SPOR Bisikletçiler Mısır'da Suriye'yi — geçtiler Bisiklet Mısır turu Geçen hafta bir gece Kahireye ses- siz sedasız hareket eden bisiklet- çilerimiz şu sıralarda Mısır'da ya- rışmaktadırlar. Dört kişiden müteşek- kil olan takımımız . aldığımız son haberlere göre - umumi tasnıfte do- kuzuncu durumdadır. Gençlerimizin hava alanında objektife poz verirken paltosuz oluşları hiç kimsenin gözün- den kaçmamış ve uzun uzun tenkit edilmiştir. Alâkalılar henüz bu mev- zuda birşey söylememişlerdir. Bunu başka maksadlara hamledenler oldu- ğu gibi, Mısır'ın sıcak olduğunu ve 1htıyaç hıssettırmeyecegını iddia edenler de mevc On üç mil- letin 65 bısıkletçısı 1800 'Km. lik M- sır turuna Perşembe günü Luxor'dan başlamışlardır İngiliz bi- sikletiçleri, bir ihtilâf neticesinde, son dakikalarda yarışa girmekten imtina ettiler. Muhtelif etaplar üzerinde ya- pılan yarışmalarda şimdiye kadar ge- rek ferdi, gerek takım halinde yapı- lan yarışların neticesinde — Polonya» Bulgaristan ve Alman bisikletçileri en iyi durumda bulunuyorlar. Biz İse yukarda işaret ettiğimiz gibi doku- zuncu durumdayız. Fakat kat'i neti- ce ancak 26 Ocak günü belli olacak- tır. Peşimiz sıra Suriye ve Lübnan- lılar gelmektedir. Doğrusu bu netice bizim için pek fena sayılmaz. Bisik- letçilerimiz ne teşvik ne de alâka gör- mektedirler. Bir de bunun yanında yarışacak bisikletleri dahi — yoktur. Hele yol Vazıyetı" Suriye ve Lübnan malüm olduğu üzere büyük ve geniş 34 asfalt yollara sahiptir. Bizimkiler ise arnavut kaldırımında antrenman yap- mak mecburiyetindedirler. Bu bakım" dan Suriye ve Lübnan'ı geride bırak- mamızla övünebiliriz. Güreş Milli Takım Macaristan'da Uzun — boylu, gözlüklü adam bu se- fer daha ihtiyatlı konuşuyordu. Evet, Yeşilköy hava meydanında et- rafım saran gazetecilere Vehbi Emre, büyük iddialardan uzak kısa ve sa- de bir cevap verdi. Vakıa kendisinin bu mevzudaki ehliyeti şüphe götür- müyordu. Söylediği şeylerin ekseri- sinde isabet vaki oluyordu. Ama ba- zan ölçüyü kaçırdığı da gorulmuştu Meselâ Japonya seyahati buna misal olarak gösterilebilirdi. Dönüşte bunu fırsat bilenler kendisini hırpalamış- lardı. Ama pek kısa bir zaman sonra İsveçte elde edilen neticeler böyle ko- nuşanlara hak ettikleri cevabı verdi. Vehbi Emrenin ihtiyatlı konuşmasını sadece bunda aramak hatalı olurdu. Bu seferki rakiplerimiz Japonlardan her iki stilde de - serbest ve grekoro- men - çok daha kuvvetliydi. Bir müd- detten beri evvelce şehrimizde yap- tıkları ve 5-3 mağlüp oldukları kar- manın revanşını almak için ça- lıştıkları biliniyordu. Federasyon baş- kanının ihtiyatlı konuşmasını bu se- bebe bağlamak daha doğru bir hare- ket olurdu. Hafta içinde Fatih Güreş Kulübünde son seçmeler de yapıldı. Güreşçilerin tesbiti sırasında bazı ih- tilâf çıkmıştı. Federasyon başkam ile hakemler arasında uzun müddet mü- nakaşalara yol açan bu ihtilâfları ni- hayet Vehbi Emre vetosunu kullana- rak bir neticeye bağladı. Kulüpler Fenerbahçeliler Cemiyeti Kalabalık salonda sandalye üzeri- ne çıkan şişmanca, kır saçlı bir zat: "Arkadaşlar cemiyetimizin ku- ruluş maksadım geçen hafta basın mensupları ile yaptığımız bir toplan- tıda açıkladık. Bugün sizlere söyle- yecek fazla bir sözüm yok. Sadece gösterdiğiniz alâkaya teşekkür eder bundan boyle alâkanızın devamını ri- ca ederim" dedi. Hâdise geçen hafta Pazar akşamı Sıraselvilerdeki Fe- nerbahçeliler lokalinde cereyan edi- yordu. Konuşan zat, Cemiyet Başkam Nasuhi Baydardı. Nasuhi Baydar'ın Sarı-Lacivertli yuvaya kırk sekiz se- neli kendi ifadesile - hizmeti var- dı. Bır takım Fenerbahçelileri, daha doğru bir deyimle bu kulübe emek veren insanları, bir çatı altında top- lamak arzulanan tesanüdü yaratma- ya kafi idi. Zeki Rıza Sporel de orada idi. Ve objektıfe poz verirken tebessümü ih- mâl etmiyordu. Memnun olduğu söy- lenebılırdı Kavrakoğlunun — geleme- yişini başka şekilde manalandırmak hatalı olurdu. Bir hafta evvel, davet edilmemiş olmasına rağmen cemiye— ti telgraflatebriketmişti Ankarada mühim 'vazifeleri vardı. — Toplantıya son dakikada gene — Fenerbahçenin sporcu milletvekillerinden — Fürüzan Tekil de gelmişti. Demek ki, o da bu işten memnundu. Vakıa fikir beyan etmedi. Ama bir tebessüm, durumu anlatmaya kâfi geldı Saat 19 a yak— laşıyordu. Üyeler, "Hayırlı olsun"... "Uğurlu olsun" ... "Faydalı olsun". olsun, olsun... cümlelerı ile kurucula— rın ellerini sıkıp lokalden ayrıldılar. Vehbi Emre ve güreşçiler Galibiyet ! AKİS, 21 OCAK 1956