edilemezdi. Çünkü böyle memleketle- rin gereken ölçüde yatırım yapabil- meleri Şarttır. Kalkınmanm tek yolıı aşağı yukarı budur. Yatırı Tuf demektir. Tasarruf ıstıhmkın zıddıdır Sermaye birikimini, yatırımı sağla- TMmaeak icin tedbir du;UnUrken ilk akla 8 rtan istih. için, yenıden yaurıma yöneltmek ge- rekir. İktisatçılara cevap 950'de İktidara gelen D.P. nin zi- ral mahsul fiatlarını yüksek tuta- bilmek icin uğraşırken ne büyük zor- luklarla karşılaştığını açıklayan Men- deres muhalefete mensup iktisatçıla- rın tenkitlerini cevaplandırmağa geç- "Bun!arı hatırlatmaktan makvadım bubat fiatlarını arttırmaktaki hede- - fimiz ve maksadımız gene aynı görüş K, ve aynı bolitikamn tatbikine devam et- B mekten ibaretti. Bunu yaparken, Üç yıllık kurağı da göz önünde tutmuş- tuk. Maksadımız, Üç yıl Üüst üste ku- raklık sıkıntı ve ıistıraplarına maruz kalan çiftçimizi inşaallah elde edece- ği bol mahsulü daha yüksek fiatla sa- tarak feraha kavuşturmaktı.. Neden- se bazı politikacılar ve particiler bu kararımızdan memnun olmadılar Hattâ hiddetlendiler. Bunların bir kısmı 40 kuruş çoktur, bu yükselme millt takatımızın Üstündedir. Hayat pahallığı doğuracaktır, diyor. Ne ga- riptir ki diğer bir kısmı ise, muhak- kak çiftçimizi yapılacak zamdan memnun olmamak lâzım geldiği ka- nartına saplamak ve onu bu yoldan harekete geçirmek için, 40 kuruş az- dır buğday serbest piyasada 50 ilâ 60 kuruşa satılmaktadır diye feryat ediyor.. 40 kuruşu cok bulanlar enf- ibi lasyon deflas gi dolambaçlı Jâflar etmekte 40 kuruşu az bulanlar ise ç ur olur, e- mektedirler. Şimdi bu ayrı ayrı istika- metlerden gelen tezatlı tenkitlerin ü- zerinde bir an duralım: 40 kuruşu az bulanların ve serbest piyasada buğ- day 50-60 kuruşa satılıyor bahanesini ileri sürenlerin dediklerine mi uy- » mak, yoksa fiatların yükseltilmesi pahalılık yaratacaktır, enflasyona yol açacaktır vaveylâsına sapanların id- dıalarına mı uymak lâzımdır. Geliniz hükümet olunuz da bu birbirini tut- , mayan tenkitleri telıf etmek için ted- a bir bulunuz. Buna imkân var mıdır?” İ Menderes muhalifleri yere vuraca- ile ileri siüirdüğü tedbirlere hukümet sacaba niçin kulak tıkamıştı? Sonra İS, 1 HAZİRAN 19597 — ş Â ” FY -- İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Kapaktaki sanayici Türki_veye ayak bastığı günden gittiği güne kadar gazete sütun- larını en çok meşgul eden insan hiç şüphe yok ki Alman Sanayi Krallarından Alfreid Krupp von gerek sanayi ve gerek iktisat mu- hitlerimizde büyük bir alâka ile karşılandı. Hatta o kadar ki resimi havası içlnde umleketlınlıde a- gırlandı. Esenboğa — hava alanına indiğinden bir iki gün sonra Alfre- id Krupp Ankaradaki bütün siyasi şahıslarla tanışmış. hatta Devlet Başkanı tarafından bile yemeğe a- Alfreid SUSİ uçağı tile gelmişti ve uzun un- vanlarından çok, bir vasfı ile hütün gözleri üzerinde topladı. Alfreid Krupp Avrupanın en mühim sana- ylellerinden biriydi. Ama Karabük- eki temel atma töreninden sonra Krupp'u memleketimizi dolaşan bir türist olarak gördük. — Alfreid Krupp — memleketimizde — kaldığı günler uırfınrla nı-relera gitmedi, ö ller sa- dakatle Alfrold Krumıu takip et- tiler. o da hemen hemen bütil nadoluyu karış karış dolaştı. Van gölündeki vapur işletmeciliğinden, Antalya civarındaki turizm tesisle- adar her şeyi yerinde gördü, her blrıne ayrı alâka gi ntanyanın bu 1 numaralı Sana- yi kralının t.ışıdığı uzun adın son tarafları asaletini ifadeden başka bir <«<eye yaramaz. ama baş tarafta- ki Krupp soyadı. hbütün dünya- ca maruftur ve tekrarlandığı yer- de akla İster istemez harhi ve harp sanaylini — getirir. Bu bakımdan Krupp ailesi Almanyada zenginlik- leri ve çalışkanlıkları bakımından gıpta İle anılırsa da. gerek Birinci gerek İkinci Dünya Harplerinde kayhedilmiş milyonlarca Alman gencinin ailesi tarafından pek şük- ranla vyâd edilmezler. Krupp firma- sının kuruluş tarihi. yüz sene ka- dar önceye rastlar. Friedrich Krupp Alfreid Krupp von Bohlen und Holbach iflâsa yakın bir halde öldüğü za- man 14 yaşındaki oğlu Alfreid tarafından bilinen gcelik dökme sır- rından başka bir şey bırakınamıştı. Tahii bir de isim.. Babasının ölü- ra İse Alfrel Krupp damgasını taşıyan lokama- tifler raylar dünyanın dört bir ta- rafında ün salmıştı. Ama işte 1870 Fransız-Prusva harbinde, etrafa ö- lüm saçan silâhlar gene bu marka- yı taşıyordu. Alfreid Krupp'u oğlu Güstav Krüupp takip ettl. Krupp fabrikaları ilk dünya savaşının en tesirli silâhlarını vapan fabrikalar olmustu. Almanya yenilip Versay muahedesi gereğince silâh vapm tan men edildiği vakit Krupp'ar - yeniden çelik sanayiline hız verdi- lfer. Fakat Almanyada Hitlerin ik- tidara geçmesi bir. defa daha Krupp fabrikaları imalâtının cinsi üzerinde rol oynadı; silâh sanayii yeniden ön plâna geçti. 1948'de Al- manya bir defa daha yenildiğinde Nürnberg mahkemesini boylayan Alman harp suçluları arasında bu defa Krupp ailesi efradı da yer alı- yordu. Amerikalı hâkimler (Hımtav Krupp yerine onun oğlu Alfreid Krupp'u bulmuşlardı. Yapılan mah- keme sonunda Alfreid Krupp yıl hapse mahküm edildi. Biütttin emvaline de el konuldu. Ancak a- radan üç yıl geçtikten sonra görll- di ki Alfreid Krupp'a verlilen bu ceza biraz ağırdır ve bu arada bir tur, 1943 yılına kadar Krupp fir- masında bütün otoriteyi elinde tu- odur'! Bu arada dünya politika- sı da bir hayli veche değiştirdiğin- den Amerikan Yüksek Komiserinin aldığı bir karar üzerine üç vyıllık bir hapisten sonra Alfreld Krupp serhest bırakıldı ve malları da ken- disine iade edildi. O gün bu gün. Fesen'deki Kruvp fabrikalarının bacaları eskisinden daha büyük hir çalışma şevki içinde tütüp duru- yor. Bir zamanların silâh imalâAtçı- sı Krupp ise bu günlerde bütlüin me- salsini geri kalmış Asya memle- ketlerinde çelik sanayli kurmak Ve yeni yatırımlara gjrişmek yo- lunda harcıyor. huğday mevzuunda muhalefete men- sup iktisatçıların sözferinde pek öyle tezad yoktu. 40 kuruşun az olduğunu iddia edenler haklıydılar. Çünkü bu fiat ile genel fiat seviyesi arasındaki nisbet 1950 yılında buğday fiatları ile genel fiat seviyesi arasındaki nisbet- ten farklıydı. Hattâ daha 19538 sı lJlarında buğday —müstahsilleri düşük bularak şikâyet ediyorlar, yat pahalılığına ayak uydura için buğday fiatlarının 40 - 45 d3 GLİ ! * »& IJ.) . »d