30 Kasım 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

AKİS, 30 KASIM TÜRK-İŞ NE YAPIYOR? ürkiye İşçi Sendıkaları Konfede— kuruluşu Ti rasyonunun beri bir türlü normal ve erımli bir çalışma devresine girememesi, Türk işçi hareketinin gelecegı bakımın- dan düşündürücüdür. Konfederas- ona karşı yöneltilen — hücumlara, bunların doğruluğunu bildikleri hal- de, bugüne kadar siper olan iyi niyetli işçiler bile, artık durumdan memnun olmadıklarını açıkça be— lirtmektedirler. Genel olarak bütü işçi hareketi ile birlikte Konfederas— yonun da, işbaşındaki hükümetler tarafndan bir destek ve ardım gormedıgı, aksine bunlar- tarafından yanlış hareketlerini ve acemiliklerini daima hoş görmüşler ve karşılaştığı karşısında onlara karşı anlayışla hareket et- mişlerdir. Fakat, bu hafta içinde, İ arada — yapılmasını yönetim kurulu temsilciler meclisi toplantılarını geriye bırakması, bu teşkilâtın ha- reketsizliktten kurtulmak niyetin- de olmadığını açıkça göstermiştir. Bu yılın haziran ayı ortalarında yapılan son kongreden önceki devre- e Konfederasyon Türk-İşin Ank kararlaştırdığı Başkanının mil- letvekili seçilmiş olması dolayısile teşkilât başkânsız kalmış, fakat o nun yerine Genel Sekreter İsmail İ- nan elinden geldiği kadar Teşki- lâtı Türk İsçi hareketine faydalı bır B A o a — v v o 52 —-. o - © Z v0n c a d9 f harekette Çalışma Bakanlığım kar- şısında bulmuştur. Bu sebepledir ki, son kongrede işbaşına getirile- cek yeni Başkanın iktidar çevrele- rinin "dostu" olmasına dikkat e- dilmişti. Bu şartlar altında Konfede- rasyon başkanlığına getirilen Nuri Beşer de seçimler sırasındaki faaiıyetlerı ile İktidar çevrelerinin dostu olduğunu açıkça göstermiş- tir. Tür enel Başkanı Nuri Beşerın seçımler sırasında D.P. le- hine siyasi faaliyette ve propagan- dada bulunmasının doğru olup ol- madığını ve bunun yarattığı tepki- leri burada inceleyecek değiliz. Fa- kat eğer lktıdarın Türk- lşe karşı çıkardığı engeller 'takındığı tavrın sebebi bu teşkılatın başında- 1957 kilerin D. P. nin siyasi ınançlarını paylaşmamaları idiyse, bugün ar- tık boyle bir sebep yoktur. Işçıle- rin teşkilât ve ferd olarak siyasete katılmalarından a doğru ve fay- dalı bir hareket duşunulemez. ün- kü ekonomik mücadelenin — siyasi mücadeleden ayrı olarak Veya yal- nız başına yürütülmesi müsbet sonuçlar elde edilem kat bugünkü şartlar altında daha teşkilâtlanma ve ekonomik mucade le meselelerini halledememi ışçılerımızın mesleki teşkılatlarını siyasi tesir ve baskılardan koruma- ğa çalışmaları menfaatları icabıdır. Halbuki Türk-İş yönetim kurulu ile temsilciler meclisi toplantılarının geri bırakılmasının asıl sebebi poli- tik Olsa gerektir. Daha doğrusu Ge- nel Başkanın kendi partisinin görüş- lerine ve menfaatlerine uymak için bu toplantıları geri bıraktığı anla- şılmaktadır Hernekadar bazı tah- minlere göre toplantıların yapılabil- mesi için yer sağlanamadığı ileri surulmekte ise de, buna inanmağa imkân Çünkü — temsilciler meclisinin kalabalık olmasına rağ- en, yönetim kurulunun sayıca az- lıgı gozonunde tut lacak olursa, bu gerekse temsilciler meclisi toplantı- rının ger i bırakılması, yuk rıda belırtıld iği gıbı ancak parti düşün- celeri ile izah olunabilir. rçekten Türk-İş yönetim ku- ulu ve temsilciler meclisi toplanıp neler yapacaklardı? Bunlar evvelâ muhtemelen genel başkanın seçim- ler lirasında D. P. nin bilfiil pro- pagandasını yapmış olmasını, kon- federasyon tüzüğüne aykırılığı do- layisiyle tenkit edecekler ve sonra da ışçılerın yıllardanberı hallini is- tedikleri meselel ortaya atacak- lardı. Bunlar başta grev, kollektif mukavele, sendika hürriyeti, birlik ve federasyonların durumu, asgar ücret, sigortalar gibi bir türlü sag- lam sonuçlara bağlanmamış ko- nulardı. Diğer taraftan bu toplantı- ların yapılacağı tarihlerde kabine- nin kurulmuş olup olmayacağı da önceden kestirilemezdi. Bundan baş- ka seçimler yeni bitmiş ve E, muhalefetsız bir Meclise kavuşama- mıştı. Tabiatile. bütün bu faktörler İktidarın dilediğini rahatça yapma- sına engel oluyordu. Bu şartlar al- tında İktidarı söz verdiği halde ger- çekleştiremediği birtakım istekler- le karşı karşıya bırakmak, mevcut hoşnutsuzluklara ve şikâyetlere ye- Adil AŞÇIOĞLU ıdlerının eklenmesı demekti. Hem nin meclis grubunda belki de tam bir fikir beraberliği temin edileme- mişti. Görülüyor, ki, bu şartlar al- tında Turkıye lşçı Sendıkaları Fe- derasyonunun yön kurulu ve hele temsılcıler meclısını toplaması, iktidarda bulunan D.P. için başarı- sızlıklarından bir kısmının yeniden ortaya atılması demek olacaktı altında sözü geçen toplantıların yapılmasına müsaade etmesi bel- ki de partisine karşı iyi hareket sayılamazdı. İşte Türk - İş top- lantılarının geri bı rakılmasına po- liti beplerin ami olduğu ve İşçi teşekküllerinin politikadan u- zak kalmaları gerektiği, bu nok- talar göz önünde tutularak ileti sürülmüştür. — Yoksa ken- di ekonomik mucadelelerının ger- çekleşmesi ve yürütülm için yasetten pekâlâ faydalanmalıdırlar Fakat olaylar bunun aksini göster- miş, bir. rço ok işçi ve bilhassa işçi li- derleri siyasi inançları ıçın ışçılerın ekonomik davalarını ve mücadelele- rini ikinci plâna atmışlardır. Türk işçisinin içinde bulunduğu ekonomik ve sosya ğü gözönünde tutulaca menfaatlerinin en yetkili bekçı- si ve arayıcısı olması gereken Türk- işin bu yolda kaybettiği her gunun Turk ışçı lıareketıne ne askıda kalan meseleleri bir sonuca bağlaması gerektiği umumi bir ka- naati ve arzuyu teşkil ediyordu. Fa- kat Türk-iş İdarecilerinin ko n sonra kendi içişlerine bır çekı meleri, durumu incele- ihtiyaçlar çileceği ümit edilirken bu hareketin yönünü ve sınırlarını tesbit edecek olan yönetim kurulu ile temsilciler meclisinin toplanması geri bırakıl- mıştır. İşçilerin bütün memleketlerin e- konomik ve sosyal hayatındaki mevkiini gözönünde tutarak, Türk işçisinin de memleketimizin ekono- mik ve sosyal hayatındaki mevkiini alabilmesi ve bu maksatla bırlıgını tamamlıyabilmesi için Türk - İşin derhal harekete geçmesi gerekmek- tedir.