21 Şubat 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

21 Şubat 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

görümlerin ayni olduğu hemen anlaşıl- dı ve "Bu parayı nereye yatıralım?" sualinin cevabı aranmağa başlandı. Fevri Lütfi Karaosmanoglu, İbrahim Öktem, Feridun Ergin, Gülekçiler- den bazıları ve bir ara Gülek, para- nın Hazineye yatırılması teklıfını Or- taya attılar. Bu, bakışta yerınde bir teklifti. Madem ki C. H. liler Hazineden böyle bir paranın çıkma— sına razı değildiler, o halde onu Ha- zinede bırakma k en başta akla ge- len şekil olabilir. Ama müzâkere- ler, ılerledıkçe 1yıce anlaşıldı ki, C. nin savunduğu davaların ta- hakkuku için Hazineye yatırma yo- lu, hiçbir fayda sağlamıyacaktır. Bu paraya başka şekillerde gene iktidar tasarruf edebilecek ve muhtemelen kendi propagandasında bile kullana- caktı. Gene birkaç Üye tarafından or- taya atılan Kızılaya yatırma teklifi de aynı gerekçe ile tasvibe şayan gö- rülmedi. Kızılayın elindeki imkânla- rı D. P. nin kullandığı bahsinde bir hayli misal vardı. Ferit Melen Sup- hi Baykâsnis Turgut Göle gibi ısla- hatçılar, paraların partiye yatırılma— sı tezini müdafaa ettiler. Tez müda- faa edildikçe taraftar kaz ve so- nunda Meclisin ekseriyetinin aklı bu şekle yattı. Bir kere partinin para - pul bakımından ne durumda olduğu malümdu, 1954 ten önce çıkarılan kanun, elde mal - mülk diye bir şey . Bu şekilde yatırılacak para; yılda 3 milyonu aşacağı için, partinin maddi bakımdan belini doğ- rultmasına yarardı. Sonra, C. H. P. nin dâvalarının tahakkuku, C. H. P. nin iktidara geçmesiyle mümkün o- lacâğına göre, bu yolun maksada en uygun yol olduğu itiraz kabul et- miyecek kadar açıktı Parti Meclisi bu neticeye vardı ve -Grupla işbirliği prensibi gere- ğince- aym meseleyi bir de Grup İ- dare Heyeti ile müzakere — etmeği kararlaştırdı. Ertesi gün zam mev- zuunun Mecliste görüşülmesi ihtimal dahilinde olduğu için. Grup İdare Heyeti müşterek toplantıya aynı ge- ce saat 22 de çağırıldı. Müşterek top- lantının daha başında anlaşıldı ki, Grup İdare Heyeti üyeleri de aynı kanaati taşımaktadırlar. Bu hava i- çinde görüş bırlıgıne varıldı ve er- tesi sabah Meclis Grup un n toplan- tıya çagırılması kararl H. Grupunun Pazartesı sa- bahı yaptıgı toplantı ortaya yeni bir şey getirmedi. Milletvekillerinden kanaatlerini belirtenler, i şey ileri sürmüyorlardı. teklifinin o gün öğleden sonra görü- şülmesi ihtimali, müzakereleri teklife karşı Grupça yapılacak mü- cadele, meselesine yöneltti. Paranın nereye yatırılacağı meselesi, kanun çıktıktan sonra da - halledilebilirdi. Neticede Gru 14 ten sonra teklife şiddetle karşı durmağı — ka- rarlaştırdı ve dağıldı. Zaın teklifi o gün görüşüldüğü için, akşam saat 17 deki Parti Meclisi toplantısı Mec- liste, de, bir gün sonraya bırakıldı. Parti Meclisi üyeleri. Salı günü AKİS ,21 ŞUBAT 1959 saat 10 da -bu defa bir teklif de- ğil bir kanun üzerinde, müzakerele- rine devam ettiler. Bu defa paranın Partiye yatırılmasının şekli ve usülü üzerinde duruldu. Birikecek meblâ- ğın bir kısmım Grup emrinde mu- hafaza etmek, bir kısmını teşkilâta göndermek duşu ülüyordu ve bu taksimin Parti Meclisince mi, yoksa milletvekillerince mi yapılacağı me- selesi üzerinde fikirler serdediliyor- u arada, Parti Meclisine yem katılan çok konuşan bir zat, bir ka- İlm-i Simya urşundan altın imal etmek Kisteyenlerin asırlardan beri aradıkları formülü bizim D. P. propagandacıları nihayet keş- fettiler. Başarısızlıklardan ba- şarı imal ediyorlar. İktisadi polıtıka fıyaskoyla neticelenip ta 180 derecelik dönüş mü yapıldı“’ Ustadlar başlıyorlar " Efe ndim, siz bu anlamazsınız. Bugün mız netıce bizim asıl hedefi- O hedefe doğru, bütün ıncelıklerı hesaplıyarak — başa- rıyla yürüdük. Enflâsyonu ya- ratmasaydtk, dezenflasyonıst tedbir alabılır mıydık" ük politik işte budur!" Kıbrıştaki Taksim tezimiz- den bizi vaz geçirtip Adaya Makariosu cumhurbaşkanı mı yapıyor? Bizimkiler gene baş- işten vardığı- lıyorlar: "— Efendim, siz bu işten ahlarazsınız. Bugün vardığı- mız netice bizim asıl — hedefi- mizdi. O hedefe 'doğru bütün incelikleri hesaplayarak yürü- h s.” Hiç şüpheniz olmasın, o ka- dar alışıyorlar ki ilk seçimler- de D. P. tepetaklak olduğunda bunların sesini bir defa daha duyacağız; " — Efendim, siz bu işten anlamazsınız. Bugun vardığımız netice bizini asıl hedefimizdi. O hedefe doğru bütün icelikle- Yi hesaplıyarak yürüdük... Caf! rara varmadan önce parti teşkilâtı ve Grup üyeleri arasında bir anket yapılması fikrini ortaya attı.Fikir doğrusu çok cazıp ve çok ilmiydi. Ama böyle b anket altı aydan ev- vel netıcelendırılemezdı Hâlbuki 1 Marta kadar meselenin halli lâzım- dı. Bu sebeple Parti Meclisinin aklı başında üyeleri bu gayri ciddi tek- life gülüp geçtiler. Neticede; Grup İ- dare Heyeti tekrar çağırıldı ve oğ- loden sonra bir müşterek toplantı daha yâpıldı Toplantıda kararlaştı- YURTTA OLUP BİTENLER rılan, daha çok usüle ve şekle ait bu meselelerın Grupça halleddlmesiy- rup, önümüzdeki normal toplan- tılarında bu usülü ve şekli hallede- cek, Grup İdare Heyeti ve Merkez İdare Kurulu da kararın tatbikine yardım edeceklerdi. Parti Meclisi son oturumu Çar- şamba sabahı yaptı. Fakat Londra civarındaki uçak kazasının uyandır- dığı teessür; çalışmaların devamına mâni olacak kadar büyüktü. Parti Meclisi tebliğinde de sâdece bu te- essürün ifadesiyle iktifa edildi. B.M.M. Geri tepen silâh u haftanın başında Pazartesi ge- cesi, saat İl'e doğru Meclisten çıkan miüilletvekillerinin hangi par- tiye mensup olduklarını yuzlerınden okumak kabildi. Politikacıları hiç tanımıyan bir yabancı bıe memnun çehrelerin C. as zevatın D. P. etiketini taşıdıgını soylıyebılır— D. P. milletvekilleri, 50 bin lira cıvarındakı 1959 istihkakını garan tilemelerine Tağmen, — mağlubiyetin verdiği bir sinirlilik içindeydiler. İç- lerinden biri "Ah, Ağah Erozanı na- sıl aramazsın.. Gologlu bu işi kıvıra- madı".- Erozan Fenerbahçenin şam- piyonluk merasiminde bulunmak için İstahbula gitmişti-. Goloğlu âdının geçmesi asabı cehrelerde — takallüs yarattı ve "Bırak Allah aşkına"' mâ- nasına gelen el işaretlerine yol açtı. Hakikaten o gün Meclis Başkanlığı kürsüsünde oturan Goloğlu, içtüzü- ğü harfiyen tatbik etmesi yüzünden, büyük bir ustalıkla hazırlandığı sa- nılan siyasi bir vranın fiyas- koyla netıcelenmesıne sebep olmuş- tu. Ustalıkla yapıldığı nevra, milletvekili sanılan ma- aylıklarına yapı- lacak zammın C. P. tarafından teklif edildiği ıntıbaını uyandırmak gayesini güdüyordu: P. nin aklı- evvel taktıkçılerı C. H. P. milletve- killerinin 10 ay önce verdikleri, ay- lıkların ındırılmesini isteyen teklifi, telleyip pullayıp halk efkârına bir zam teklifi' olarak sunabileceklerini sanıyorlardı. Bu sebeple 10 aydır bek- leyen C. H. P'!'teklifi ittifakla günde- me alındı, ve D. P. milletvekilleri Pazartesi günü belki de hayatların— da ilk defa olarak bir C. tekli- fini kanunlaştırmak üzere toplu hal- de Meclise geldiler. Bütçe Komisyo- nu Başkanı Halil İmre - ki bir hafta evvel İktisadi Devlet Teşekkülleri- nin barem dışı personelinin ücretle rinin 1250 liranın üstüne çıkarılma- sına şıddetle muhalefet etmişti- C. H. P. teklifinin mustacelıyetle görü- şülmesini istedi. niçin böyle ya- pılması lâzım ged_dıgı hakkında bir şey söylemedi. İçtüzüğe Tiayetkar Başkan Goloğlu "Bir gerekçe bul- mak lâzım" deyince İmre, kürsüde biraz düşündükten, sonra müstâceli- yet için bir iki sebep buldu ve tasâ- rının görüşülmesine başladı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: