derece alaka uyandırıcıdır. Hakika- kadar zedelenmediği meselâ başının bir tarafa vurması suretiyle onlardan evvel ölmesi gay- ri mümkün değildir. O takdirde, ta- bii çocuğun anne tarafından akraba- ları bir hak iddia edecek durumda ol- mazlar. Buna mukabil, çocuk en son ölmüşse bütün miras ona kalmış sa- yılacak, böylece çocuk bu mirası kendi varislerine bırakarak ölmüş 0- lacak, milyonlardan Bayan Ceylani tarafı da istifade edecektir. İşte Ga- lip Ceylaninin varisleri buna kabul etmemektedirler ve Bayan Ceylani a ilesinin servet üzerindeki iddialarını reddetmektedirler. hkeme Fransadan raporlar is- temiştir. Fakat gelecek olan rapor- ların da müsbet bir tarafı olmasını beklemek biraz hayaldir, zira felâ- ketzedelerin ölüm sırasını ilmi şekil- de tesbit etmek hemen hemen imkân- sız haldedir. Buna mukabil Medeni Kanunumuz bu gibi ihtimalleri der- piş etmediğinden hakimi vicdaniyle başbaşa bırakmaktadır Hâkimin kararı, butu dunyada alâka çekecek bir karar olacaktır lan bir refakat katibi halinde bı- rakmaktadır. Buna mukabil fiilen hâkimlik yani adalet tevzii işinde yol çatallaşmakta ve bu iş meslek- en olmayan bir "kumandan" a ait bulıgnmaktadır. İşte "tevhidi kaza" bu bakım- dan da kazaya ugramış bulunmak- tadır. Bu hale göre görülmektedir ki orduda kumandan her şeyı a- miri olduğu gibi adaletin de âmiri- dir. Dünyada en çok sevilen bir şey var ise o da emir kabul etmeyen adalettir. Bilgisiz adalet olmadığı gıbı adalet olmayan yerde de bil- ginin kıymeti yoktur. Kaldı ki hu- kuk bilgisine sahip olmayan bir çok kumandanlarımız da adli amirlik- ten "acaba adli bir hataya düştüm mü?" diyerek vicdan huzursuzlu- ğuna düştükleri için şikâyetçidirler. Hem kumandanlarımızı bu huzur- suzluk ve külfetten, hem de as- keri adaleti şüpheden ve anayasa- mıza aykırılıktan artık kurtarma- nın zamanı çoktan gelmiş geçmiştir. Zaten anayasaya aykırı olduğu- nu sadece ucundan kenarından izah ettiğimiz askeri mahkemelerin ve askeri usul kanununun demokratik zihniyetle telifinin kabil olmadığını D.P. kurulurken, yanibundan 10 se- ne evvel görmüş, adli amirliğin de, askeri mahkemelerinde kaldırılaca- ğını programına almıştı. Devrin par- ti ileri gelenleri muhtelif konuşma- larında programlarını izah ederler- kı u hususları yana yakıla an- latmışlardı Fakat iktidara geldiler, nedense "adli amir" i unutuverdiler. Sırası gelmışken biz bir daha hatır- latalım AKİS, 21 OCAK 1956 BUNLAR HEP HAKİKATTİR 220834 numaralı telefon henüz ce- vap vermıyor Politikacılar bu nu- marayı iyi belleyiniz. Hürriyet Par- tisinden adaylık ısteyenlerınız için bir kaç gün sonra zaruri hale gele- bu numara, hâlen telefon rehberinde"Peker eceb" e aittir. Birkaç gün sonra da Hurrıyet Partısı İstanbul İl Merkezinin olacakt (Yeni Sabah) * Istanhul — Milli Eğitim Müdürlü- üne gelen bir tamımden anlaşıl- dığına göre bundan böyle Milli E- ğitim — Müdürlüğüne baglı okullara Avrupa'nın yeni modası Bir adama iki köpek devam eden kız öğrencileri ruj, al- lık, pudra kullanmayacaklar ve saç- larını da normal şekilde tarayacak- lardır. (Yeni Adana) Cumartesi günü şehrimizde yapı- lan Hv. Gücü ile Yenidoğan spor kulübü arasındaki futbol — maçında şimdiye kadar eşıne rastlanmamış bir hâdise olmuştu! açın hakemi ılk devrenin 30 ncu dakikasında düdüğü çalarak birinci devrenin bittiğini ilân etmiş, seyirci- lerin ve oyuncuların İsrarına rağmen istirahat odasına gitmiştir. Bir müddet sonra maçın ikinci devresi için sahaya gelen hakem 0- yunu hava vuruşu, ile başlatmış, 60 dakika sonra da oyunun kati olarak nihayet bulduğunu ilân etmiştir. Hadise şehrimiz spor çevrelerinde hayretle karşılanmış ve günün alay. mevzuu olmuştur. Söylenildiğine göre hakemin bu şekılde hareket etmesine sebep birin- ci devrenin 30 ncu dakikasında tuva- lete gitmek ihtiyacım duymasıdır. (Azim - İzmit) Akşehir, Karaman, Ereğli, Beyşe- bir, Cıhanbeylı kazalarından son- ra nüfusu 2 bini geçmeyen Ayrancı nahiyesi de Vilâyet olmak yolunda teşebbüse geçmiştir. Ayrancılar vilayetlik bahsinde Ka- raman ile Ereğli arasında mücade- le bulunduğundan en iyi hâl çaresi olarak her iki kazanın ortasında yer alan nahiyelerinin vilâyet haline ge- tirilmesini istemektedirler. Hattâ bu hususta Başvekile şu manzum telgra- fi çekmı lerdir. ki kaza beyninde kavga bulur nihayet Pek münasip olmaz mı Ayrancıya Vilâyet.” (Yeni Sabah) Öğrendiğimize göre ,Vicdaniye D.P. Kongresinde Sıtkı Yırcalının ko- nuşmasında kalabalığı temin maksa- diyle getirilen Üçpınar köyünden 11 D. P. li, Kongreden sonra saat 11 de 95 No. lu Belediye çöp kamyonuna bındırılerek köylerine gönderilmişler- dir. Hâdiseye şahit Olanlar çöp k yonu da olsa, Resmi bir vasıtanın par- ti işlerinde — kullanılmasından infial duymuşlar ve gazetemize kadar ge- lip durumu bildirmişlerdir. (Balıkesir Ekspres) * İsmi mahfuz bir bayan okuyucu- muzun Şşikâyetini hayli enteresan bulduk : okuyucumuz — muayene ve röntgen için verem dispanserine gitmiş. "Evvelâ, diyor, bir arada so- yunan ve öylece gözüme çarpan er- kek hastaların hali tuhafıma gıtmış— ti, sıra bana gelınce daha acaip bir şey oldu. Bana "soyun" dediler. İçerde doktor var. Amenna. Ama bir de ya- bancı bir şahıs vardı ki dayanamayıp kim olduğunu sordum: "Makine onun zimmetindedir, — ayrılamaz" dedıler Rica ederim bu olacak iş m (Ateş - Balıkesır) İzmir — Belediye Reisi Enver Dün- dar Başar, Beledıye vasıtalarında seyahat eden meccani paso sahiple- rinin bundan böyle otobüs ve troley- büslerde oturmalarım yasak etmiş- tir. Böylece, bugünden itibaren paso hâmili 6000 kişi Belediye vasıtaları boş olsa da ayakta gidip gelmeye baş- lamışlardır. (Milliyet) 13