E Ankara Fen Fakültesi Atomsuz atomcular evi Atom Komisyon nihayet kuruluyor Geçen haftanın başında Ankarada verilen bir kararla, memleketimi- zi atom çağına goturecek uzun yolun üzerinde büyük bir adım attık. Yo- lun uzunluğu düşünülünce belki o kadar büyük gözükmiyecektir ama aslında bu önemli bir adımdır. Çün- kü bundan sonra geri dönmek veya duraklamak mümkün olmıyacak, fa- kat ilerleyiş hızımız tabit olarak ar- Geçen hafta Dışişleri Ba- kanlığı NA O Dairesinin teşebbü- süyle Ankarada toplanan bir müte- hassıslar heyeti memleketimizde bir Af . Bu hususta hazır- lan anun taslağım bazı de- gışıklıklerle kabul etti. Şimdi bu ta- sarıyı Hükümet Maeclise sevkedecek ve tasarı kanunlaştıgı takdirde ko- misyon kurulacaktı Tasarlanan Atom Enerjisi Komis- yonunun Türkiyede atom enerjisi sa- hasındaki çalışmaları teşvik, koordi- ne ve murakabe edeceği, ayrıca da bu sahada bol sayıda mütehassıs e- leman yetiştireceği haber veriliyor. Henüz yolun başında olduğumuz i- çın ılk safhada komisyonun başlıca işinin, atom enerjisinin muhtelif tat- bıkatıyle ilgili ilim ve teknik dalla- rında ihtisas sahibi elemanlar yetiş- adamımızın Amerikada reaktör tek- niği üzerinde ihtisas yaptıklarım bi- liyoruz. Bu sene daha altı elemanın aynı maksatla gene Amerikaya gön- derileceğini Prof. Köprülü bütçe ko- nuşmaları esnasında açıkladı. Böyle- ce ancak bir başlangıç yapmış olduk. Bunun arkasını getirmek, bilhassa AKİS, 10 MART 1956 arasından geniş üniversite gençleri enerjisi sahasına bir kütleyi atom tıra gelenler de vardır. Meselâ, atom sanayiinin ham maddelerini teşkil e- den muhtelif madenlerin (uranyum. toryum, berilyum, zirkonyum gibi) yurdumuzda aranmasını teşvik et- mek, atom ve hidrojen bombaların- dan korunma hususunda Bakanlıgının ilgili daireleriyle 1şbır— ere ve Am lanmak uzer ithal ettiğimiz radyo-izotopların kul- lanış şekillerini kontrol etmek, baş- ka devletlerin atom enerjisi teşkilât- lariyle temas kurmak, iktisadiyatı- mız için atom enerjisinin pratik de- ğerini devamlı olarak incelemek ve atom enerjisinin yurdumuzda su e- nerjisinden daha ucuza mal olacağı tarihten itibaren en az gecikme ile atom enerjisi istihsaline geçebilmemi- zi sağlıyacak programlar yapmak, bu arada sayılabilir. Kurulacak teşkilât Ankaradaki toplantıya başta vunma ve İşletmeler Bakanlıkları olmak üzere muhtelif bakanlıklar ve teşekkullerden ve — üniversitelerden mütehassıs heyetler iştirak etmişler- di; İstanbul Üniversitesi heyetinden fizik profesörü F. Yeniçay İstanbula dönüşünde, gazetecilere tasarlanan komisyonun teşkilâtı hakkında bir miktar bilgi vermişti. Bu açıklama- ya göre Atom Enerjisi Komisyonu, Başbakanlığa bağlı olacaktır. Komis- yona yardımcı olmak üzere mütehas- sıslardan ibaret bir istişare kurulu seçilecektir. Verilen kararların tat- bik mevkiine konmasını da bir Ge- nel Sekreterlik Bürosu sağlıyacaktır. Şimdilik komisyonun hükmi şahsiye- ti olan bir teşekkül haline getirilmesi düşünülmemiştir. Gelişmelere göre i- leride böyle bir ihtiyaç ortaya çıka- bilir. Teşkilâtın açıklanan ana hat- ları başka devletlerdeki atom enerji teşkilatlariyle — büyük bir benzerlık gösteriyor. Bu, meselenin ciddi ola- rak ele alındığını gösteren ümit ve- rici bir işarettir. İlim adamları iş başına! Atom Enerjisi Komisyonunun ku- rulması ilim adamlarımıza hem büyük bir fırsat verecek, hem de bü- yük bir sorumluluk yükliyecektir. Komisyona veya istişare kuruluna girecek üniversite mensupları, şim- diye kadar ne işe yaradığı pek anla- şılmamış - olan bilgilerinin hükümet nazarında birdenbire büyük bir önem kazandığını görecekler, diğer taraf- tan gene hiç alışık olmadıkları şe- kilde kendilerini, memleket kaderiy— le ilgili önemli kararlar vermek rumunda bulacaklardır. İlmin fıldışı kulelerinden çıkıp derhal tatbikatın çekişmeli, gürültülü dünyasına karış- mak her halde zahmetsiz olmıyacak - tır. Ama başka çare yoktur. ülkelerdeki ilim adamları i İkinci Cihan Harbinden sonra bu sı- kıntılı intikal safhasını başarı ile ge- çirmişlerdir. Bizde de aynı başarıları - tabii bir nisbet 1çınde - kazanma- maları için sebep yoktu Komisyon kurulurken, burada i- lim adamlarının hakim bir durum al- mamalarına dikkat edileceği tahmin edilebilir. Bunu da tabii görmek ge- rekir. Bizim gibi henüz sağlam bir ilim geleneğinin kurulmamış olduğu memleketlerde iktidar sahipleri, bıl— gilerine — güvenemedikleri, yeter ol- gunluğa daha erişememiş farzettikle- ri ilim adamlarının eline geniş yet- kiler vermekte tereddüt edecekler- dir. Atom Enerjisi Komisyonunun ku- rulmasında bu kadar gecikmemizin, Avrupada en sona kalmamızın sebe- bi şüphesiz bu kaygıdan başka bir şey değildir. Yalnız şu var ki, dün- yada atom enerjisi meselesini orta- ya çıkaranlar başta fizikçiler olmak Üzere ilim adamlarıdır ve biz bugün atom enerjisi sahasına bir ucundan girmek zorunda bulunuyorsak, bu iş- te ancak kendi ilim adamlarımız fi- zikçilerimiz, kimyacılarımız, mate- matikçilerimiz, biyologlarımız, mü- hendislerimiz, v.s.) bize rehberlik e- debilirler. Nıtekım bir seneden beri iştirak ettikleri bütün milletlerarası toplantılarda karşılarına başka dev- letlerin atom enerjisi komisyonları tarafından hazırlanmış programlar ve meseleler çıkarıldığını gören hari- ciyecilerimiz, sonunda bizim de boyl bir teşkilâta ıhtıyacımız oldug yonda ilim adamları her halde çoğun- lukta olmıyacaklardır. Ama bu bir şeyi değiştirmez: Komisyonun basa- Yi göstermesi en önce içindeki ilim adamlarının bilgi ve gayretine bağlı olacaktır. Yapılanların şerefi de, ya- pılmıyanların günahı da eninde so- nunda bu ilim mensuplarının omuz- larına — yüklenecektir. 29