14 Eylül 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 3
Haftalık Aktüalite Mecmuası Yıl: 4, Cilt XI, Sayı: 175 at: 3 Daire: K. 2 — Ankara 18992 ( Yazı İşleri) 1522 (İdare) Fiatı 60 Kuruş Müessisi Metin TOKER AKİS Neşriyat Ltd. Şirketi adına İmtiyaz sahibi ve yazı işlerini Jiilen idare eden Mesul Müdür: Tarık HALULU mi Neşriyat Müdürü Hamdı AVCIOĞLU knik — Sekreter Ilhamı SOYSAL Karikatür: Ffotoğraf: Hüseyin EZER Osman ÖZCAN ASSOCIATED PRESS TÜRK HABERLER AJANSI Klişe: . Desen Klişe ATELYESİ Muessese Müdürü: Mübin TOKER Abone Şartları 3 aylık (12 nüsha) : Glira 6 aylık (25 nüsha) : 12 lira 1 senelik (52 nüsha) : 24 lira İlân — Şartları: 3 renkli arka kapak (Tam sayfa): 350 Lira Kapak içi 300 lira, metin sayfaları Santimi 4 lira. Dizildiği ve Basıldığı yer: Rüzgarlı Matbaa — ANKA Tel : 15221 Basıldığı tarih: 12.0.1957 Kapak resmimiz: Dr. Adenauer Kozu: Alman ordusu Kendi Aramızda Seçimler hakkında er yıl olduğu gibi bu yıl da İzmir- de muazzam bir 9 Eylül geçidi ol- du. Protokolda bir yenilik —müşahede ettik: D. P. C. H.P. C. M. P.. Hür. medi Köylü Partisinden sonra canavar düdükleriyle ıtfaıye İzmirliler b dıktan çıkanın üzerine su sıkmak ve- ya sünger çekmek kabil olacak mı? Sahir Dağ - İzmir Genel Merkezi tarafından A- yor ve bunların nerede olduklarını bi- lenlerin insaniyet namına haber veril- mesi isteniyor. İnsaniyet namına olduğu için ben Merkezine müracaat etsinler aradıkları- nı orada bulacaklardır Hasan Bayraktar - Elâzığ Basın hakkında eçenlerde AKİS'te de bahsedildi- ği gibi; muhalefeti destekleyen neşriyatından ötürü, Cumhuriyet Gaze. tesinin resmi ilânları kesilecek ve kâ- ğıt tahsisi azaltılacakmış. Bu suretle Ü bertaraf et- lenleri herkes bilmektedir. yet'e böyle bir muamelenin tatbik edi- lebilme ihtimalini düşünmek için, insa- nın melekâtı akliyesinden zoru olması Turkıyede zai beşer n var ki, güneşin balçıkla sıvanamıyacagı da bir ata sözüdür. Celâl Menekli - İstanbul Politikacılar hakkında ayın Milletvekili Himmet Ölç nin 174 sayılı nüshanızdaki tekzıp yazısını okudum. Hakikatin aydınlan- masına yarayacak. Bu arada "Demok- rat İktidarın., ancak milli arzuya uygun bir şekilde takibetmekte olduğu ikti- sadi politika sayesindedir ki İktisadi istiklââ dâvamızı başarmak ve tamam- lamak mümkün" olacağından ve sal. reden bahis fikir ve görüşlerini oku- yunca politikanın her şeyden evvel de- rin bilgilere, tecrübelere dayanan çok ince ve ileriyi gören bir meslek olup bu sahada yetersiz malzeme ile at oy- natmaya yeltenenlerin kaş — yapayım' derken daha çok göz çıkarmak tehli- kelerini hesaplayarak ölçüyü kaçır- mamaya dikkatli olmaları lâzım gel- diği kanaatine bir kere daha vardım. D. Ergin * Cihangir K emal Hadımlı "Elbette ki Zey- tinburnulular hukumetın bu 1lüt- mek İstanbul'un' vilâyet işlerini -ve- kâletin de olsa- tedvirle görevlendi- tuf telâkki seçimi kahramanlarından olan Hadim- imin Konya Valiliği sırasında — milli bayramlarda parti propagandalarından farksız Öyle sözlerini dinledik ki bu- nu garipsemek değil hafifsedik bile... Yüksel Güneri - Konya ir Kongrelerinde D. P. linin biri Anayasamızın ikinci maddesinin değiştirilmesini ileri sürmüş... Fikir- dir, hürmet gerek... Eğer zengin ol - tabından maddenin sını ve şu maddeyi de iyice bellemesi- ni tavsiye edeceğim. "Anayasa Madde 3. Türkiye Devle- ti Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçı, Devletçi, Lâik ve Devrimcidir. Devlet dili Türkçedir. Başkent Ankaradır. ' Sedat Altan - İstanbul Radyo hakkında erinde tenkitler yapan yegâne müessesenin AKİS olduğuna e- minim. Fakat son aylarda "dikkatiniz çekildiği halde" bir türlü şu rad- yoyu ikaz etmiyorsunuz.. Bir bakıyoruz, Ankara Radyosu Çarşambayı Perşembe ilân ediyor. A- Uçan kuşlar şarap olsa diyor. Bu millet Bayan Ediboğlu — kadar zevksiz ve dikkatsiz değildir, — garkı ancak meyhanelerde, geç saatlerden sonra bu kadar rezil edilebilir. Mez- kür şarkının beste ve güftecisinin böyle bir şiir yazıp besteliyeceklerini tahmin etmiyorum. Bu kadarına pesl!.. A. Mehmet Kancoğlu - Ermenek Mecmua hakkında ylardan beridir bekler — dururuz AKİS'in fotoğrafları güzel cak diye... Bazan — bakıyo resim altı, mânası esprisi yerli yerin- de ama gel gör ki bir karaltıdan baş- ka bir şey yok.. Bilirim, şimdi, efen- dim şu yok, bu yok, ne yapalım eli- mizdeki imkânlar bunlar... Hayır de- ğil, bu mecmuanın ilk zamanlarını da biliriz.. Ama ilk zamanın resimleri daha iyi çıkardı. Halbuki bu gelişme nazariyesine bile aykırı. Siz ne dersi- niz?,. İbrahim Can - Ankara
