DÜNYADA OLUP BİTENLER mek korkularından ileri gelmektedir. Fikrimizce Cez ayir meselesini hâl etmek için ilk ö Cezayirde sami- mi bıı' mıllıyetçılıgın varlıgına inan- ak dır. dendir ki, Fran Cezayır meselesmdekı tutumu ile bılhassa Orta Doğu'da prestijinden çok şey kaybetmekte, hatta aleyh- arlar kazanmaktadır Demirperde Devletleri Temize çıkarılanlar 21 şubatta Komünist partisinin xx. kongresinde Stalinin eski bendele- rinden Mikoyan söz almış ve bir sa- manlar methiyesini yaptığı bu eski üstadı hakkında herkesi hayretten hayrete sürükleyen, isnatlarda bulun- muştu. Yoldaş Mikoyanın söyledikle- ri, doğrusu, herkese küçük dilini yut- turacak cinstendi, Stalinin eski o- bir nevi vası yaratmışlar, kollektifleştirmede muvaffak olamamışlardı. Mikoyanı parti içinde durumları daha kuvvet- li olanlar takip etti. Resmi organ Pravda, Krutçef veya — Bulganin'in Stalin aleyhinde söylediklerini ikti- bas ediyor yahut da, eski liderin yem bir hatasını açığa vuruyordu. Krutçef Stalini ıç sıyasette oldu- ğu kadar dış siyase de Marx Leninin prensıplerınden itham ediyordu. Komün! peygamberinin gayesi Rusya devletı değil bir dünya — enternasyonali idi. Rusya ise bu enternasyonala ulaş- ayrılmakla iki mak için ancak bir vasıta olabilirdi. Halbuki Stalin İkinci Cihan savaşın- Mareşal Tito Stalin'e kafa tutmuştu dan evvel ve sonra tutumunu, her fi- kir ve ideolojinin — üstünde tuttuğu, kızıl emperyalist Rus Çarlığının men faatlerine göre ayarlamıştı. Bu yüz- den 1949 yılında daha enternasyona- list olan Titoyu Kominformdan at- mış ve peyk devletlerde bir temizliğe meye başladı. — Kurbanları arasında Bella-Kun da vardı. Bella-Kun Leninin yanında yetiş- miş bir ihtilalci idi. Birinci Dünya harbini hemen takip eden günlerde Macaristanda idareyi eline geçirmiş ve memleketi Marxist-Leninist bir görüş açısından idareye başlamıştı. Parayı ortadan kaldırarak tam bir kollektivizme gitmek istemişti. temini kabul ettırebılmek komiinistleşmiş Avrupa devletinin kın bir gelecekte kurulabileceğine ınandıgı ıçın yapıyordu. Ama bu ta- k medi, idaresi devrildi ve Bella Kun selametı Rusyaya kaçmak ta buldu. Bella-Kun Rusyaya sığın- dıktan sonra Lenin'in sağ kolu oldu. Stalin başa geçtikten sonra, Maca- ristanın bu kovulmuş sözde kahra- manını Leninci olduğu için öldürttü. =' İkinci Cihan savaşını takip eden günlerde yeni kurulan peyk devlet- ler Rusyanın liderliği altında Komin- formu kurmuşlardı. Stalin ise Ko- minformu kızıl ve emperyalıst Rus çarlığının menfaatlerim yürütmek i çin kullanıyordu. Buna bılhassa Tıto itiraz edıyoı' u. Tito ve doktrincisi Kardelj, Lenin gibi bir komünist dün ya devleti istiyor ve Kominformun mesaisini bu yolda harcamasını arzu edıyorlardı Leninden ıkları nokta bunun silahsız başarılıbılecegı idi; dunyadakı sosyalıst partileri ile teşriki mesai rlamentoları pek ala içten feth etmek mümkün- dür diyorlardı. Böyle fikirlerden hoş lanmayan Stalin ilk fırsatta Yugos- lavyayı min atmaya baktı ve bu emeline 1949 a erişti. Tito bertaraf edildikten sonra sıra peyk memleketlerde Tito gibi düşünenlere geldi. Bunların arasında Macaristan dış işleri bakam Rajk da vardı. Stalinin ölümünden ve Malenkof— un devrilmesinden sonra başa geçen ve Kollektivist olduklarını iddia eden yem liderler, verdikleri nutuklardan anlaşılacağı gibi, eski arxii ninist politikaya dönmek istiyorlar. ünya devleti fikrini gerçek- leştirmek için seçtikleri — yol, bızce, Lenininkinden ziyade Tito ve Kar- delj'in tavsiye ettikleri yola daha ya- kın gibi görünmektedir. Netekim ik- tıdarı ele geçirir geçirmez devamlı t kalkışmışlar, sulh aarruzuna dunya sosyalist partılerının işbirliğin- dem vurmuşlar ve beynelmilel havayı yumuşatmaya çalışmışlardır. Ancak bu yolda atılan en Önemli Edouard Kardelj "Arkadan vur!." adım, Stalin tarafından bu fikre bağ- hlıkları yüzünden İyeye ugrayan peyk devletler ıdarecılerının nın iade edilmesi olmuştur. Bu arada eski ihtilalcilerinin tipik örneği Bela- Kun da lutfa ugramış ve olumunden aşağı yukarı yirmi sene sonra, tekrar bir kahraman olarak ılan edılmıştır Bundan başka ito ile barışmanın yolu da aranmıştır. Bu yolun 1954 yılında Sovyet idarecileri tarafından yapılan Belgrad — ziyareti sırasında bulunduğu anlaşılıyor. Fakat bu yo- lun halihazırda peyklerde başta bu- lunan ve Stalinci olarak tanınan ida- recilerin temizlenmesinden geçtiğin- de de şüphe yoktu. O idareciler ki Titocu olduğu etmeye çalışmışlar ve her fırsatta Yugoslav Cumhurbaşkanına çatmışlardı. Bu- nu yapmak ise daima karşısındakile- re sürprizler saklayan Sovyet totalı- bakanı Rakosi 1949 yılında Titocu- dur diye idam ettirdiği Rajk'ın iti- barını ıade etmış ve Rajk taraftarı- ır diye hapse atılan bazı kımselerın de affedildiğini ılan etmişti uruma göre Sovyet dış poli- tikasına verilmeye çalışılan yeni veç- he eskısınden daha tehlikeli gibi gö- i Cihan Savaşın- n kızıl emperyalist Rus çarlığının şınırlarını azami ola- rak genişletmiş ve bundan sonraki gayretlerini, menfaatlerine uygun 0- lan statükonun korunması için sar- fetmişti. Halbuki bugun idareyi elle- rinde tutan — kollektivist — liderler rx ve Lenin'in kitaplarında bahse- dilen komünist dünya devletini ger- çekleştirmek — için çalışıyora benzi- yorlar. Bunun için seçtikleri metod da Tito'nun tavsıye ettiği aldatıcı bir güler yüzlülüktür. AKİS, 14 NİSAN 1956