19 Haziran 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

19 Haziran 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Haftanın lere o gün basın yolu ile C.H aysiyet Divanının toplanacağı al yayılır yayılmaz bir faaliyettir başladı. Faaliyette bu- lunanların başında Gülekofiller ge- liyordu. Gülekofilerin karargâhı bu defa Tanin gazetesinin Ankara büro- sunda kurulduğu ve becerikli muha- birler paçaları sıvadıkları içindir ki temaslar oradan çıkıyordu. Taninci- lerin ilk işi, buluttan nem kapan, ne komünist, ne faşist, sâdece oportünist patrona sağlam haber yetiştirmek ol- yoğu için, hemen telefonlara sarıldı- “Halbuki Karanfil sokaktaki C.H. P. Genel Merkezinde hiç kimsenin, mütad toplantılarından birini yapa- cak olan Haysiyet Divanı ile ilgilen- diği yoktu. Parti içinde hemen gay- riresmi bir program hazırlığı başla- mıştı. C.H.P., kısa bir müddet sonra halkoyuna sunulacak Anayasayı ta- nıtmak için gezi programı hazırla- makla meşguldü. Bu arada teşkilâ- tın alt kademelerinin kongreleri ta- YURTTA OLUP BİTENLER marnlanmak üzere olduğundan, üye- lerin bu işle de meşgul olmaları ge- rekiyordu. Bunun için C.H..P. nin ça- lışkan elemanları birden vatan sat- hına dağıldılar. £ Aslında meselenin siyasi faaliyet tarafı pek azdı. Zira C.H.P., inkılâbın ilk gününden beri temkinli ve basiretli hareketi prensip kabul etmişti ve siyasi faaliyetin, da- ha doğrusu yaman zamanını bekliyordu. Şimdi yapılan, Anayasa- yı halka takdimden ibaretti. İnönü ve Dış Politikası aris Basın Ataşeliğimizin teşeb- Pp büsüyle, Türkiye fransızlara fransızların anlattığı bir güzel bro- şiir yayınlanmış bulunuyor. 27 Ma- yıs ihtilâlinin birinci yıldönümü ve- silesiyle hazırlanan broşürde Fran- sayı en kritik bir devrede Ankarada temsil etmiş olan Büyük Elçi Rene Massigli'nin son derece alâka çeki- ci bir yazısı var. Yazı "Mesut bir devrenin başlangıcı" adını taşıyor ve Türkiyenin Batı bloku yanında yer alışının hikâyesini anlatıyor. Massigli, aynı zamanda Tarihe ışık tutan açıklamasında şöyle diyor: "Büyük Atatürk ün ölümünde, onun harpteki ve sulhdaki sadık yardımcısı (İsmet İnönü) milletin itimadı ve temsilcilerinin oylarıyla Cumhurbaşkanlığına ( getirildiğinde bilhassa Patiste kahinler eksik ol- mamıştı. Bunlar, Gazinin halefinin sırtım Avrupaya döneceğini, tota- liter devletlere yaklaşacağını ve gözlerini Asyadan yana çevireceği- ni ileri sürüyorlardı. İki ay sonra Ankaraya gelir gelmez bu saçma- lıklara karşı kafi vaziyet almam, kudretli komşusu Sovyetleri idare etme yolundaki meşru gayretinin Türk Devlet Başkanım Türkiyenin kaderini (Batımınkinden ayrılmaz addetmekten alakoymadığını belirt- mem ve kendisine itimat edilmesini istemem benim için iftihar vesilesi- dir. 19 Ekim 1939 (İngiliz - Fran- sız - Türk İttifakının imzalandığı tarih) bu politikanın doğruluğunun delilini teşkil etti... 19 Ekim 1939 Türkiyenin Batı devletlerine bağ- lanma azminin kati ifadesi olmuş- tur. Bu azim, evvelâ İsmet İnönü-0 nün azmidir." C.H.P. nin, başında trene İsmet İnönü, Türkiyenin mukadderatını bir defa daha teslim almak üzere olduğu ha ırhnierde Rene Massigli'- in açıklamasının önemi vardır. D AKİS, 19 HAZİRAN 1961 İsmet İnönü P. iktidarının ve onun propaganda vasıtalarının seneler senesi, bilhas- sa batılı müttefiklerimizi tedirgin etmek ve onların Menderesi tutma- larını sağlamak için sarfettikleri gayretler henüz o unutulmamıştır. iktidarı ve onun propaganda vasıtaları İnönüyü, kudret mevki- ine geçerse en azından Tarafsızlık politikası gütmeye başlayacakmış gibi göstermekte menfaat ummuş- lardır. Doğrusu istenilirse, buna inananların çıkmadığını iddia et- mek kabil değildir. Hattâ, başta Amerika, bazı büyük Batı Devlet- lerinin zaman zaman Türkiyeye gönderdikleri ehliyetsiz temsilcile- rin böyle telkinlere kapıldıkları gör "A- nevi prestiji benden Demokrasiye filân, aldırış etmeyin" diyerek bir dış destek sağlamaktan ibarettir. Şimdi Menderes Yâssıa- dadır, İnönü (İktidarın eşiğinde- dir ve gerçekler büyük ölçüde orta- ya çıkmıştır. İnönü iktidarının dış politikası, tıpkı 1939'da olduğu gibi, "kudretli komşumuz Sovyetlerde düşmanlık gösterilerinde o bulunmaksızın Tür- kiyenin Batı bloku içinde imanlı, sadık ve tabii çok haysiyetli bir müttefik olması esasına dayana- caktır. Menderesin memleketimizi haysiyetsiz bir müttefik haline sok- ma gayretinin bilhassa milletten millete Türk - Amerikan dostluğu- na ne derece zarar verdiği hiç kim- senin gpobri değildir. İnönü için bir Tarafsızlık (o politikasının asla bahis ins herkes ta- rafından bilinm: . İnönü, böyle bir turumun er ne Jeopoli- tik, ne de ekonomik durumuna uy- gun bulunduğuna tecrübeli diplo- mat Massigli'nin de hatırlattığı gi- bi ilk günden gören adamdır. o ilk günden bu yana geçen devrede Türk milleti, seçtiği siyasi hayat tarzı bakımından bati camiasının tabii ve şerefli bir mensubu haline gelmiştir. Ona ora- dan çekip almak ne bir kimsenin hatırına gelir, ne de, kimsenin kudreti buna yeter. Tâ ki müttefiklerimiz, dostlarımız bize tıpkı 1939'un kritik günlerinde ol- duğu gibi inansınlar, üvensinler ve çetin intikal devresinde yolumu- zu kolaylaştıranlar.

Bu sayıdan diğer sayfalar: