26 Şubat 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 4

Cilt: XXITI, Sayı: 400 AKİS HAFTALIK AKTÜALİTE MECMUASI 26 ŞUBAT 1962 YURTTA OLUP BİTENLER Millet Altın ekip Yarım asırdan az bir devre içinde, bir "ikili" üçüncü defadır ki bu milletin maküs talihini yeniyor. İkili, İsmet İnönü-Türk Silahlı Kuvvetle- ri ikilisidir, Bunlar, elele verdiklerin- de ilk, İnönüde Yunanı alt etmişler- dir. İkincisinde, Türkiyeyi bir kor- kunç harbin ateşinden masun tut- muşlardır. Üçüncüsünde, bitirdiğimiz haftanın sonundaki o korkunç geceyi milletimiz, memleketimiz ve ordumuz için kolay silinmez bir leke, acısı as- la unutulmayacak bir hatıra olmak- tan ,kurtarmışlar, onu bilakis tarihi- getirmişlerdir. O gece deş kavgası, yakın istikbalimize isti- kamet verecek bir ışık olmalıdır. Bitirdiğimiz hafta Türkiyede her- kse emin bulunuyordu ki sadece İs- met İnönünün müstesna şahsiyeti ve Türk Silahlı Kuvvetlerine hakim olan basiret, memleketçi görüş ve Demok- rasiye inanç hepimizi tarifsiz felâket- ten kurtarmıştır. Şimdi yapılacak iş, bir daha bu derece tehlikeli bir uçu- rumun kenarına gelmemek, Türkiyeyi bambaşka ufuklara götürmeye çalış- maktan ibarettir. Bilinmez, hadiseden gerekil ders alınacak mıdır? Bir ta- kım kimselerin böyle bir dersi alacak. lan üÜmidi hemen hemen sıfırdır. En ziyade kendilerini sindiren, yıldıran tehlikenin geçmiş olduğu inancı yü- reklerine yerleşir oyerleşmez tatlısu kahramanlığının doyulmaz lezzeti basit ve iptidai benliklerine gene ha- kim olacak, ortalığı gene karıştırma- ya kalkışacaklardır. Memleketi selâ- met yoluna çıkarmak için bunların kaybolmasını obeklemek, bir çıkmaz ayın son çarşambasını beklemekten farksızdır. Onlar kalsınlar, ama biz ilerleyelim, Zira onlara lâf anlatmak imkânı yoktur. Doğru yolu göster- mek imkânı yoktur. En basit realite- leri gözlerine sokmak imkânı yoktur. İki kere ikinin dört değil beş ettiğine öylesine sağlam inançla bağlıdırlar ki ancak kafalarını bir adanın kaya- larına vurduklarında ayılmaktadır- lar. Şu günlerin heyecan ve şaşkınlı- ğı geçsin, sözlerinden manşetlerine, her şeyleri eski havasına kavuşacak- tır 4 Ama, onların hiç bir önemi yok- tur. Değeri yoktur, Onlara önem ve- ren, değer veren bizim üzerlerine eğil- memizdir. Biz İşimize bakabilirsek, şu Türkiyemizde "konu değiştirebi- lirsek" son badireden de sıyrıldıktan sonra -Zira, bir ihtilâl sonrası devrin- de, hele birincisi bizimki kadar kolay ve rahat olmuşsa bir ikinci ihtilâli de denemek eşyanın tabiatı icabıdır bir uzun vade yaralarımızı başarıyla sarmamız kabil hale gelecektir. Ama, eğer Hükümet kendini bu sefer de politikanın kısır çemberinin içinden kurtaramazsa bir daha sefer bizi İs- met Paşa bile kurtaramayacaktır! Demokrasi Masal gibi (Kapaktaki Macera) İ smet Paşa salona girdiğinde, he- men bütün Meclis, bir kaç inatçı Başbakan İsmet İnönü konuşuyor Laf dediğin böyle olur mensubunun istisnasıyla ayağa fırla, dı. Birden bir alkış sesi yükseldi ve buna «yaşa», «bravo» sedaları katıl- dı. Başbakan gülümseyen bir yüzle ve selâm vererek Bakanlar Kurulu- na ait kısma yöneldi. Meclis ayakta, bir gece önce memleketi bir defa da- ha kurtarmış olan yaşlı ve okahra- man askere tezahürat yapıyordu. İs- met Paşanın üzerinde kruvaze, kur- şuni, karışık çizgili bir elbise vardı. Yakasında, Türk Hava Kuvvetlerinin rozetini taşıyordu. Bu kendisine, Türk Hava Kuvvetlerinin, karargâhların- da bir gece kalmış olması dolayısıy- la sundukları armağandı. Başbakan bu pek hararetli karşılanıştan biraz şaşkın, Bakanlara ait sıralardan bi- rincisine değil, ikincisine oturdu. Mil- let vekilleri -A P. lisi de vardı, C. H. P. lisi de, C.K.M.P. lisi de, Y.T.P. lisi de. candan ve yürekten tezahüra- ta, şiddetini daha da arttırarak de- AKİS, 26 ŞUBAT 1962