Üniversite Bu banka kurulmalı ukuk Fakültesinin üçüncü sınıfından bir talebe, sorulan bir suale -belki de hayatının en zor ve acı sualine - gü- lerek cevap verdi benin içinde bulunduğu zorlukların başında, muhakkak ki pa- rasızlık gelir». iraz sonra gırışı]ecek genış ıza— kat & telif fakültelerinde okuyan binlerce ta- lebenin yaşama seviyesi aynı ölçüde de- ğildi. sef biz, giren Ialebelerımıze üniversite hayatına «standart müşahade ederiz. — Üniversitede okuyan gençlerin, derslere devam şart- larında bile geniş farklar vardır. Zaruret içindeki grupların başında, «maddi imkân» 1 çok mahdut olanlar Memleketin iç bünyesinde gelişmeler, ekonomik hayatta derin ve büyük tahavvüller — başlayınca, hemen her memlekette olduğu gibi bizde de üniversite tahsili hem hacim itibariyle şişmeğe, hem de müşkülleşmeğe başla- mıştır. Şişmeğe başlamışta, çünkü: Ele- mana ihtiyaç artmıştır. Meselâ, Teknik Üniversiteye devam — edenlerin, istiyenlerin adedi çoğalmışta. Zi şaatın her bölümünde eleman sıkıntısı . Hele, hususi şırketlerın az mik- i mezunlara resmi dairelere nis- petle daha büyük rağbet göstermesi ve onları maddeten tatmin etmesi, akını kamçılamıştır. Teknik Üniversite yanında Tıb Fa- kültesi aynı — durumdadır. Hattâ onu geçmiştir Üniversite tahsili çunku Fakultelere rağbet müşkilleşmiştir, gösterenle- asılması güç hâli ile kendini hissettirmektedir. Eskiden yatacak yeri olan ve ders yılı başı — ihtiyaçlarını - kitap v karşılıyan bır talebenın 150-200 1lira kündü. talebesi vardı. Halbuki şimdi, kapısından bırıncı için bu miktarı lüks sayanlar üniversitenin bir bir kısmı, hakikaten <<0kumak diğer iştahasızlığından» — ise, AKİS, 25 ARALIK 1954 KÜLTÜR Yüksek tahsilin yolu yalnız üniversiteden mi geçer? Son iki yıldır. memleketimizde şiddetle hissedilen darlıklardan birisi de, yüksek tahsil imkânıdır Gerçekten, İise ezunlarının sayısı arttıkça, üniversitelerimizde mevcut layamaz olmuştur. Hele muayyen ba- zı ilim ve ihtisas şubelerine olan rağ- bet öylesine fazladır ki, üniversite- lerin bu fakültelerine girebilmek bü- yük bir talih haline gelmiştir. Çünkü İstanbul Teknik Üniversitesi bütün fakültelerine müsabaka — imtihaniyle ve İstanbul Üniversitesi, Tıp, Dişhe- kimliği Eczacı ve Kimya Mühendis- liği şubelerine seçim yoklamasiyle öğrenci kabul etmektedirler. Ankara Üniversitesinin en ziyade rağbet gö- ren Siyasal Bilgiler, Tıp, Ziraat, Ve- teriner Fakülteleri de bu yola gir- mişlerdir. Türkiye'nin muhtelif lise- lerinden mezun olan gençlerin aynı standard tahsili gördüklerini, aynı derecede zekâ ve kabiliyet sahibi ol- duklarını iddia etmek kabil midir? Şu halde üniversitelerde açılan mü- sabaka imtihanlarına giren bu genç- ler için talih ve tesadüfün rolünü na- sıl inkâr edebiliriz. Binaenaleyh, lise arzu ettilileri meslek ve mezunlarına bilme imkânını sağlayabilmek lâzım- dır. Fakat nasıl? rülüyor ki, yüksek tahsilin unıversıte yolundan temini çareleri mahdut bir hale gelmiştir. Mevcut üç üniversitemiz, ellerindeki imkân- ları, son haddine kadar kullanmışlar- dır. Bu hususta hiç bir tereddüt yok- tur. Bazı bina tevsileri ve yeni ders levazımı mubayaası sayesinde belki Ş yüz öğrenci daha okutabilir- yüksek tahsil ihtiyacı- mız bu cüz'i rakamlarla nisbetlene- miyecek — sür'atle — artmaktadır. Şu halde, memleketimizde ve bütün dünyada olduğu gibi, yüksek tahsil yükü yalnız, üniversitelere bırakı]ma— yade az. o sek Okullara yenilerini ilâve etmek lâzımdır. Türkiye'de yüksek şerefli ve cidden verimli — hizmetler Mülkiye'nin — asırlık Yüksek ziraat , bu memlekette (Hal- Yüksek Mühendis okullar pek tabilir miyiz? Güzel Sanatlar Akade- misinden mezun mimarlarımız mes- Hasan Refik ERTUĞ leklerinde muvaffak olamamışlar mi- dır? Ankara Hukuk Mektebi adliyesine ve idaresine değerler bunların hepsi birer sebeple v baş— ka şekillere istihale suretiyle ortadan kalkmışlardır. Unuttuklarımı bilmediklerimi de olursak, Türk Yüksek Okullarının yüksek ilim ve ihtisas sahasındaki hizmetlerini daha kolay kavrayabili- TİZ. ürkiye'nin muhtelif bölgelerinde T yüksek okullar açmak suretiyle, memleketimizin irfan haritasında bü- yuk bir inkılâp caret Okulu, bu şehirde yeni bir ir- fan muhiti meydana getirmiştir. Ada- na'da, Bursa'da, Konya'da, Samsun'- da, Edirne'de birer veya ikişer ye- i vük ü rulacak normal üniversitelerin teme- d Hele İstanbul ve Ankara'da ye- niden birer ikişer yüksek okul açılma sı devlete büyük külfetlere ve gay- retlere mal olmayacaktır Yüksek tahsil muesseselerını is- ter üniversite iki şehire inhisar mahzurları da vardır. li ve çalışkan oldukları halde, mali imkânsızlık veya ailevi zarüretler, hattâ sıhhi' sebeplerle bulundukları şehirlerden ayrılamayan bir çok 1lise mezunları, ya aynı yerde, yahut kom- şu şehirde açılacak yüksek okullara devam edebileceklerdir. Bunların a- rasından nice değerli meslek ve ih- tisas adamları yetişecek ve yurda bü- yük hizmetler göreceklerdir. Yüksek okullarda, gece tedrisa— üniversitelere nazar, teşkıladandırılabılır bu şehirlerde yaşayan ve gündüzleri çalışmağa — mecbur olan lise mezunları da geceleri yüksek tahsile devam imkânını bulurlar. Meselenin neresinden bakılırsa Böylece, ni yüksek okulları da ortak etmek- ten ibarettir. Yüksek tahsil imkânlarını arttır- mak için çeşidi çarelere başvurmak- olan Maarif Vekâleti, şüphesiz ki bu çareyi de sözden uzak tutmamak- tadır. Teklifimizin, hiç değilse, maarif mütehassıslarının tetkikine arza de- ğer bir kıymet taşıdığı kanaatindeyiz. - B 21