İKTİSADİ VE MALİ SAHADA Maliye Gelir Vergisinde tadilât G eçen sene yaz aylarında Maliye Bakanlığında mütehassıslardan mürekkep bir komisyon kurulmuş ve vergi sistemimizi ıslah etmek üzere çalışmalara başlanmıştı. O vakit edinebildiğimiz malümata gö- re bugün yürürlükte olan vergilerin çoğunda tadilat yapılacak vergi sistemimizin daha ilmi ve a mo- dern esaslar üzerine oturması temin edilecekti. Filhakika gelir vergisi, kurumlar vergisi, muamele vergisi mezkür komisyonun bir hayli za- man çalışmalarına mevzu teşkil e mişti. Esnaf vergisinin kaldırılması düşünülüyordu. Komisyonun çalış- maları ne gibi neticelere vasıl oldu, vergi sistemimizin hangi esaslar üzerine istinad edilmesinde karar kılındı, bunları kat'i olarak bilmi- yorı Yalnız ortada realite olarak bazı şeyler varsa bunlardan biri es- nafın vergiden muaf tutulacağı ve böylece üçyüzbin vatandaşa mali huzur saglanacagı, diğeri de gelir vergisinin 89 uncu maddesinin son fıkrasının tadil edıleceğidir. Zira esnafın — vergiden muaf tutulması hem hükümet programında, hem de Cumhurbaşkanının yıllık nutkunda yer almıştır. Gelir vergisinin ismi geçen maddesinin değiştirilmesi ise Maliye Komisyonunda daha şimdi- den kararlaştırılmış bulunmaktadır Bundan a bu s Bütçe mısyonunda muzakere edilecek ve daha sonra Meclis Umumi heyetine sevkedilecektir. Bahis konusu mad- deye getirilmek ıstenılen yenılıgı yakından anlaya maddenin eski şek nebze bilgi sahibi olmak gerekir. Seksen dokuzuncu madde' gelir vergisi kanunumuzun beşinci bölü- münü teşkil eder. Mevzuu, verginin nisbetidir. Bu nisbet değişik gelir dilimlerine göre değişir. Küçük ge- lir dilimlerinden büyük gelir dilim- leri ne geçtikçe vergide muterakkı artışlar husule gelir. Şöyl Vegrının Gelir dilimleri — nisbeti ©6 İlk 2500 lira — için 15 Sonra gelen — 5000 " " 20 " " 10000 " " 25 " 20000 ü ü 30 20000 " " 35 " 20000 " " 40 " 22500 " " 45 etvel — yüzbin liralık bir matrahtan vergi olarak hazineye ödenecek miktarı gösterir. Gelir vergisinin müterekki olması ve mü- terekkiliğin muayyen bir hadden sonra hazine için verimli neticeler tevlid etmemesi yüzbin lirayı aşan matrahlar için 20 35 nisbetinde nis- bir verginin uygulanmasını AKİS, 12 ŞUBAT 1955 icabettirmiştir. İşte tadilat bu son edir. Yeni kanun ta- sarısına göre yüzbin lirayı aşan matrahlara bundan böyle nisbi bir vergi uygulanmayacaktır. Yeni ta- sarıya nazaran yüzbinlirayı aşan matrahların vergilendirilmesi aşa- ğiıdaki sırayı takip edecektir: Gelir dilimleri Nisbeti X 10-150 bin lira arası 50 150-200 60 200 bın lıradan yukarı matral 45 Goruluyor ki yeni kanun layiha- sına göre gelir dilimleri iki adet artmış bulunmaktadır. — Bunlardan I—lasan Polatkan Çok paraya çok vergi birisi 100 - 150 bin dilimini temsil eder. Bu dilimdeki gelire sahip va- tandaşlar artık eskisi gibi ”0 35 nısbetınde nisbi bir vergi ödemiye- ce unların — ödiyecekleri nısbet gelırlerının 9o 50 si olacak- tır. 160 - 200 bin lira arasında gelir diliminin içine giren vatandaşların ödiyecekleri vergi ise ü dilimdeki gelirin & 60 1d İki yüzbin liradan daha fazla gelire malik vatandaşlar ise 275 45 nisbe- tinde vergi ödiyeceklerdir. 1050 senesinden bu yana çeşitli sebep ve amillerle iktisadi hayatta belirli bir kalkınma müşahade edil- mektedir. Yalnız iktidar şimdiye kadar müteaddid defalar resmi ve mesul organlarının ağzından bu kalkınmanın vatandaşa hiçbir kül- fet yüklemeksizin husule geldiğini söyliyegelmiştir. evvelâ külfet mefhumunun muğlaklığı ti- zerinde durmak isteriz. —Külfetten kastolunan nedir, adalet çerçevesin- de bazı mahrumiyetlere katlanmak mı, yoksa yeni bazı mükellefiyetler tahmil etmek mi? Külfeti birinci mânasında anlıyacak olursak haki- katen Türkiye iktisadi kalkınması- nı yaparken ikinci Cihan harbinden sonra İngilterede olduğu gibi va- tandaşları fedakârlığa davet etme- miş, tayınlama gibi bazı zecri feda- karlık — usullerine 1050 den bu yana tekel maddeleri fiatlarında yapılan zamlar istisna edilecek olursa eski vergilere hiçbir ilâvede bulunulma- mış veya yeni bir vergi ihdas edil- memiş, bilakis mevcut vergilerden | bazıları kaldırılmıştır. Yalnız geçen seneden bu yana.gümrük vergile- rinde spesıfık vergılerden advalo- rem vergilere geçilmiş, güm ver- gisinden binnetice fazla varidat elde mumi he zakerelere getirilecek olan 1955 - 5 bütçesinde ise arazi ve bina vergi- leri muvazenei umumiyeye ithal e- dilmiş, iki ay kadar da tekel mad- delerinin fiatlarına yeni zamlar ya- pılmıştır. Demek oluyor ki kalkın- manın yükü yeni mükellefiyetlere katlanmak suretiyle — vatandaşlar arasında paylaşılmaktadır. b nün vatandaşlar arasında vergi yo- luyla taksimi hiç taksim edilmeyip de Merkez Bankasının emisyon hac- minin genişlemesine müreccahtır. Çünkü bu yol enflasyon yoludur ye enflasyon dar gelirli vatandaş kit- lelerini ezen, bunların geçim şartla- rını güçleştiren adaletsiz bir vergi- dir. Yüksek gelir sahibi vatandaş- ların bundan böyle ödiyecekleri verginin nisbeti ve bunun iktisadi hayatta husule getireceği tepkilere gelince: Bazı muarızlarla karşılaşı- lacağı muhakkaktır. Bunlar Türki- yede lüzumu kadar sermaye teşek- kül etmemiş olduğunu, dolayısiyle husust ekonominin elinde kuk edip etmeyeceği noktasında da münakaşalara girişeceklerdir. kü vatandaş bin lirayı aşan matrahlar için fazla vergi Ödemek ıstemıyecegınden bir kolayını bu- lup işini vergiden kaçıracaktır. Bu da hem hazine, hem de milli eko- nomi için zararlı olacaktır. u nevi itirazlara her yenilik hareketinde rastlanır. Bizce ehem- miyetli olan nokta gelir vergisinde yapılacak tadilatın yalnız seksen dokuzuncu maddenin son fıkrasına istinad ettirilmemesidir. Gelir ver- gisi kanunumuz memleketimizde dört senedir tatbik edilen yeni bir 15