19 Haziran 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 7

19 Haziran 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

yılında Orgeneralliğe nay, ordunun üst kademelerinde muhtelif (o vazifelerde (o bulunmuştur. Evvelâ Genelkurmay İkinci Başkanı olmuş, Ragıp Gümüşpalanın emek- liye sevkiyle Birinci Başkanlığa geti- rilmiştir. 27 Mayıs hareketinin bir zarureti olarak Genel gelmişti. Su- sı Türk Silâhlı Kuvvetleri içinde se- vinç uyandırdı. Orgeneral Sunay, Or- dunun politika dışında tutulmalının ve« Cumhuriyetin sadık. itaatli vazi- felisi olarak kalmasının başlıca şam- piyonlarındandı. Silâhlı Kuvvetlerin tamamı gibi, GA günlerin avdeti- nin iştiyakı içindey Cevdet e “ Genel Kurmay başkanlığına getirilmesi, meslek ha- yatının dışında, bilinen mazbut aile hayatı bakımından da yerinde bir tâ- yin olarak karşılandı. Sunay evlidir ve Uç çocuk babasıdır. Büyük oğlu Atillâ doktordur ve halen Amerika- da ihtisasını yapmaktadır. Ortanca kızı Aysel bir ev kadınıdır. - Küçük oğlu Erguna gelince, o da babasının mesleğini seçmiş ve Deniz Harp kulunda okumayı tercih etmiştir. Toplantı, toplantı RE itibariyle "Türk Silâhlı Kuv- vetlerinin sesini duyurması" ola- rak vasıflandırılacak (oOson hâdisele- rin yarattığı dalgalanma bu suretle sükünet bulurken, M.B.K. aldığı se- sin de verdiği kuvvetle yeniden can- landı. Bitirdiğimiz hafta, denilebilir ki M.B.K. için bir "Toplantı Hafta- sı" oldu. Toplantılar neşeli bir birlik havası içinde cereyan etti. Bir hafta öncenin sinirliliği, gergin yüzleri he- men tam amile kaybolmuştu. Nitekim, böyle bir toplantının ya- pıldığı haftanın son günlerinden bi- rinde M.B.K. Sekreterlik odasında, toplantıdan önce esen hava bin mak- satlı fısıltıyla (o kaynaşan "dışarı "ya huzur verecek canlılıktaydı. O gün sağ pazusunda Muhafız Alayı forsu bulunan kır saçlı, yuvarlak yüzlü Al- bay. gülerek: — Referandum için mi?. Ha, e- vet, tabii" dedi ve gevrek bir kah- kaha atarak devam etti: '— Bak, unuttum gene. Biliyor- sunuz Referandum demiyeceğiz. Halk oyu diyeceğiz. li duydunuz herhalde, değil mi Bir - iki saniye, cevap bekler gi- bi işi sonra hikâyeyi nakletme- rahat durmuyor- Güya Referandum diye bir Amerikalı gelecekmiş, ohalk Evet derse, biz idareyi ona bırakacakmı- şız! Herşey o hakim e Bir hayli enteresan değil m AKİS, 19 HAZİRAN 1961 Kulağa Küpe Dostun dosta ettiğini... Asağıdaki yazı, bir gazete haberidir. 16 Haziran ta- rihli Milliyet wv ay- nen almıştır. virgül ilave edilmiştir, ne Bir virgül çıkarılmıştır: Adalet Partisi ile Yeni Tür- kiye Partisi taşra teşkilâtları- nın, C. H. P. ne karşı "işbirliği" yapmaya hazırlandıkları O bil- dirilmektedir. Yetkili bir A. P.li"C.H.P. ne karşı işbirliği, teşkilât tara- fından yapılmaktadır. Kuvvet- li olduğumuz illerde Yeni Tür- kiye Partisi teşkilâtını feshet- mekte ve Adalet Partisi ile bir- leşmektedir" demiştir. Y.T. P. Genel Merkez üyesi Hasan Kangal ise "Asıl, Ada- let Partisi teşkilatını feshedip çok yerde Y.T. P. ne geçmekte- dir" demiştir. Sağ pazusundu oMuhafiz Alayı forsu bulunan dâimi sakin Albay Os- man Köksaldı. Köksal arkadaşları- na, son günlerde Anadoluda pek yay- gın olan meşhur hikâyeyi naklediyor, Sami Küçük Demokrasi yolunda YURTTA OLUP BİTENLER bir taraftan da az şekerli, kahvesini yudumluyordu. dı. Hemen karşısına oturaklı Ayaktay- kan bulunmaktaydı Yan taraftaki sandalyada ise, meşhur papyonuyla Ahmet Yıldız oturmuş, gülümsüyor- du. Az sonra içeri Sıtkı Ulay girdi. Nefes nefeseydi. Köksâl takıldı: Hayrola Paşam? Sizi bu ka- dar meli ettiren nedir? Hiç böyle olmazdınız.. li cevap verdi: ok canım, acele filân etti- Binden değil. Merdivenleri hızlı çık- tım. Artık İhtiyarlıyoruz galiba.." Hep birden itiraz ettiler: — Aman Paşam, durun bakalım.. Daha KR gideceğiz. Sözünü- zü unuttunuz m Sohbet bu minval üzere devam etti. M.B.K. üyeleri yavaş yavaş top- lanıyorlar ve saat 14.30 da yapacak- ları o toplantıya (o hazırlanıyorum Toplantının gündemi belli değildi. Bu. bir "zuhurat toplantısı" idi. Nitekim, Sekreterliğin zarif memureleri baş- kentteki üyeleri telefonla çağırmış- landı Muhtelif 'konular konuşulacak- Üzerinde durulan önemli mesele, ik. meselesiydi. o M.B.K. üyeleri, bir gün evvel yaptıkları toplantıda. Referandumla ilgili bir geziye çıkıl- masını (o kararlaştırmışlardı. Bu iki yönden faydalı olacaktı. Evvelâ halk, uçurulan (o balonların o sönüverdiğini görecek ve rahatlıyacaktı. M.B.K. ü- yelerinin ağız birliğiyle (o açacakları kampanya, "Seçimler" etrafında dü- şülen şüpheyi izale edecekti. Öte yandan Gri Referanduma hazırlan- mış olaca Yalan yanlış tefsirler Aslına bakılırsa, bir hafta önceki hadiseler, hem birbirine karıştı- gından, hem de mahiyetleri tamamile açıklanamadıgından Seçimler konu- sunda bir endişe yaratmamış değil- dir. Hâdiseler, Seçimlerin Öne alın- ması istikametihdeyken, tam aksine, sanki Seçimlerin geciktirilmesi iste- raretli bir taraftarı olarak bilinme* sidir. Madânoğlunun istifası, tama- mile yanlış olarak, bu konuda bir ak- si cereyanın Zaferi sanılmıştır. Başka bir tefsir. Cemal Madân- oğlunun C.H.P. ye dost bir M.BK. üyesi olarak tanınmasının neticesi, ortaya atılmıştır. O tefsir tarzının şampiyonla Komitede C.H.P. a- leyhtarı bir cereyandan o bahsetmiş- lerdir ki bu da tamamile hayal mah- sulüdür. Nitekim bunu farkeden Ce- mal Madanoglu, bitirdiğimiz hafta İstanbul plajlarında yapmak zorun- da kaldığı ve peşini bırakmayan İs- 7

Bu sayıdan diğer sayfalar: