DÜNYADA OLUP BİTENLER Dörtlerin toplandığı salon Bu kubbede baki kalan... Dörtler Konferansı Konferansa hazırlık Ümitlenen dünya 2 3 Temmuz 1955 günü Cenevre hal- kı gazetelere goz attıgı zaman, bir müddetten beri gürültüsü dev e- den, Milletler Sarayında büyük bir masa etrafında toplanan dortler in dağıldıklarını öğrendiler. O gün, Ce- nevre halkı sulhtan, mılletlerın an- laşmasından ziyade, kendi memleket- lerının kazancını tetkik ve tesbit ile meşguldü. Çünkü —Cenevre'de bir dörtler toplantısı demek, bütün dün- yanın gözünü İsviçreye toplamak de- mekti. Gene Cenevrede beynelmilel ve büyük çapta bir toplantı demek, İsviçre'ye bol miktarda misafir, ya- bancı insan ve dolayısiyle dovız gel- mesi demekti. Konferans beş gün arasız devam etmişti. İki günden son güne kadar dünya milletleri dörtlerin gene bir açmaza girecekleri endişesi ile gaze- teleri, ajanslan takip etmişlerdi: Ta- rihin seyrını degıştırecek kararlar a- hnacak m Dortlerın ıyımserlık içinde dağıl- dıkları son gün etrafa yayıldı, soğuk harp sona ermişti, başkanlar böyle söylüyorlardı ve "diğer meseleler E- kimde do Dı şışlerı Bakanı tarafın- dan müzakere edilec Bütün bunlar bir anlaşma, soğuk harbin sonu ve dünya sulhusun ger- çekleşmesi miydi? Yoksa her iki ta- raf, Batılılar ve Sovyetler yeni bir oyalama plânını tatbik etmekle mi meşguldüler? . Birle enevre konferansı pek iyimser bir hava içinde açılmıştı. Bu i- yimserliği daha Devlet © adamlarının konferansa tekaddüm eden günlerde verdikleri demeçlerden sezmek o ka- dar guç değildi. Bılhassa Mareşal Bul- ganin'in beyana kati çekmekteydı Sovyet Başbakanı Cenevreye hareketinden önce Mos- kovada yaptığı bir basın toplantısın- da, Sovyetlerin, bu konferansa, diğer büyük devletlerle milletlerarası me- seleleri müzakere etmek ve bunlara mutlaka birer hal çaresi bularak mil- letlerarası gerginliği azaltmak için gittiklerini bildirmiş ve bu toplantı sonunda elde edilecek sulhün kütü de rpten evlâ olduğunu ilâve etmeyi d utmamıştı. — Bulganin, Sovyet idarecilerinin şimdiye kadar yaptıklarının aksine beyanatında eşik Amerika ve müttefiklerine çatmıyor ve soğuk harbi - sorumunu kimseye yüklemeksizin - bir vakıa olarak kabul ettiğini belırtıyordu Bundan başka, gene Bulganine gore, Avrupada müşterek bir guvenlık SsİS- teminin kurulması da tamamen im- kânsız değildi. Başkan Eisenhowr ise, kendisini Cenevreye götürecek uçağa binme- den bir saat önce, radyo ve televiz- yon ile yayınlanan kısa bir konuşma— sında, Bulganin'e yakın bir iyimser- likle, konferansa on seneden beri bü- tün milletlerarası münasebetlere ha- kim, plan zihniyeti değiştirmek azmiy- le gıttıklerını söylemiş ve Cenevrede görüşülmesini gerekli saydığı mesele— mdan dite* - leri şöylece sıralamıştı: 1. Silahsızlanma meselesi 2. Peyk devletlerin dununu 3. İkiye ayrılmış devletler mese- lesi (Almanya, Çin Kore ve Vietnam) 4. Hür devletlerin, iç islerine vaki müdahaleler meselesi Masa başında... Cenevrede Dörtler ilk — defa olarak 18 Temmuz sabahı saat dokuzda masa başında toplandılar. Dünyayı bütün bir hafta boyunca kâh ümide, kâh bedbınlıge düşüren konuş- malar o gün başla: lk konuşmayı yapan Başkan Eısenhower 'ideolojik görüş ayrılıkl rının umumi bir anlaş- maya meni teşkil etmiyeceğini" lerken on yüdanberi bir Amerikan Devlet adamının agzından duyulma- yan bir söz ediyı Konferansta patlak veren ilk ih- tilâf — beklenildiği gibi Amerika ile Sovyet Rusya arasında değil, fakat Fransa ile batılı müttefikleri arasın- da vuku bulmuştu. Konferansın bi- rinci gününde söylediği demeçte Fran- sız Başvekili Edgar Faure'un Sovyet- lerin ötedenberi ağızlarında çiğnedik- leri ve Amerikalıların da yanaşmak istemedikleri muşterek bir Avrupa güvenlik sistemi" ne rıza göstermesi ve hatta böyle bir sistemin kurulma- sını bizzat teklif edecek kader ileri giderek kraldan ziyade kral tarafta- rı kesilmesi Amerikalıları hiddetlen- dirmişti. Zira konferanstan önce yap- Foster Dulles Ekim ayının şahı AKİS, 30 TEMMUZ 1955