lojideki tatbikatı bılhassa milletlerarası işbirliğine ihtiyaç gösteren cephesi ba- lonundan incelenecektir. Kurulacak teş- kilâtın Birleşmiş — Milletlere ne şekilde bağlanacağı meselesinde bir karara va- rılamadı. Sovyetler teşkilâtının Guve n- ik Konseyi idaresine verilmesini istedi- o hakkım işe karıştıracak— Sonunda teşkilâtın ler. Bu ıse veto tı, kabul edilmedi. Bırleşmış Milletler — çerçevesi içindeki yeri somadan tespit edilir, dendi ve öy- lece bırakıldı. Genel - Kurulda Sovyet delegesi, karar lehinde oy verirken, atom enerjisi konusunda milletlerarası işbirliğini tasvip ettiği içın müspet oy kullandığım, fakat teklif edilen progra- mın bütün maddelennı kabul etmediği- ni söyledi. Dolayısıyla kurulacak teşki- lâta Rusyanın iştirak etrruyecegı henüz şüphelidir. Amerika ile öteki ilgili dev- letler arasında yapılan muzakereler so- nunda teşkilâtın alacağı şekle göre bır karar vereceği anlaşılıyor. örünen — şudur Cenevrede toplanması düşünülen teknik konferansa Sovyetler de iştirak edecek— lerdir. Barış atomları plânına dünya karşı- sında asıl itibar kazandıran şey, Ameri- ka ile İngilterenin bir miktar «bölüne- bilir madde»yi kurulacak teşkilât emri- vereceklerini ilân — etmeleri oldu. Bolun bilir madde, hem atom bombası- nın patlayıcı kısmını, hem de atom pir linin (reaktörünün) esas yakıt maddesi- ni teşkil eder. Bu, uranyum- 235 veya plütonyum olabilir. Amerikalılar teşki- lât emrine 100 kilogram (220 libre), İn- gilizler ise 20 kilogram (44 libre) vere- cekler. Amerikan yardımının 235 izoto- pu bakımından zengınleştmlmış uran- dan bar olacağı, ama bunun bo mba mıya elverecek kadar saf ol- mıyacagı belıı'tılıyor Fakat atom ener- jisi verecek atom reaktörleri bu madde ile yapılabilir. Amerikan atom enerjisi komisyonu başkanı —Amiral L. Strauss bu hususta önemli bir açıklama yaptı. Bu demece göre, 100 kilo bölünebilir madde 15 tane yuksek kabiliyette araş- eslemiye yetecektır edilmiş bir araştırma reaktörüdür. Rad- yasyon gücü ıtıbarıyle dunyada ikinci geliyor. Filde n demeti, kanser tedavısınde kullanılan radyoaktıf kobalt'dan etleri uzun zaman saklıya- rıyan maddelere kadar çok çeşitli radyoaktif maddeler imaline hizmet ediyor. uss'a göre böyle bir reaktör aşağı yuka- rı 2 milyon dolara mal olur. Fakat re- aktörden bir senede elde — edilebilen radyoaktif kobalt 30 — milyon dolarlık radyuma bedeldir. İşte Amerikan hü- kumetımn vereceği uranyum-235 le bu çeşit 15 reaktör çalıştırılabilir. Aletin sarfettiği yakıt miktarı da nisbeten az ır. Beş sene durmadan çalışan böyle bir reaktordekı uranyum-235 in ancak üçte biri sarfolmuş olacaktır. Reaktör- 14 lerden beklenen hizmetlerin cinsine gö- re işletme için gereken bölünebilir mad— derecesi de ba! m-235 yeterse de 100 000 kılowatlık buyuk bir enerji reaktörü için 18 kiloya 1htıyaç vardır. Bu sebeple Amiral Strauss, Amerika ve Ingılterenın verdikleri bolunebılır mad- delerin toplamı la (120 kilo) 120 tane alçak güçlü — reaktör 1şletılebılecegını sözlerine ilâve etmiştir. — Görülüyor ki Birleşmiş Milletlerin — elinde şımdıden bütün milletleri atom enerjisi çahşmala— rına iştirak ettirecek kadar ham de vardır. Geriye kalan sadece oıganı— zasyonun tamamlanmalı işidir. Bir komisyon kurmalıyız Işte geçen hafta memleketimizde üç gün geçiren Amerikan heyetinin ziya- reti bu teşkilâtın hazırlık çalışmalarının bir parçası idi. Heyet, — Avustralya ve Yeni Zelandadan başlıyarak 10 kadar Asya memleketine ugradıktan sonra bi- ze gelmişti. Sizden sonra da başka bir kaç Avrupa devletine ugrayac aktı. De- legeler gazetelere verdikleri demeçler- de ziyaret maksatlarını açıkça bildirdi- ler: Kurulacak teşkilâta katılmaya Tür» kiyeyi davet etmek ve bu teşkilâta tah- sis edebileceğimiz ham madde kaynak- ları ile teknik elemanlarımız olup olma- dığını öğrenmek, Bu maksatla başta Başbakan olmak e hükümet adam- larımızla mversıtelerım zdeki ilgi- li fizik profesorlerıyle görüştüler. Ayrı- lırken temaslarından memnun görü- nüyorlardı. Senatör Bricker «Türkiye- nin barışı hedef tutan atom programına katılması için kapı ardına kadar açıktır. Katılacağını da ümit ediyorum» dedi. Türkiyeye ne kadar bolunebılır madde verılecegı sorusuna, Türki- yenin isteğine göre mılletlerarası teşki- lâtla kararlaştırılacaktır» cevabı verildi. Büyük elçi Patterson, Türkiyede atom FEN konusunda çalışan ilim adamları gördü- gunu fakat bunların sayılannın az oldu- ğunu, çok sayıda m fizikçi ve teknis- yeni yetışmesı ıçın bır çok yeni elema- nın Amerikadaki — enstitülere gönderil- mesini düşündüklerini — söyledi. Türki- yede atom enerjisi içi m madde bu- lunup bulunmadığından bahsedilmedi. porda memleketimizde denler aranması için — hazırlıkların ta- üzere olduğu bildiriliyordu. Bir iki ay içinde geniş bir arama yapı- lamıyacagına göre ham madde durumu- uz henüz belli değil demektir. Milletlerarası atom — teşkilâtının Türkiyenin de iştirakiyle bir an önce kurulmasını — dileriz. Memleketimizde yeni enerji kaynaklarına duyulan ihti- yaç gün geçtikçe artıyor. Bu şartlar al- tında atom enerjisinin imkânlarından is- tifadeyi ciddi olarak düşünme zamanı gelmiştir. Hükümetin — önümüze çıkan bu firsattan azami şekılde faydalanmı- ya çalışacağına niyoruz. Şüphesiz bu uzun vadeli bir programdır Ameri- kan yardımıyla dahi sekiz, on sene geç- meden memleketimizde bir atom reak- törünün faaliyete başlaması beklenemez. Reaktör ise atomdan enerji elde etme yolunda ancak ilk merhaledir, son değil. Her şeyden önce reaktör tekniğini bir len elemanları yetiştirmek gerekir ki bu da zaman ister. Fakat plânlama çalış- malarına şimdiden başlanabilir. Memle- ketimizde atomdan enerji elde edilme- bu çeşit çıkardığı için Amerikan heyetinin ziyareti mülâhazaları ön plâna çok faydalı olmuştur. AKİS, 25 ARALIK 1954