e Handikaplı Koşu Doğan AVCIOĞLU . P. iktidarı 1954 seçimlerinden beri yeni seçimleri hazırlamakla meşguldür. Seçim kanununda yapılan tadilât, basın, toplantı ka- nunları v. s. bunun en götürmez delilleridir. Erken seçimler ve işbirli- ğini önlemek için alınan son tedbirler bu faaliyetin devamından ibarettir. Muhalefetin önüne dikilen yasaklardan sonra, seçmenlerin gönlünü avlayıcı tedbirler gelmektedir. Şuraya su, buraya fabrika vâdetmek artık olağan işlerden sayılmaktadır. Gönül avlayıcı tedbirlere son zamanlarda bir hayli hız verilmiştir. Meşhur imar, buğday fiyatlarına, devlet sektörü isçileri ücretlerine zam, 51,5 milyonluk ithalât, köy- lere yenı krediler, borçları tecil, arsa tevzii, v.s. Ve ondan sonra se- çimlere gidilecektir. D P. kü hey]anına binen süvari her şeyi hazırlamıştır. Kendisi çimen sahada düz bir koşu yaparken, ağır handikaplı muhalefet manialı yarış yapacaktır. Ve bu koşunun adı "serbest seçim yarışımdır. nunla da bitmemektedir. P. nin orijinal Genel Sekrete- rinin aylardan beri "taraf tutan idare adamları cezalandırılacaktır veya "parayı alın, günah değildir, fakat reyinizi bize verin" — dem için, korktuğu bir şey olsa gerektir; "Bütün imkânları kullanma" em- rini alan motorize D. P. kar şısında cipsiz muhalefet boy ölçüşecek ve böylece milli irade tezahür edecektir Bu şartlar altında güreş tutmam dıyen pehlivana korktu demek hiç kimsenin aklına gelmiyecektir. Hiç bir Avrupalı parti bu durumda se- çimlere girmeye yanaşmıyacaktır. Bütün müşküllere rağmen, muhale- fet partilerimiz, Şirin uğruna dağlar yaran Ferhad misali, seçime gir- meye hazır görünmektedirler Muhalefete kalan tek yol eçimler için muhalefete tek bir yol kalıyordu: dâvasının halli arasında en ufa Birleşmek. — Rejim ön plâna geçmişti ve bu hususta muhalefet partileri k bir görüş farkı yoktu. Birleşmeyi reddetmeyi hiç kim- se anlıyamıyacaktı. Eski İktidar Partisinden nefretleriyle şöhret yapmış bölgelerde bile, muhalefet partileri arasında bir yakınlaşma havası doğ- muştu. Parti menfaatlerinden Ötesini gormıyen koyu particiler dahi yumuşamaya başlamıştı İşbirliği güneşi muhalefet partileri arasındaki buzları eritivermişti... Merkeze aday tanıma yetkisini şimdiye — kadar kıskançça reddeden P. Kurultayı, bu sefer bu teklifi, hem de bütün adaylar için, itirazsız kabullenıverdı Hür Kongresinde, D. P. nin usta siyasileri ne oyun hazırlarsa hazırlasınlar daha farklı bir görülmiyecektir. Bir iki ay evvel "ben işbirliğine taraftarım, fakat teşkilâta lâf anlatamam" dıyen liderler sanki ayni adamlar değildi. Aylardanberi köylü, şehirli, partili partisiz bir çok vatandaşın iş- birliği arzusuna liderler boyun eğmekten başka iş yapmıyorlardı. Belki işbirliğine karşı dik davranan bölgeler vardır. Fakat psikolojik hava yaratılmıştır. Manasını anladıkça, alt ka- demeler işbirliğine taraftar olmaktadır. Muhalefet cephesi ekipleri, bu yoldaki son maniaları ortadan kaldıracaklardır. G eriye iktidarın koyduğu yeni manialar kalmaktadır. maddeleri işbirliğini önliyebilir mi? Hukukçular bu suale hayır ce- vabını vermektedirler oyunun mukabil bir oyunu vardır. Muha- lefete rey vermeyi düşünen seçmenlerin, tek bir partiye de ait olsa mu- halefet cephesini temsil eden bir listeye rey vermesi esasen nasıl önle- nebilir ki? Kanunun tatbikatı karakuşi olmadıkça alman tedbirler, D. P. İktidarının milli iradenin izharına ne kadar az hürmet ettiğini göster- mekten başka bir işe yaramıyacaktır. Bundan başka muhalefet cep- hesinin tek bir parti etrafında toplanması her zam mümkündür. İşbir- liğinin gerçekleşmesi sadece ve sadece muhalefet partilerinin göstereceği feragat ve iradeye bağlıdır. Son günlerdeki hava feragate müsaittir. Ge- riye sıkı bir seçim çalışması kalmaktadır Kâğıttan manialar En ağır kanun Hava ümitli... Y akın zamanlara kadar bir çok vatandaşa hakim olan D. P. devrilmez kanaati silinmek üzeredir. Psikolojik hava değişmektedir. Bedbin- liğin yerini ümit almaktadır. Her tarafta bir kımıldama hissedilmek- tedir Muhalefet kazanabilir havası, düne kadar ebediyetlerinden emin bir çok D. P. e bile sirayet etmiştir. İşbirliğine karşı alınan ani ve beklenmedık tedbırl bu korkunun ifadesidir. Şartlar seçime girmemeyi düşündürecek kadar ağırdır. Buna rağ- men feragat ve çalışma sayesinde muhalefet bu ağır handikapta yarışı kazanmayı ümit edebilir. M. Bölükbaşı kızı Gönül'le Hürriyet hasreti.,. nikte doğum yapmış olan Mediha Bö- lukbaşıya hitaben Osman Bölükbaşı- nın ağzından naklen bir arkadaşı tarafından soylenıyordu Medıha Bö- olan rılmıştı. lükbaşıların üçüncü çocuğ Hürriyet dünyaya gelmışı zaten bugünlerde beklendiğinden An- kara Merkez ve Ceza evinde mevkuf olarak yatmakta olan C. M. P. Ge- nel Başkanı Kırşehir Milletvekili Osman Bolukb aşı haberı duyduğunda hiç şaşırmamıştı. Bir gün Once gece telefonla Avukatı Niyazi Ağır- naslı kendisine bir kızı dünyaya gel- l1 koğuştaki bütün arkadaşlarına çay ısmarlamıştı Kendisine b aber vermiş olan arkadaşına da yukarıda yazdığımız sözleri mesini rica etmişti. karısma naklet- Seçimlerin pek yaklaştığı şu gün- lerde Bölükbaşının avukatları mü- vekkillerinin hiç değilse kefaletle tahliyesi yolunda Ankara Sorgu Ha- kimliğine bir müracaatta bulunuyor- lardı. Ama Ankara Sorgu Hakimliği bu talebe reddetmiş, avukatlar da bu- nun üÜzerine red kararına bir üst mahkemede itiraz etmişlerdi. Bu a- rada geni ayni avukatlar Ankara Sorgu Hakimlerinden Necdet Çorba. cıoğlu hakkında da bir tazminat dâ- vası açıyorlardı. Dâva — dilekçesinde Çorbacıoğlunun, Bölükbaşı hakkında- ki tahkikat sırasında kanun ve usul dışına çıktıgı iddia edilmekte ve bu- nunla muhtelif misaller — veril- kemelerinden bi- du.  a Mahke rinde bakılacagı söyleniyor! AKİS, 14 EYLÜL 1957