gıldı Yeşil Adânın 100 bin Türk sa- i, a olmanın teessürü i- çındeydıler 100 bin Türkün mertçe Öfkesi, 'bir zafer günü yaşayan Rum- ların taşkınlıklarıyla tezad teşkil e diyorı mları zafer nagrala— TI atıyorlardı Gençe sokaklara dö- külmüştü. Kilise çanları durmamaca sina çalıyordu. Yükselen öfkeyi çok Öören ve hisseden Volkan teşkıla— tı bir tebliğ neşrederek, Ada Türkle- rine sükünet tavsiye etti. Kahraman Kıbrıslı Türkleri, Rumların taşkın- lıklarından belki daha çok - Kıbrıs Radyosunun Rumları memnun etmek girişmeleri öfkelendiriyor— imdiden Ingılız dostluğundan bahsedılıyordu Volkanın tebliği şu acı o ka- doğru hükümle nıhayetle nıyor— du: "İngilterenin daimi düşmanları ve daimi dostları yoktur. Sadece dai- mi menfaati arı vardır" 100 bin Türkün gıttıkçe artan Öf- kesi İngiliz makamları gözünden kaçmıyor ve epeyce k yaratıyor- du. Bu sebeble mareşal Hardıng alel- acele Londradan Le e döndü ve ayağının tozu ile Kıbrıs Turktur par- tisinin Merkezine gıderek Dr. Fasıl Küçük'ü makamında ziyaret etti. İn- giliz Genel Valisi Turklerın endişele- rini yatıştırmağa çalışıyor ve bir ta- raftan da Adadaki emniyet tedbirle- rini arttırıyordu. İngiltereye karsı ıtımatları kökün- Tü den sarsılan 100 ürkün gözü, pek tabii An Öönmüş Başbakan Menderese bir telgraf çe- ? temsilcisi Dr. Fazıl Küçük "İngilterenin Makari osla yeniden müzakereye gırışmesmı önlemek i çı kumetın teşel geçmesini" istiyor Enosis'in sözcüsü Makarios, Kıbrısın mukadde ratı ba sinde söz sahibi olmamalıydı t Cumhuriyet hükümetinin Kıb- rıslı Turklere cevabı temsilcisi Dr. Faz Kaymak'ı Ankaraya davet etmek ol- bas Bu haftanın başında, — Lefkoşeden havalanan bir uçak önce Adana, son- ra da Esenboğa Hava Alanına kondu. Şalı gecesi gelen bu uçağından Önce tıknaz v kışlı bir a- dam yanında karısı olduğu halde ye- re ayak bastı ve etrafı gazeteciler ta- rafından sarıldı. vetlilerinden Dr. raz sonra gazetecilerin Dr. lisi Faiz aymaktı iki tem- silcinin de üyük bir şaşkınlık ve züntü içinde bulundukları her halle- rinden anlaşılıyordu. Hava alanında gazetecilere söyledikleri ilk cümleler- den de anlaşıldı ki, 100 bin Türkü temsil eden bu iki davetli bütün ü- AKİS, 6 NİSAN 1957 mitlerini Türk Hükümetinin takip e- deceği sıyasete bağlamışlardı. Yalnız ne var ki, üçük'ün Yeşil Ada- nın mukadderatı bahsindeki görüş a- çıklığı, hâlâ Taksim fikrini müdafaa etmesinden anlaşılıyordu, — ihtimal Kıbrıs ürktür partisinin başkam, İngilizlerden yediği darbenin şaşkın- lığı içinde, Turkıyeye yaptıgı geçen seyahatta ogre dıgı 'manzume"yi söylüyordu. Halbuki kendısının An- karaya çağrılmasındaki maksat, ih- timal yeni bir "mâ e“nin ezber letilmesiydi. Bu "manzume"nin esas- ları ne olacaktı? Bunu anlamak için herşeyden evvel İngilterenin süratle degışen Kıbrıs polıtıkasının esasları- na bir mak lâz İngilterenin plânı ngiltere, Kıbrıs meselesinin ortaya atıldığı günden beri, muhtelif ve- sılelerle anlaşma arzusunda bulundu- unu açıklamıştı. Fakat bu teşebbüs- n hepsi, şu veya bu maksatla u- - “tecrübe balonları" ndan Ingiltere her defasında ciddi a yanaşmamıştı kat bu sefer Ingılterenın işi son dere- ce cıddıye aldığı muhakkaktır. Ma- os'un Majestelerinin memleketin- den müstehzi bir şekilde bahsedişini, İngiltere görmemezlikten geliyordu. Muhafazakâr — Partinin — belkemiği Lord Salisbury'nin istifaya kadar va- ran sert muhalefeti bile, ingiliz hükü- metini kararından irememişti. MacMillan'ın ve arkadaşlarının kana- rın Türkiyede uyandıracağı memnu- niyetsizliğin, Lord Salisbury'de uya- nandan daha az olmıyacağını bilme- mesi de ımkansızdı eza MacMil- lan'ın Türkiyen İngilterenin Orta Doğuda takip ettıgı siyasetin temel direği olduğun muhakkaktı. ibaretti. ildiği de Buna rağmen, İngiltere YURTTA OLUP BİTENLER meşhur papazı — serbest bırakmıştı Yakında da -resmen ne söylerse söy- lesin, ne teminat verirse versin - yasi papazı muhatap olarak karşısı- na alacak ve müzakerelere girişecek- ti. İngiltereyi böyle çok tehlikeli bir yola surukleyen sebebler acaba neler- illan'â karşı kazan kaldıran 60 kadar Mu- hafazakâr mılletvekılı veciz bir şekil- veriyor ar udada birkaç güdümlü mermi hediyesi ve Bağdat Paktı askeri komitesine ka- ma vaadi karşısında İngiliz men- faatlarını feda etmişti" Hakıkaten resmı teblıglerin iyim- ser ve yuvarlak lâflarının gerisinde yatanı okumasını bilenler, İngiltere- nin Bermuda ve bundan eri- kan müstakil bir siyaset takip et- mekten vazgeçtiğini biliyorlardı. Ge- rek askeri gerek iktisadi bakımdan İngiltere, Amerıkanm kanaatlarının altına sığınıyordu. n dolarlarına son muhtaçtı. İngiltere himayeye ye talip oluyordu İyilik sever Sam mcanın, bir zamanlar dört bucaga hükmeden Majestelerinin memleketi kayıtsız şartsız himayesi altına al cağım düşünmek çocukluktu., bris meselesınde başından beri lngıltereyı tutmuyordu. Müstem- lekecilik düşm Amerika için Kıb- rıs, İngiliz müstemlekeciliğinin bir tezahuruydu Amerikanın Yunan te- -ine ne denece mütemayil olduğu e- sasen biliniyordu. Rumların Ameri- kada kurdukları propaganda teşkila- tı, Amerikan halkının müstemleke- YAZISIZ