DÜNYADA OLUP BİTENLER tün mesuliyeti Doğu Almanya hükü- metine devretmeleri ve boylece Doğu Berlindeki rejimin girişece keyfi hareketler karşısında seyırcı kalacak- larını ilân etmeleri, harp sonunda dört büyükler arasında varılan anlaş- maya aykırı görülmektedir. Sovyet- ler, şehrin idaresini başka makamla- ra devrederken bir zamanlar yüklen- dikleri taahhütlerin de teminat altın- da bulunmasına dikkat etmelidirler. Bu esaslara göre hazırlanan Batı plâ- nına göre, Berlinin statüsü Alman- yayla müşterek bir barış andlaşması İmzalanıncaya kadar ayrı kalacak- tır. Her iki Almanyanın birleştirilme- si iki üç yılda kademeli bir şekilde başarılacak, bunun için de muşterek bir komisyon — kurulacaktır 11 Mayısta Sovyet diplomatları- nın Öönlerine konacak Batılı teklifle- rin reddedilmesi hâlinde ne gibi bir yol tutulacağı hususunda henüz bir anlaşmaya varılmış değildir. Şimdiki anlaşma havası ancak ileri sürülecek teklifler bakımından meydana gelmiş. tir, Halbuki, şehir idaresinin Doğu Almanya makamlarına devri tarihi olarak aylarca önce ilân edilen 27 Mayıs günü yaklaşmaktadır. Bunun ipindir ki. konferanslarla alâkalı ha- raretli hazırlıklar State Department'i meşgul ederken, askeri makamlar da kötü ihtimalleri düşünerek hazırlan- maktadırlar. günlük bir Avrupa seyahatinden Washıngtona dönen Ordu Bakanı Wilber Brucker, Ferlinde bulunan Altıncı Tümene mensup iki muhabere grubunun her- hangi bir ma hallı karışıklıgı önleye- bileceklerinden emin olduğunu söy- lemiştir. Bu iki grubun başa çıka- mıyacakları hâdiseler de, daha geri- lerdeki NATO kuvvetlerinin müdaha- lesini icabedecek. böylece bir tek şehrin kadar; yüzünden üçüncü dün- ya harbi kopabılecektır Irak Bahar şenlikleri B ırleşık Arap Cumhuriyetinin yo- lmaz çeneli başkam Albay Ab- dulnasır gecen hafta sonunda, İşçi- lerle yaptığı bir konuşma sırasında, yeni bir iddia ile ortaya çıktı. Alba— ya göre, Iraktaki bütün komüni tahrikleri hep İngiliz emperyalizm nin eseriydi. Arap mıllıyetçılıgımle başka yollardan başa çıkam, giltere şimdi de komünizmi denıyor— du. Abdülkerim Kasım rejimi artık 14 Temmuz ihtilâlin n prensiplerinden tamamen ayrılmıştı Iraklı ihtilâlciler şimdi Birleşik A Cumhuriyetine, yani Arap mıllıyetçılıgının Öncüsüne karşı cephe almakla aslında İngiliz- lerin ekmeğine yağ sürmekteydiler. Nâsırın Kahıred ki masın- dan henüz bir gün sonra, Washing- ton'dan ikselen bir ses, Iraktaki komünizm tehdidinin basit bir İngiliz oyunundan ibaret olmadığını ve çok daha esaslı bazı hesaplara dayandı- ğına bir defa daha tekrarladı. Konu- 22 şan, Amerikan. Dışişleri Bakanlığı- nın Orta Doğu dairesi müdür mu- avini Parke Hart'tı Dış Siya- set Derneğinin bir toplantısında söz alan tecrübeli diplomat. Irak- taki komünizm, faaliyeti hakkın- da son derece alâka çekici bazı malümat verdikten sonra, un Moskovadaki makamlar tarafından hazırlanmış uzun vadeli bir plâna dayandığı noktasında ısrar etti. Sov- yetler, Iraka mütemadiyen teknisyen yollamakla kalm manda da çok kolay şartlarla kredı açmaktaydılar. Burs verilerek Mos- kova Üniversitesine gönderilen ve o- rada marksizm esaslarına göre yetiş- tirilen gençlerin sayısı hızla artmak- taydı. Çeşitli mevzularda temaslarda bulunmak üzere Iraka gelen Sovyet kültür heyetinin sayısını tesbıt etmek hayli güçtü. Nihayet, en mühim nok- ta olarak, memlekette eskiden berı mevcut bulunan komünist unsurlar, artık gizli faaliyetten Vazgeçıp açık— ça teşkilâtlanmaktaydılar 1 Mayıs günü Bağdat sokakların- da cereyan eden hâdiseler. Iraktaki durum hakkında bu ikinci tefsir tar- zının Nâsır'ınkine nisbetle hakikate daha yakın olduğunu gösterdi. İşçi Bayramı Irakta ilk defa kutlanıyor- du. O gün, davul zurna seslerine ayak uyduran binlerce köylü ve üniformalı bandolarıyla geçen — onbinlerce işçi, Bağdat sokaklarında tehlikeli slogan- lar haykırmaktaydılar. Geçit resmi- ni tertipleyen ve taburların önünde yürüyen komünist ajanları ellerinde "Yaşasın köylülerle işçilerin işbirli- ği!", "Bütün dünya işçileri birleşin!" gibi dövizler vardı. Sokaklar krapon kâğıtlarıyla ve palmiye yapraklarıy- la donanmıştı. Sokak başlarına Gene- ral Kasımın portreleri asılmış, bina- arın cepheleri o zamana kadar görül- memiş büyüklükte bayraklarla süs- lenmişti. Bağdatta kalan bir iki Ba- tılı gazeteci, bu manzara ile Doğu Avrupa şehirlerinin o günkü manza- Tası arasında pek az fark bulabildi- ler. Eksiksiz manifesto Bagdat sokaklarındaki 1 Mayıs şen- liklerinden bir gün önce, Irak Ko- münist Partisi çok mühim bir mani- festo nesretmişti. 'O zamana kadar komünist basın veya partiye sempati duyan yazarlar tarafından ileri sürü- len taleple u defa resmen ilân edil- mekteydi. Dört gazetede birden aynı ünde yayınlanan manifesto, yakında kurulacak kabine bakımından bazı. istekleri bir araya getirmekteydi. Ge- neral Kasım, — memleketin 1daresını yeniden teşkilâtlanmış b r kabine yo- yoluyla yürütmek hususunda millete söz vermişti. Hükümetin, kuruluş, 1şleyış ve teşkilâtlanış tarzı hakkında zamandan beri devam eden hazırlık— lar tamamlanmış durumdaydı. Komü- nist Partisi de bu fırsatı kaçırmak istememiş ve — manifestosunu yayın- lamıştı. Komünistler, herşeyden önce, reji- mi yıkmak isteyebilecek bozguncula— ra karşı bir hazırlık tedbiri "olmak üzere "“mukavemet kuwetleri"nin ve bütün halkın sılahlandırılmasını talep etmekteydıle avemet kuvvetleri"nden kımlerın kastedıldı- ğini bulmak hiç de zor değildi. Komü- nist Partisi militanlarının devlet eliy- le silahlandırılmasının eninde sonun- da nereye varacağını tahmin etmek de aynı derecede kolaydı. İkinci talep, Halk Mahkemeleri- nin kararlarını icra etmek hususunda Bagdatta bir numayış Kovadis? AKİS, 7 MAYIS 1959