İKTİSADI VE MALİ SAHADA linde tefsir edilebilir. Bundan başka bu vergiden vazgeçildiği - takdirde, behemahal — karşılanması — gereken masraflar, daha fazla nknot bas- mak suretiyle karşılanacaktır. Bank- not basma itiyadının ne neticeler ver- diği herkesçe bilinmektedir. siz, yeni "Hazine hissesi"nin bazı it- hal mallarının fıatlarını arttırması t diğer taraftan piyasaya enıden tarını azaltarak enflasyonıst tesirleri ir ereceye adar önliyecektir. Hayat pahalılıgından hakikaten şikâ- yet edenlerin, başlıca dikkatli bulu- nacakları nokta, vergilerin tenkidin- den ziyade, kafi derecede vergi alma yoluna gidilmemesi olmalıdır. Şeker Ucuz hayat, pahalı politika Geçen haftanın sonunda, günü B.M.M. e Fethi Çelıkba— n bir sual takrırını cevaplandıran lşletmeler Ba k Ve söylenti"leri kati suretle yalanla- dı. Bu arada Muhalefet milletvekille- rini son derece keyıflen iren şu cüm- leyi de söyledi : "Hayat pahalıdır di- yorlar, değildir. Ben değildir derim". t e€ işçi, memur ve esnafın iki yakalarını bır ara— ya getirmek için nelere katlandığın- dan da haberdar olmadıgı anlaşılıyor— du. Meselâ Ankar ğında kuyruklar teşkil ettikleri unu— tulsa bile,- bir kilo pırıncın 185, tınyagının 475 teze soğanın 200 ıs— panağın 175 kuruşa satıldığım bılme— mek olamazdı. İşçinin ve memurun bir ayda eline gecen paranın mikdarı da bir sır değildi. rum karşısın- da işçi, memur ve kü ük esnafın i- çinde bulunduğu sıkıntılardan, sanki hiç mevcut değilmiş gibi söz açmak ve hayat pahalılığı yotur demek pek zordu. Belki de halk, hadıselerı gör- mek ve degerlendırmekt şüyordu; hâdiselerin hakıkı cephesi- ne vakıf olmak için ihtimal Samed Ağaoğlunun bulundugu mevkie çık- mak gerekiyordu. Fakat meselenin vatandaşın bulunduğu yerden görü- Bakanının ifade ettiği manzaranın biç, ama hiç bi benzerliği yoktu. Son günlerde diğer gıda maddelerine nazaran ucuza te- -in edilen şekere de mühim bir ma- ette zam yapılmıştı. Bazan hayat pahalılıgı yo oktur diyen, baz soyleye (Millit Korun dil âtı ) hükümetin pahalılığı teşvik e- dici istikametteki tutumu- seker fiat- larma yaptığı zam- cıdden vatandaşın retini mucip O karşısında Muhalefet partılerının şe- er meselesini getirmeleri bir borç oluyordu. İşte Hür. P. Burdur milletvekili 20 Prof Fethi Çelikbaş "Ucuzluk — hangi dağın ardında?" Fethi Çelikbaşın Başbakana tevcih ettiği sözlü sorunun mânası buydu. i Çelikbaş, Başbakandan şeker istihlâk resmi tahsilatının mikdan şimdiye kadar ne mikdar şeker 1hraç edildiğini ve bundan dolayı uğranan ziyanın neye baliğ olduğunu, neden dolayı şeker ıhracına lüzum görüldü- ğünü, şekere yapılan son zammın se- bebini, bu zammın iktisadiyatmazda- ki in'ikâsının tesbıt edilip edilmedi- ğini, yapılan zamların müstahsile ne surette 1ntıkal edeceğini ve şeker fabrikaları civarında — hayvancılığın Samed Ağaoğlu "Pahalılık yoktur" İKTİSADİ İ ktısadı Devlet Teşekkülleri — de- z devlet elindeki sınat ve ticari ışletmelerın hususi teşebbüse sermaye- devri meselesi bu günlerde tar- tışma konusu olmaktadır. Böyle bir eselenin karar ve tatbikat olarak br gün ansızın önümüze gelmesın den ise, önceden tahlil ve tenkit ko- nusu olması müreccah ve hayırlı- dır. Bu yolda zuhur etmiş olan fir- sattan faydalanmak istiyoruz. İktisadi Devlet Teşekkülleri Türk ekonomisinin muazzam bir potansi- yelini temsıl etmektedir. Y. PT. i büyük ulaştırma teşeb— buslerınden ömürü işlet- meleri demır ve çelik sanayii gıbı temel 'endüstr iden, kimya ğit letmeleridir; Devletin doğruya madenci, sanayici, bankacı gıbı sıfatlarla iktisadi teşebbüslere mesinin Örneklerini vermektedir. tı demokrasileri ailesi içinde, ti- zerine direkt iktisadi fonksiyon al- mış devlet Iıpı olarak Türkiye tek misal değilse de, kendi ç en belirgin ve en dikkate ci Dünya Harbinin sefalet ve husu- metlerini tasfiye isteği amil olmuş- memlekette, demir m ömürü, elektrik ve havagazı devletleştırılmış bunlar- dan başka devlet bir kısım deniz yollarını "Air France"ı, hatta -İkin- ci Dünya arbinin yarattığı bazı huzursuzlukları tasfiye nıyetıyle ol- sa gerek- meşhur "Renault" otomo- bil fabrıkalarını bizzat silsilesinden kurtarılan bir memleketin en kısa zamanda iktisaden de kurtarılması için devlet mükemmel bir realizmle iktisadi hayatın içine girmiştir. Ço geri kalmış bir mleket olarak içimizde aşağılık du yguları d dı. İktisadi Devlet Teşekkullerı bu duyguyu yenmek, memlekete ikti- sadi cıhazlanmasında ilk — hareket mak, hususi teşebbü- atılabılecegı at- hususlarında müstesna bir hizmet ifa etmiştir. Artık, devletim direkt iktisadi fonk- sıyonu iktisadi ve sosyal strüktürü- mü: derınlıgıne girmiş bulunuyor. Gerı dönmek için ne sebeb ne de yirminci asrın ortasında, imkân vardır. u müesseselerin sevk ve idaresi, murakabesı gıttıkçe mudil bir hal almakta Bu münasebetin, zaman zaman mumasıl demokratik memle- AKİS, 23 ŞUBAT 1957