MUSİKİ 1. Allegretto; 2. Leggiero e con Spi- rito; 3. Adagio; 4. Moderamente Ani- mato. Verdiği yabancı isme rağmen Ce- mal Reşit, milli motiflere istinad et- miş ve hakikaten başarılı bir eser meydana getirmişti. — Birinci kısım, viyolonselde verilen uzun nefesli, yu- muşak bir temle açılıyor, güzel renk- ler ve tatlı tezatlar içinde akıp gidi- yordu. Solo partide virtüozca cümle- lere daha ziyade ikinci kısımda yer verilmişti. Zarif bir nükte ile nihaye- te eren bu parça, bilhassa olgun sanat anlayışı ile meydana getırılen zengin orkestrasyonu bakım dikkati çekti. ournier, eseri kudretli tekniğine ilâveten olağanüstü bir anlayışla ic- ra etti. Orkestra - işe mutaddan çok daha iyi hazırlanmıştı. Konser nihayete erdiğinde beste- kar, solistten — daha da fazla alkış- landı. Salonun her yanından "bravo Cemal Reşıt"' sesleri duyuluyordu. Hakiki bir sanat degerı taşıyan eser bu tezahürata lâyıkt Hâsılı, Cemal Reşıtın uzun tecrü belerine rağmen tamamiyle ıntıbak edemediği orkestra şefliği — yerine,, hakikaten başarı gösterdiği kompo- zisyon sahasındaki faaliyetlerine devam etmesini — temenni edenlere hak vermek lâzım geliyordu. Gerek "Çağırılış", gerekse "Pieces Concer- tantes" bu mülahazaları teyid eden eserlerdi. Lâkin sonuncuyu da, bunu takip edecek olan eserleri de kendi dilimizde verilmiş isimlerle dıııleme- yi gönül isterdi. .U. Ankar a Misafir tenor A nkara Veremle Savaş Derneği, ter- tip ettiği konser için salon bul- makta cidden zorluk çekmişti. Kon- Ferhan Onat Allahın verdiği kadar 30 serin Türkocağı salonlarında verilece- ği ilân edilmişti. Fakat son gün Bü- yük Tiyatronun salonundan istifade etmek imkanı bulundu. Yer değişik- liği ilan edildi ve konser 24 Şubat günü Büyük Tiyatroda verildi. Bu konser için İtalyadan bir orkestra şefi - Arturo Basile - ile bir tenor - Carlo Zampighi - davet edilmişti. Misafir sanatkârlara Ferhan Onatın ve Cumhurbaşkanlığı Filarmoni or- kestrasının da katılmasıyle olağan üstü bir konser verilmiş oldu. Programda, orkestranın senfonik müzik olarak çaldığı Weber Obe ron, - Figaronun D Rossini - Giyyom Tel operalarının u- vertürleri ile Donizetti ve Verdinin o- peralarından aryalar ve bir de düet vardı. Misafir tenor Carlo Zampighi ha- fif - leggiero - bir tenor.. Kalitesi İ- talyanın birinci sınıf tenorlanndan biri olduğuna dair en ufak bir ema- re taşımıyor. Küçük olmasına rag- men renkli bir sesi var. Bütün söyle- diği parçalarda doğru ve yerinde sti- H ile nazarı dikkati çekmesini bildi. Bilhassa tizlerdeki "e" vokallerini zorlaması bir yana bırakılacak olur- sa, falset seslerle gerçek sesleri bir hile olmasına rağmen iyi idare edi- yordu. Donizetti'nin Aşk İksiri ve Don Pasguale operalarının aryaları misafir tenorun kendisini en fazla gösterdiği parçalar oldu. Yerli soprano F erhan Onat daha sahneye çıkar- en dinleyicilerinin sürekli alkış- larıyla karşılandı. İlk söylediği Rigo- letto'dan Caro Nome aryasının baş- larında Ferhan Onatm epey bocala- dığı görüldü. Bereket Orkestra şefi imdada yetişti ve durumu kurtardı. Diğer parçalarda da sopranomuz ya mütemadiyen tiz, ya da mütemadi- yen pes söylemekte israr etti. Umu- miyetle pes söyleyiş tizleşmeden faz- a idi. Bu da programdaki gibi mü- zik tarafı zayıf eserlerde dinleyicinin daha çok rahatsız olmasına yol açar- dı. Açtı da.. Buna rağmen, dinleyici- ler her parçanın sonunda büyük sem- pati tezahürlerinde bulundular. Mu- hakkak ki, Ferhan Onatın Allah ver- gisi bir sesi var, ama kul bu mazha- riyete lâyık olmaya çalışmamış.. Bu üzden vibratosu renksiz kalıyor, bü- tün söylediği şarkılarda da ne bir müzikal ifadeye, ne de stile rastlanı- yor. Bu stil ve ifade zaafiyeti bilhas- sa Lucia operasının düetinde, misa- fir tenorun yanında daha çok farke- dildi. Ferhan Onat, bu noksanlarının gi- derılmesmm beklendıgını unutmama- dır. Ses, müzik yapmak için bir va- sıtadır Müzik, tiz notalarda feryat etmek değildir. Hele bu feryat bir de detone olursa, Orkestra ve şefi rturo Basile' nin iyi bir idare tar- zı var. Stili, müzikalitesi olan bir şef.. Jestlerının ölçülü olmasına bil- hassa gayret sarf ettiği görülüyor. Bageti altında orkestra umumiyetle Leyla Gencer Kimonolu bayan iyi idi. Hatta her zamankinden bir hayli farklı idi. Oberon uvertürü ol- dukça parlaktı. Giyyom Tel daha da başarılı çalındı. Baştaki viyolonseller kuarteti ve flüt soloları temayüz e- dıyorlardı Cor anglais soloları maa- lesef bu iyi icrayı bozmaktaydı. Buna rağmen orkestraya ve şefine sızdı denemez. Bilâkis, orkestradan boyle kaliteli icraları nadiren dinle- memiz kabil oluyor. Bunun devamı temenni edilir. Ankara Veremle Savaş Derneği sanat sevenlere dış opera müziği ale- mi ile ufak da olsa bir temas imkânı sağladığı i ıçın elbette faydalı ve mem- nuniyet verici olmuştu Sanatkarlar Leyla Gencer'in kimonosu 2 3 Şubat akşamı, saat altıbuçuk su- larında, Kavaklıdere Posta cadde- sine, biribiri arkasına giren bir çok otomobil — Japon sefirinin evi önün de duruyordu. , Japon sefiri ekselans Kamimura ve eşi giriş kapısına açılan küçük salonda, misafirleri selâmlıyor, bü- yük bir samımıyet ve nezaketle "hoş geldiniz" dıyorlardı Bayan Kamimu- ra bol kollu, geniş kuşaklı yeşil bir kimono giyinmişti. Batan bitişikteki AKİS, 3 MART 1956