Evet. niçin halkın sevgisini gös- termesine mâni olunuyordu? Niçin bu sıkı tedbirlere lüzum görülüyor, halk baskı altına almıyor? Seyaha- te katılan gazeteciler bu suale bir cevap getirmenin lüzumuna inanı- yorlardı. Kompartımanlarında yap- tıktan bir toplantıda hâdiseleri ta- rafsız bir görüşle gözden geçırdıler ve mesleklerini ifa bakmandan uğ- radıkları — güçlükleri ve tecavüzleri naklettiler. Neticede hâdiseleri müş- terek bir tebliğ ile halk — efkârına duyurmakta fayda gördüler. Trende kaleme alınan tebliğe, Zafer muha- biri Turgay Uçöz ve Haber muha- biri Kenan Harun hariç, bütün ga- zeteciler imza attılar. — Gazeteciler, tebliğlerinde maruz kaldıkları baskı ve hakaretleri belirttikten sonra, gun cereyan eden müessif hadısele— ri, her türlü tekzip gayretinin te- sirinden masun kılmak için, birlik- te hazırlıyacakları "tek metin" ile gazetelerine bildirmeyi kararlaştır- dıkları, nitekim ertesi gün, — bütün büyük İstanbul gazeteleri -Hürriyet hariç- Uşak hâdiselerini virgülüne kadar ayni kelimelerle bedirdiler. Gazeteciler çalışmalarını tamam- larken amsaya yaklaşmıştı. Bahar Bayramı münasebetiyle kıra çıkan. Manisalılar hat boyunda top- lanarak — İnönüyü — selâmlıyorlardı. Saat tam 16'da Manisa Istasyonun— da tren durduğu zaman İnönünün penceresi önünde toplanan kalabalık ancak 1500 . 2000 kişi kadardı. Kar- şılamanın sonuklugunc hayret eden- ler Manisa topraklarına ayak basar basmaz hakikati anladılar. Halk is- tasyondan metre uzakta kuvvetlerin kordonu arkasın- da topluydu. İnönü tezahürat ara- sında trenden inip üstü açık gri bir spor otomobile binince halkı zaptet- imkânsız hale İlk defa 1stasyonun karşısındakı Çocuk Bah- çesine "enterne" edilen 3 bin kadar Manisalı kordonu yararak İnönünün otomobilinin etrafını sardı. Otomobil ilerledikçe her sokak başında kor- donlar çözüldü ve kalabalık, çığ gibi büyüdü. Bu yüzden İnönü, İstasyona ancak l kilometre uzaklıkta olan C. 1 binasına 15 saatte gele- bildi Bınanın önünde yük bir ka- labalık uzun zaman C P. Genel Başkanına tezahüratta bulundu. 1- nönü balkona çıkarak Manisalılara teşekkür etti ve dağılmalarını söy- ledi. Ancak bundan sonradır ki em- niyet kuvvetleri kalabalığı dağıtma- ğa muvaffak oldular. Bu sırada İnö- nü gazetecilerle görüşmek istedi. İl Başkanının odasında yorgunluk kah- vesini içerken Uşakta zedelenen ga- zetecilere teker teker — sıhhatlerini sordu. Fakat gazeteciler İnönünün sıhhatini merak ediyorlardı. Başın- daki yara bir bantla kapatılan C. H. P. Genel Başkanı gayet iyi olduğu- nu söyledi ve yaralılara — takılınca gazetecilerden biri. "Paşam artık bılınırımızı kıskanacak — tarafımız almadı" cevabını verdi. İnönü bir AKİS, 7 MAYIS 1959 muddet kahkahalarla güldükten son- ra "Doğru.. Öyle.." de Nesir yalakları I nönü, C. H. P. İl binasından mi- safir edileceği Mehmet Adanalı- nın istasyon civarındaki evine git- ti. Az sonra gazeteciler de bir ba- sın toplantısı için ayni eve davet o- lundular. İnönünün basın toplantı- sında söyledikten ve bu toplantıda gazetecilere verilen seyahate katılan C, P. Parti Meclisi. Grup ve Mer- kez İdare Kurulu üyelerinin muşte— rek tebliği hakkında neşir — yasağı konuldu. Seyahate katılanlar, bu toplantıya girmek için kapıda gaze- tecilerin kart sorulmak — suretiyle hüviyetlerinin tespit — edilmesine ve içeri yabancı sokulmamasına — rağ- Hediye Otomobiller Hariçten kendilerine otomobil hediye edilen S zeva tın — isimleri Talihli, nihayet açıklandı_. vatandaşlar şunlardır: Katilerine Terim atma Hâşim Nahit Rifat Kadızade Zeynep Nakipoğlu İzzet Sefizade- Turgut Yeğenagamn (C. H. P. Adana) yazılı vaben talihli Yi eren kimselerin maruf ve d muteber — şahıslar — olduğu ve herhangi — bir. döviz kaçakçı/ı— ğının — mevzu. s olmıyaca- h getirildiği, ahval- in ( ine mü- sade ettiğini bildirmektedir. Şimdi sayın Malıye Bakamı, ölçülere S n ( ut hısların otomobil hediye ettik- lerini lütfen söylerler mi : men savcının ev içinde olup biten- leri nasıl olup ta bu kadar çabuk öğrenebildiğine Şşaştılar. Fakat asıl büyük şaşkınlığı, ertesi gün İstan- bul gazetelerini ellerine alanlar duy- dular. Zira gazetelerin hemen hep- sinin birinci sayfalarında — yer yer beyazlıklar vardı. Memleketimizde sansür olmadığına göre, bu beyaz- lıkların sebebi neydi? Sebep. İnö- nünün Manisadaki basın toplantısı hakkında neşir yasağının gazetele— re geç tebliğ edilmesi ve yasağa Ti- ayet etmeyen gazetelerın toplattırı- lacak tehdidiydi. Bu teler baskılarını durdurmuşlar, reterler yataklarından kaldırılarak YURTTA OLUP BİTENLER yeniden gazeteye — getirilmişler ye neşri yasak olan kısımlar polis ne- zaretinde kazıtılmıştı. Daha önceden basılan "kazınmamış" nüshalar isa Birinci Şube tarafından toplattırıl- llgılılerı bu bile tatmın et- lekette sansür varmış yandırmakla suçlandırılmak mişti. Tabii yazı işleri — müdürleri, bu sözleri söyliyenlere, o gün taşra sevkıyatının aksamasının da verdiği hiddetle gereken cevabı vermişler- isten- i. Ertesi gün İzmir hâdiseleri için de neşir yasaklan gelince, gazete- lerde yeniden beyaz kısımlar bıra- kıldı. Bu seferki beyazlıklar beyaz bir protesto ifadesiyı Manisa geceleri 1Mayıs akşamı İnönü ve refakatin- dekiler Manisa, Şehir Kulübünde- ki zıyafetteydıler Ziyafetin sonunda alan İnönü, Manisalılara yakla- şan mahallı seçımlerı hatırlattı ve "Bu seçımlerı kazanmağa mecbur- sunuz" dedi ünkü mahallı seçim- lerde H. P. nin alacağı neticele- rin, iktidar partisinin hatalı gidişin- den dönmesi bakımından büyük e- hemmiyeti vardı. Ziyafette hazır bu- lunan Manisalılar, İnönüye — mahalli seçimleri kazanmak için bütün kuv- vetiyle çalışacaklarına söz verdiler ve inönü kapısında li genç- lerin sabaha kadar nöbet tuttuğu Mehmet Adanalının evinde istiraha- te çekildi. Manisalılar gecenin geç saatla- rında Ankara plakalı İ Kurbanoğlu ile salı görünce pek şaştılar ve Manisa milletvekili Devlet Bakanının kendi seçim bölgesini bile mütentekkiren ziyaret etmesine bir mâna vereme- diler. Cemal Gökten ile İsmail Kün- tay ise çoktan Manisaya — gelmişler ve dsabaha doğru Turgutluya geçmiş- Zafer yolu I nönü, olup bitenlere ragmen seya- hat programını noktası noktasına tahakkuk ettirmek azmındeydı Prog- rama göre. Cumartesi sabahı oto- mobille Manisadan Turgutluya gidi- lecek ve Kurtuluş Savaşında süva- rilerin 9 Eylül günü takip ettikleri yol üzerinden İzmire girilecekti. umartesi sabahı saat 11'de Meh- met Adanalının evi önünden büyült bir otomobil kafilesiyle hareket edil- di. Yolculuk, trafik polislerinin İnö- nünün beş otomobilden fazla bir ka- fileyle seyahatini önleme — teşebbüsü hariç, sükünetle başladı. Manisadan çıktıktan az sonra Dr. Lebit Yur- doğlu başkanlığındaki İzmir heye— tiyle karşılaşıldı. Onların da i kıyla otomobil kafilesi büsbütün bü- yüdü. Turgutluya girerken açık bir cipe binen İnönüye yapılan tezahu— rat emsalsizdi, Turgutludan, yemeğini muteakıp girişte gibi hâdisesizce ayrılındı. köprüsünden Sonra İnönü, Manisalı- ların arabasından inerek İzmirli 9