YURTTA OLUP BİTENLER arkasında duruyordu. Milli Mars ça- lınırken, Menderes gözleri ile Karşı- sındaki yüksek binalardaki pencere, balkon ve taraçaları tetkik ediyor- du. Taraça, pencere ve balkonlarda pek kimse yo Milli Marştan sonra ihtiram kıta- sı teftiş olundu, protokole dahil zeva- tın elleri sıkıldı Bayar önde, Mende- res onun bir metre gerısındcydı Baş- bakan kimsenin elini sıkmadı. Bir çok resmi sıfat sahibi Cumhurbaşka- nının elini Ööpüp başına koyuyordu. Protokole dahil zevat arasında İstan- bul Belediyesinin, D.P. ocak başkam olan genç ve yakışıklı başimamı da vardı. Denizcilik Bankası önünde D P. teşkilâtı mensupları, ellerinde fla- maları küçük gruplar halinde yer al- mışlardı. Onlar "Yaşa", rol", "Aslan" diye bağırdılar. Gemlik muhribinin iskelesinde Cumhurbaşkanı bahri merasimle kar. filandı. Menderes ve bakanlar dayarı Gemliğin. içine kadar yolcu ettiler- Ethem Menderes ve Zorlu esas ka- filedeydiler. Tevfik İleri, kimse yer vermediğindi ilerleyemedi ve kafile- den ayrıldı. Bayar ve Menderes ku- caklaşarak vedalaştılar. Hemen son- ra Başbakan ve bakanları muhripten ayrıldılar. Bu sırada Cumhurbaşkanlı- ği forsu direğe çekildi. Muhribe hususi surette yerleştirilmiş bir bando İstik- lâl Marşım çaldı. Sultanhisar ve Mu- avenet muhripleri açıktan 21 pare kuru sıkı top attılar Bayar ve beraberindeki "mümtaz heyet" Gemlik rıhtımdan ayrılıncaya kadar güvertede beklediler. Menderes ve Bakanlar da, karşıda karadaydı- lar. Aralarında beş metrle metre ol- duğu halde Cumhurbaşkanı ve Başba- kan göz göze gelmediler, gülümsetme- diler, konuşmadılar. Menderes, derin- liklerine dalarak denizi seyredıyordu Bayar ise rıhtımdakileri tetkik ediyor . du. Bu karşılıklı vaziyet on dakika kadar sürdü. Cumhurbaşkanı Üzeyir Avundukla meşguldü. Başbakan ve Bakanları, Gemlik Topkapı Sarayı önüne gelinceye kadar rıhtımda kal- dı. Böylece geçen yirmi beş dakika- dan sonra Adnan Menderes yanına Ethem Menderesle Fatin Rüştü Zor- luyu alıp, Teytfik İleriyi bırakarak -00 073 numaralı siyah Cadillac'a bin- di, Park Otele gitti. Günün sürprizi, bavulları geldiği halde Zorlunun Gemliğe binmemesi oldu. Daha doğrusu, Zorlu gemide kalacak sanılırken dışarı çıktı. Ba- vullar da tekrar Hiltona taşındı. Ka- rar son dakikada değişmişti. Dışiş- leri Bakanı Salı günü uçakla gide- cekti. Doğrusu istenilirse Bayarın — ve mümtaz heyetin niçin uçakla değil de, bir filoyla Libyaya gıttıgını an- lamak kolay değildi. Bu, dün dar masraf demekti. Üstelik Gemlik küçük bir muhripti ve Giritten sonra fena halde sallanması kuvvetle muh- temeldi. Bayara dört muhripten baş- ki iki de denizaltı refakat edecekti. Bu haftanın ortasında — Akdenizden gelen haberler, filonun manevra yap- makta olduğunu ve bu manevraları bizzat Cumhurbaşkanının bir denizci kasketi ve kapı giymiş Olarak takip ettiğini bildiriyordu. Politika tarafı Bayarın seyahati oldukça — kritik bir ana tesadüf ediyordu. Mısır- Suriye birleşmesi karşısında Libya- nın noktai nazarı Öğrenilecekti. Me- likin böyle bir Cumhuriyete katılmak istemeyeceği sanılıyordu. Ama "Na- sır aşkı"nın Libyada da bazı kalp- leri yakmakta olduğu — muhakkaktı. Üstelik memleketin Mısırla hem hu- dut olması meseleye hususi bir ehem. miyet veriyordu Libya bir zamanlar bizim Zafer'in iddiaları hilafına Bağdat Paktına değil girmek, sempati dahi beslemi- yordu. Politikasını da Arap Birliği çerçevesi dahilinde yürütüyordu. Bu bakımdan seyahatin, bir protokol zi- yareti mahiyetini aşacağını sanmak doğru değildi. Adalet Gülemeyenler Bu haftanın başında — Salı günü, vaktin öğleye yaklaştığı — saatte Yozgat Cezaevinin 2 numaralı koğu- YAZISIZ şunda bomba gibi bir haber patla- dı: Sorgu Hakimi Enis Toka; altı sanık hakkında resen tahliye kara- rı vermişti. Altı sanık tahliye edile- cekti. Obuzbir mevcudu bulunan ko- ğuş heyecanla çalkalandı, Önce hiç kimse habere inanamamıştı. Nasıl o- lurdu? Daha bir kaç gün önce, tyem de elindeki tüberküloz raporuyla tah- liye talebinde bulunan Ziya Karada- yının talebi red edilmişti. Simdi altı kişinin birden tahliyesi mümkün müydü? Ama haber doğruydu.. nıklardan Hasan Şahin, Mehmet Gündeş, Kamil Çelenk. Beşir Köse- ler, Mehmet Soylak ve Vedat Va- rakoğlu tahliye edileceklerdi. Nite- kim öğleye kadar tahliye muamelele- ri tamamlanan altı kişi aylardan be- ri yattıkları Yozgat Cezaevinden ar- kadaşlarının sevinç göz yaşları ara- sında tahliye edildiler. Tahliye edilen tutuklulardan Kamil Çelenk, bazı işlerini tamamlamak i- çin Yozgatta kalmıştı. Diğer beş kişi ise derhal Ankaraya — müteveccihen yola çıktılar. Yozgatta bir an dahi kalmak istemiyorlardı.' Ancak hürriyetlerine kavuşmanın sermestisi içinde güle oynaşa Anka- raya gelen Gazianteplileri yeni bir sürpriz bekliyordu. Beş Antepli da- ha garajlarda otobüsten iner inmez karşılarında polisleri bulunca şaşır- dılar. Yozgattan çekilen bir telgraf sanıklardan dört tanesinin -Beşir Kö- seler hariç- derhal yakalanarak Yoz- gata iade edilmesini Emniyet Müdür-, lugune bildirmişti. Emniyet Müdür- ü de Yozgattan gelen Gaziantep- lılerı karşılamak için elinden gelen hazırlığı yapmıştı. Dört kişi derhal yakalandı ve yeniden Yozgat istika- metine sevk edildi C yargıcının resen — verdiği tahliye talebine hemen ayni saatler içinde Savcı Ağır Ceza Mahkemesin- de itiraz etmiş ve Ağır Ceza da sa- nıkların tahliye talebini ref etmişti. Fakat bu arada tahliye edılenlerden ce durum derhal Ankaraya bildiril- miş ve sanıkların iadesi istenmişti. Adliye teşkilâtı bu defa yıldırım hı- zıyla işlemişti. AKİS, 8 ŞUBAT 1958