AKİS'in Yazı Müsabakası Demokratik Rejim içinde Yaşamağa Azimli Milletler Ne Şekilde Hareket Etmelidirler ? Hürriyet, fertlerin maddi ve ma- nevi sahalarda — iradelerini en geniş imkânlarla kullanabılmelerı manevi yetlerin tekâmüllerini , durdurabile- cek ve hatta geriletebilecek kadar tehlikeli olduğu görülür. anl fertlerin ve cemiyet- lerin kulturel ve ah rinin gelişm rinin olgunlaşmasını ve dolayısile müsbet düşünce duygulardan doğan iradelerini, insanlığın tekâ- mül kanunlarına uygun en müsbet düşünce ve, duygulardan doğan ira- delerini, insanlığın tekâmül kanun- larına uygun en müsbet bir hürri- yet havası teinde kullanabilmeleri- ni temin etmiştir. Heri ve medenı seviyeye ulaş- mış cemiyetlerde demokrasi fikri ışte boyle musbet bir hürriyet re- aşama isteğindeni doğmuştur. Bu bakımdan M k- ratik rejim, maddi ve man te- kâmül — sahasında, lıiirriyetlerini ancak, en geniş ve en müsbet bir şekilde kullanabilmeğe hak kazan- mış milletlerin Trejimi — sayılab Milletler demokratık rejime, milli kültürel ve ahlâkt — şahsiyetlerinin olgunluğu nisbetinde yaklaşabilir ve geçebilirler. Milli varlıklarında, şah - siyetlerini olgunlaşmış güren bütün milletlerin, bünyesinde insanlığın te- kâmül kananlarına uygun, müsbet bir hurrıyetı ıhtıva eden demokratik bi rejime kavuşmaları, en tabit haklarıdır. Milletler bu tabıı hakla- rını yalnız, iki şekilde elde edebi- lirler: Kanlı veya kansız bir ihti- lâlle. Kansız ihtilâl, milli, iradenin tecellisi için, millf iradeden doğan ve sessizce yapılan, manevi bir nü- mayiştir. Kanlı ihtilâl, manevi ih- tilâlin bir devamı olup. milletin i- radesini anlıyamayan, yahut anla- mak istemiyen hükümetlere karşı yapılan pasif mukavemetin, suku- tu h linde millet iradesinin aktif mukavem geç alidir iki hal de mılletlerde kendılıgınden doğan bir reaksiyon halinde baş- XIX gösterir. Ve mıllı ıradeyı tecelli et- tirmeğe hizm Hukumetler, mılletlerının ma- nevi bir olgunluğa eriştiklerini gör- dükleri gün, demokratik bir idare- ye geçmek zorundadırlar Yoksa, emi mağa azmetmiş mılletler mıllı ira- delerinden doğan sessiz, pasif bir mukavemetle, istenilen demokratik rejime geçmeğe, hükümetlerini ade- ta zorlarlar. Netice alınamazsa, zorlayış, hükümetlerinden gorecegı muhalefet nisbeti dahilinde artar. Bir an gelir ki milletin bu pasif mu- kavemeti, aktif mukavemete de ge- çebilir. Totaliter hükümetlerin ida- resi altında bulunan milletlerde gö- rülebilen bu — haller, — umumiyetle millet iradesinin kesin — tecellisiyle nihayet bulur. Totaliter hiikümetle- rin durumlarını baz bir müddet daha devam ettırebıldıklerı gorulur- se de, bu hiç bir zaman baki sayıla- maz. Totaliter baskı, ve tethiş neti- cesinde milli iradenin mağlüp gö- rünmesi, o milletin hakiki hürriye- tini ebediyen terketmesi demek de- lında olmuş bir ter hükümetlerin ıdarel rinden ko- pup, ayrılmağa namzettirler. Ve bu da ergeç bir gün mukadderdir. Uzun istihale devrine muhtaç milletlerde, demokratik rejimin ka- bulünden sonra, demokrasi bir çok tehlikelerle karşı karşıya bulunur. Bu tehlikeler hükümetlerin ve hal- kın menfi, antidemokratik hareket- lerinden doğar. Demokraside hükü- metler iktidara, milletin milli ira- desile geldiği için, iş başına geç- mek istiyen partilerin milletten aza mi rey temin etmeleri lâzımdır. Bu bakımdan partiler — tarafından rey imkânları araştırılır. PPartiler bu reyleri, entellektuel bıı'eı' kabılıyete sahip, sam man- lardan muteşekkıl bır kadro ile milletin karşısına çıkarak, yaptığı ve yapacağı işlerin hesabını ver- mekle, dürüstçe temin —etmelidir. Yani ilk önce idealist bir parti o0- Adnan UYSAL larak halkın karşısına çıkmak, re- yi sonra toplamak 1lâzımdır. le partilerin — iktidarlarının sağlam esaslara dayanacağı ve de- mokratik tekâmül yolunda muvaf- fak olacağı, akla daha yakın gelir. edebileceği meziyeti İstihale devrinde, bedbinleşmemesi, bilâki ve aydın bir ruha sahıp bulunma- sı gerekir. Bedbinlik, hükümetleri antidemokratik kanunlar çıkarma- ğa sevkeden bir haleti ruhiyedir. Demokrasinin güçlüklerine muka- vemet edemeyen hükümetler, psi- kolojik yönden mağlüp ve her a- dımlarile totaliter bir idareye yak- laşmış olurlar. Muhtelif sebep ve hukumetlerın amik balıanelerle, Bu hak, milletin elinden asla, hiç bir attâ tık' re_ıım içinde etlerin, m ister ki, milli iradenin Tanrı insanları kanlı bir ihtilâlden saklasın. Ve hükümetler de, kusur- milletinde doğan anlıyabılmek sa- i gosterebıl sin, doğru yolu seçsin mek oluyor ki, demokratik is- tihale devrinde, hükümetlerin ve halkın bir çok kusurlarile karşımı- za çıkması mümkündür. Bu bakım- dan demokrasiye a metmış milletlerin, ıstıhale devrını tutarak muhafaza etmeleri, kaçınıl- maz bir vazife olarak gözükmek- Müsbet hürriyete sahip ola- bilmenin temeli de zaten, budur. AKİS, 9 KASIM 1957