kılmasın mı mevzuu üzerinde hiç mü- nakaşalara girişir miydik? Fakat atala- rımız «yanlış hesap Bağdattan geri dö- ner» demişlerdir. Elbette biz meseleleri anlamamakta ısrar etsek de onlar bize kendilerini zorla tanıtacaklardır. İsviçre Memnuniyet verici durum: İsviçrenin Avrupa İktisadi İşbirliği teş- kilâtının teşvikine pek ihtiyacı yoktur. O teşkilâtın örnek bir memleketidir. Çünkü 1952 den beri mübadelelerinin 9 91.4 ü liberasyona tabidir. Tahdide tabi tutulmuş olan saha sadece gıda ve tarım sahasıdır. Mezkür sahalarda libe- rasyon © 62 nisbetindedir.. İsviçrenin iktisadi durumu bir ke- limeyle memnun vericidir: İktisadi inkişaf gü kuvvetlenmekte, milli gelir ve istihlâk gün geçtikçe art- makta, mali piyasa gün geçtikçe geliş- mekte ve E. P. U. memleketleriyle olan mübadeleler gün — geçtikçe inkişaf et- mektedir. İste İsviçredeki refahın baş- lıca emareleri bunlardır. İsviçre bakımından kayda değer önemli tek hâdise 1954 Temmuzunda Amerika Birleşik Devletlerine ithal edi- lecek saallere 90 50 — nisbetinde fazla halinin bilümum İsviçre saat ihracatının 2/3 ü ve mecmu İsviçre ihracatının & 8 i olduğunu söylemek kâfidir. Avrupa İktisadi İşbirliği teşkilâtı da durumu id- rak etmiş oka gerek ki isviçre hakkında- ki tetkikini söyle belirtmektedir: «kor- kulur ki Amerikan karan İsviçrenin ti- caret bilançosu üzerinde kötü neticeler husule getirsin ve 1964 -1955 senesinde saat sanayi üzerinde ve dolar bölgesi ti- careti üzerinde kötü tepkileri olsun». Memleketimiz bakımından iki memlekete ait Avrupa Iktısadı Işbırlıgı Teşkılalının yaptırmış olduğu tetkikten kayda değer ehemmiyet taşı- Bunlardan birincisi de, ikin- ci e Avusturyayla ilgilidir. Avusturya milli istihsalini işin prodüktivitesini ar- tırmak suretiyle artırabilmiştir. Maalesef biz işi değerlendirmekte pek mahir de- ğiliz. Geçenlerde bakanlıklararası bir prodüktivite komitesi kurulup — sevk ve idare işi seminer çalışmalarına başla- nıldığını öğrendiğimiz vakit çok mem- nun olmuştuk. İnşallah bu başlangıç se- nesindeki çalışmalar diğer — senelerdeki daha verimli çalışmaların başlangıcı olur. Tetkikten çıkardığımız ikinci mü- him yön Avusturya'nın memle- ketleriyle mübadesinin memnuniyet ve- rici bir tarzda devam sidir. Bizim kendi bakımımızdan asıl 1slırap çektıgı— miz E. P. U. memleketlerinin dışına dogru koyma temayülümüzdür. Bu du- um şüphe yok ki bir neticedir. Fakat netıceler kendılık]erınden husule el— Aksi hâlde ekonomimize ekonomik kalkın- mamızı baltalayacak mahiyettedir. AKİS, 25 ARALIK 1954 FEN Başvekil ve Atom Komisyonu Menderesi Atom Eisenhower'in barış atomları eçen hafta Birleşik Amerika kong- G resi atom komisyonu —üyelerinden bir heyet me mleketımızı zıyaret etti. Heyette senatör J. Bric başkanlı— ğında dört kongre üyesi 1le at T- jisi komısyonu üyesi ve başkan Eısen— howı şahsi temsilcisi i Patterson bulunuyordu. geler Ankara ve İstanbul'da birer gün kaldılar. Hükümetle ve üniversitelerle temas ettiler. Eısenhow er'in barış atom- ları plânı bu suretle gerçekleşme yolun- da biraz daha ilerledi. Bu plân ilk defa bir sene önce or- taya atılmıştı. 8 Aralık 1953 de başkan Eisenhower atom — enerjisini insanlığın hizmetinde kullanmak maksadıyla mil- letlerarası bir teşkilât kurulmasını tek- lif etmişti. Teklifin arkasında ileri Ame- rikan ilim ve tekniğinin sadece tahrip maksatları için kullanılmadığını dünya- ya ispat etme arzusu seziliyordu. Ger- çekten bilhassa yeni geliştirilen hidro- jen bombalarının korkunç tahrip kudre- ti, Avrupa ve Asya milletleri arasında Amerikan teknoloıısınden insanlığın faydadan çok Zzarar göreceği hissini uyandırmıştı. Hidrojen Sılahlarımn her ne pahasına olursa olsun yasak edilme- si lehinde İngiltere ve Fransada kuvvet- li cereyanlar belirmişti. Diğer taraftan atom silâhlarının kontrolü ve atom ener- jisinden barışçı maksatlarla istifade hu- suslarında milletlerarası bir anlaşmaya varılması için Amerika ve Rusya arasın- da 1946 dan beri sürüp giden müzake- reler bir türlü netice vermemişti. Rus- lar her şeyden önce atom silâhlarının yapılmasının yasak edilmesini ve mev- cut stokların imhasını istemişler; Ame- dikkate şayan — buldular bir kontrol asak etme- rikalılar ise mılletlerarası mekanızması rulmadan ve tartışma, yasak mı» çıkmasında takılmış kalmış- tı. En sonunda — silâhları yasak etme ve Öte taraftan atom enerjisini ğın yararına kullanmak üzere sırf' ba- rışçı maksatlarla bir milletlerarası teşki- lât kurulabilirdi. İşte Eisenhower'in ba- rış atomları plânı böyle ortaya çıktı. Başlangıçta Rusya plâna muhalefet etti, eski itirazlarını — tekrarladı. bu sefer Amerika durmad teşkilâtı kurmaya girişti. ğinde ileri, yahut ta atom enerjisi için gerekli ham maddeye sahip olan devlet- lerden yedisiyle tekiz'dir. İş bu safhada iken New-York da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplandı. Müzakerelere — orada devam) yasak edilmelidir» şartını geri aldı. lelikle esas engel ortadan kalkmış, me- sele prensip bakımından hallolmuştu. Üç Aralıkta Genel Kurul esası Eisenhower'- den gelen teklifi oybır]ıgıyle kabul et- ti. Bu karara göre atom rışçı — maksatlarla milletlerarası bir rulmasına geçilecektir. - Diğer taraftan genel sekreter Da Hammarskjold Bir- leşmiş Milletlere dahil bütün devletleri gelecek Ağustosta toplanacak bir teknik konferansa çağıracak, bu konferansta atom enerjisinin sanayide, tıpta ve biyo- 13