Tarihe Bakış 27 Mayıs ve Sonrası Tarih... oOEvet, tarihimizde bir yıldönümü kutluyoruz. Bütün sebep ve neticeleri üzerinde münakaşaları devam edegelen ve ilerde de edecek olan bir devrimin yıldönümü. 27 Mayıs ihtilâlinin gerçek sebepleri üzerindeki bu münakaşalar, onun hazırlanış tarzı ve oluş şekil ile ne- ticelerinin irtibatlandırılamaması ve iyi kıymetlendiri- lememesinden neşet etmektedir. 27 Mayıs İhtilâlinin ne getirdiği, millete ve memle- kete ne kazandırdığı hâlâ iyice anlaşılamamış ve hattâ bir kısım siyaset adamları bile bu hususta sarih bir fi- kir edinememişlerdir, İki yıl evvel bu tarihe kadar mm. karanlık dev- re ve milletçe çekilmiş ıstıraplar elbe afızalardan silinmemiştir. Silinmiş olmasına emi vermek müm- kün değildir. Çünkü o devirde milletin ve memleketin siyaisi. İktisadi ve İçtimai bünyesinde açılmış olan rah- neler bugün kapatılamadığı gibi, daha oldukça bir müddet tedaviye ihtiyaç göstermektedir. O devir, son asırlarda Türk Tarihinin umumi sey- rine ayak uyduramıyanların memleketimizin inkişafın- da zaman zaman meydana getirdikleri duraklama ve geriye dönüş gibi zararlı devrelerinden biri olmuştur. İşte bu İhtilâl, gözleri geride olanla- rın, önüne çekmek istedikleri set kar- şısında Türk Milletinin şanlı tarihi, Milli Mücadele ruh ve ülküsü, Milli Egemenlik azim ve iradesinden kuv- vet alarak ve milletin hasletlerine, his ve duygularıma, ihtiyaçlarına ve medeni gelişme temayülüne tercü- man olarak, bütün orduların muhafa- zakâr zihniyetlerinin aksine., o tari- hinde daima ilerici ve inkılâpların mümessili olan Türk Ordusu tara- fından gerçekleştirilmiştir. İhtilâlin gayesi, âfâki müşahade- lerden değil, milletçe içinde yaşadı- ğımız çok yakın tarihimizin gözle gö- rülür, elle tutular hakikatlarından is- tihraç edilmelidir. Memleketimizin, milli menfaatlerimiz şahıs, zümre ve bölge menfaatleri üstünde tutularak milli birlik ruhu ve hürriyet havası i- çinde planlı ekonomik kalkınması ve sosyal adalet, ahlak ve fazilete müs- tenid bir idare ile vatandaşlarımızın refah ve saadetinin sağlanması, AKİS, 28 MAYIS 1962 Refet Aksoyoğlu Sakin ihtilâlci Refet AKSOYOĞLU milletimizin ileri milletler seviyesine ulaştırılması gaye- si hiç bir zaman göz önünden uzak tutulmamalıdır. Bu temel felsefeye istinad ederek bakıldığı takdirde, İhti- lâlin, gayesine ulaşmadığı görülür. Evet, İhtilâl gayesi- ne henüz ulaşmamıştır. Fakat ihtilâllerin kısa zamanda bütün hedeflerine ulaştığı, ulaşabileceği iddiası ileri sü- rülemez. Hürriyet nizamının tesisi çok kısa zamanda mümkün olabilir. Ancak, iktisadi sahada açılan rahnelerin kapa- tılması ve kalkınma yolunda semere elde edilmesi, bil- hassa ve hepsinden mühim, ahlâki ve içtimai düzenin tamir ve ıslahı, ruh ve fikirlerdeki gelişmelerin netice vermesi, yılların eskitilmesine ve hattâ nesillerin de- ğişmesine bağlıdır. Bittabi, hâdiselerin ve fikirlerin burada teferruatı ile tartışılmasına imkân yoktur. Ancak, esas istikamet- lerin çizilmiş ve milletçe bu yola koyulmuş olduğu ifa- de edilebilir. Memleket ve millet bünyesinde (o yapılan tahribatı, mevcut şart ve imkânları değerlendirebilen- ler, bu günün kıymetini takdir edeceklerdir. 27 Mayıs tarihimizin bir altın sahifesidir. Gün geçtikçe kıymet artacaktır. Ona karşı olanlar elbette bir gün pişman o- lacaklardır. Tabii olarak, iktisadi sahada tevadi ve gelişmenin istenildiği şekilde temin edileme- miş olması dolayısıyla, hürriyet nizamı içinde meydana gelmekte olan temevvüçlerden istifa- deye kalkan aşırı temayülleri milli vicdan endişe ile rahatsız etmekte- dir. Bu durum, İhtilâlin di- ğer hedeflerini elde etmeyi güçleştirmektedir. Fakat iktidarı elim de bulunduranların, gerekli tedbirle- ri alarak, çizilmiş olan istikamette ayrılmamaları en büyük vazife me- suliyetidir. Çünkü b bii dönüş yoktur. İhtilâl, berlen, uşu, ta- sarrufları ve neticeleriyle m bütün- dür. Her türlü tâvizler ve atılan adım- ları geri alma istekleri yeni yara- lar açacak, gelişmemizi çetin safha- lara intikal ettirecek, fakat millet yolundan dönmeyecektir. Çünkü 27 Mayıs İhtilâli milli irade mahsulü- dür, milli iradenin ta kendisidir. Evet, bugün bir tarih kutlu- yoruz. Bu tarih, gelecek nesille- rin de malı olacaktır. Tarihin sely - rini değiştirmek mümkün de- ğildir. İhtilâl hedefine mutlaka taşacaktır.