6 Nisan 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

YURTTA OLUP BİTENLER tefsırlerın, ne de resmi sebebin tat- minkâr olmadığı aşikârdı. Genel Sek- reter yardımc sı ile arkadaşı Kars milletvekili Mehmet Hazerin istifa- larıııın asıl sebebı Ankara teşkılatın- liydi. 6uzlugun sebebı ise luydu. Geçen yaz Ulus Sınemasında yapılan kongrede seçimle iş başına getirilen İl İdare Kurulunun çalışma- larından teşkilât içinde memnu ol- mayanlar vardı. Bu gayrı lar, Ankara İl Kongresine katılan de- tüzükle tâyin edılen bulunduğunu ne sürüyorlardı. Üye kayıt defteı'lerınııı incelenmesi, şıkayetçılerın haklı ol- duğunu gösteriyordu. Bu durum kar- şısında tüzük, kongrenın yenıden top- lanmasını amirdi v İdar seçımının de iptali nun üzerine Genel reket eden Turgut Göle, Genel reter Kasım Gülekin de muvafakati- ni alarak Ankara İl İdare Kuruluna işten el çektirmişti. Bu hareket, An- kara İl İdare Kurulu üyelerinin ak- n uru: yi teşkilât içinde adam kayırmakla itham ediyorlardı. Durumun Genel Sekreter yardımcısı için son derece üzüntü verici olduğu muhakkaktı., An lğu kara — teşkilatı huzi Parti Meclisine aksetti rmıştı. Parti Meclisi, tüzüğün ihlâl edilmiş ld gu kanaatı dı. Yeniden gidilmesi lâzım gelecekti. Koııgre ya- pılıncaya kadar islerin bir müteşeb- bis heyet tarafından yurutulmesı ka- rarlaştırıldı. Parti İdare K lendirmesini tavsiye etti. Bunun üze- rine Cahit angil, beşi eski idare kurulundan olmak üzere 10 kişilik müteşebbis heyeti kurdu. Müteşebbis heyet çalışmasının ağırlık merkezını, 1 kongresinin bir an önce kurulması no tasında teksif ediyor" ı:l Kongre bu ay içinde toplanacak- Fakat müteşebbis heyetin kurul- ması da huzursuzluğu gidermeğe kâ- Agır ithamlara ta- edemiyeceklerini bildirdiler ve endi- şelerinin yersiz olduğunu izah ederek istifanın geri alınmasını temin etti- urgut Göle ile Ankara teş- Kongresinde paylaşılacaktı. İmar Con Ahmedin makinası u haftanın başında — Emrullah Nutku (Hür. P, Trabzon) nun 10 Dideler Ruşen ! Zafer mu;deyı verdi: Demok- rasinin ikliminin zemini ku- ulmak üzereymiş! 1946'dan 11, 1950 deki İktidar değişikliğiy- le neticelenen serbest seçimler- den 7 sene sonra Demokrasi de- ıkhmı de değil de, ikliminin ğil, zem Gulersınız Peşin parayı gör- dünüz ya, gulun bakalım. sözlü sorusunu Başbakan adına ce- vaplandıran Devlet kam —Cemil engü, Meclis kürsüsüne çıkıp Imar ha lesıne medh eler okumaya baş- ladığı sırada, Istanbulda Tekel Genel Müdürlüğü memurları da taşınmakla meşgulduler Hakikaten imar hamle- sinin plansızlığına Kabataştaki Te- kel binası güzel bir misaldi. Bu bi- nanın önce yarısı yıkılmış ve geriye kalan diğer yarısının restore edilme- sine girişilmişti. Ama az bir müddet inanın tamamının yıkılması kararlaştırıldı. Ama Tekel Genel Mü- dürlüğü binası plansızlığın tek misali değildi ve plansızlığı müşahede etmek için kalkıp ta Kabataşa kadar gitme- ye lüzum yoktu. Yeniden tadil ve tef- riş edilen, şu sırada telefonları dahi takılan bir odası Başbakana tah- sis olunan İstanbul Vilâyetinin önün- deki bir duvar tam dört defa yıktırı- lıp yeniden yaptırılmıştı lığı görmek için pencerenin kenarına kadar gelmek ve son derece zarif per- deyi biraz aralamak kâfiydi. sasen cevaplandırma işi v Cemil Bengüye bırakılan Trabzon milletve- kilinin sualinde, üzerinde durulan bir mesele de hükümetin imar mevzuun- a bir programa sahip bulunup bu- lunmadığı idi. Diğer mesele ızrar e- dilen vatandaşların maddi kayıpları - nın hangi kaynaklardan karşılandı- ğıydı. İstanbul Vilâyetinin dört defa yık- tırılan duvarından haberdar olmadıgı anlaşılan Devlet Bakanı "Programsız adım atılmadığını" umumi tasvip, müzaheretle karşılandığını" Meclis kürsüsünden kemali cesaretle ifade etti. Mali kay- naklar meselesine gelince, finansman mevzuunun sırrı "Kristaf Kolombun yumurtası hikâyesinde olduğu gibi... 1 ile Kristof Kolombun yumurtası arasındaki mü- nâsebet, Bütçe müzakereleri sırasın- da bizzat Başbakan tarafından tesis olunmuştu. Bu öyle bir Kristof Ko- lomb yumurtası idi ki, sırrım biz anlıyamıyorduk. Her halde hükümet medin devridaim makinası gi- bi, kendi kendini finanse eden bir i- mar mekanizması keşfetmişti. Ama bu mekanizma kanunlara ve tea- müllere ne dereceye kadar uygundu T Bunu da başkaları düşünmeliydi. İşte büyük şehirler "görülmemiş" bir sürat ve şekille imar ediliyordu ya.. Değirmenin suyu nereden gelirse i. Caddeler genişliyor, kos- ir gün sonra yerinde yeller esiyordu. Kira toplamak i mülklerine gidenler kiracıyı değil, mülklerim bile yerinde bulamıyorlar— dı. Kolombun yumurtası masa üze- rinde dik duruyordu ama, dibinde bü- yükçe bir kırık olduğu kimsenin gö- zünden kaçmıyordu. Plânlı imardan göz önünde bir örnek İstanbul Vilâyetinin dört defa yıktırılıp yaptırılan duvarı AKİS, 6NİSAN 1957