla ifade etmiştir. uzman bundan o başka Türkiyedeki Kurumlar Vergisi üze- rinde de incelemelerde bulunmuş ve 96 20 nisbetinde alınan vergiyi az görmüştür. Kaldor bu konuda, ilgili lere, Kurumlar Vergisinin 92 40'a çı- karılmasını salık vermiş, bütün dün- ya memleketlerinde bu verginin 96 45 üzerinden alındığını o belirtmiştir. İkinci rapor, rudur. Bu yab yaptığı incelemeler Tornburg'un rapo- vergilerle Devlet ei çok arta- cağını belirtmiş ve bu konuda son derece iyimser olduğunu ifade etmiş- tir. Türkiyenin Oo vergi yükü şimdilik & 13.3 dür. Geçiş plânına göre bu ük © 16 ya çıkarılmıştır. plânın hazırlanmasında, bu v künün devamlı artışıyla 9617,3 gibi bir noktaya varılmak istenmektedir. Plâna göre, ancak bu noktaya varıl- dığında Plânın e ulaşma im- kânları elde edilebilecektir. Aksi tak- dirde, kalkınma hızı olarak kabul e- dilen 99 7 de düşüklük olacak ve Plân hedefine varamayacaktır.