EN EFSANELERİ * Yazan: ZEYNEL AKKOÇ X Geçen aylarda Almanyanın, Ren hav- zasını askerleştirmesi ile, dünya gözü buraya çevrildi. Günün büyük dedikodusuna hedef olan bu koca nehir, insana neler | Tarihin birçok devirlerinde mübtelif yerlerinden, ve Asyadan bir sel gibisakan atlılar.. dizginlerini bu sahillerde çekerler, atlarını bu nehrin efsaneli 'sula- rile sularlardı. İskandinav ve Kafkas dağlarından inen Gotlar, Vizigotlar, Hünler, Alânlar, Frank- lar, Saksonlar hepsi buradan iie ve buralarda dövüşmüşlerdi. R havzası mitolojinin fantazinin zengin bir diyarıdır. Her dağının, her kırının si bir eİsanesi, esrarengiz bir mazisi vardır. Ormanları, dağları, suları hayali mah- lüklarla doludur. Bu diyarın musiki üstatlarına, ediplere ilham veren en güzel efsanesi Loreley'in- kidir. ilkbaharı,. * “ Kölu yakınlarında, Renin içinde bazalt- dan bir tepecik vardır. Buna Loreley kıyıları derler. Oraya uğrayan herkes onu görmek ister. Bu kayaların büyük bir siya :-sesi yedi defa aksettirmesidir. Pek eski zamanlarda, Ren babanın sa- rışın su kızı, burada bulunurmuş. Mehtaplı üzel ve tatlı zaman, koca ve önün ehtabı ışıklarile, hayranlar bildiren suları üstünde gezer, sonra gemisini e oki a ia ve kaybolu e Loreleyin cazip sesini ni de an bir ii kafilesi, şen nağmelerin sihrine uğrayarak, gayri ihtiyari o tarafla gitmeğe başlıyorlar. Fakat birdenbire koca tekne, sivrilen kayaların üstünde tuz gibi dağılır yor. Gafil balıkcılar, dinlemesine doyama- dıkları şarkının kurbanı olarak Ren sula- srına balıyorlar. Fakat, büyük bir şans ve tesadüf eseri e biri kurtuluyor. Ve suların balıkcı gelene, güzel ilâhesini görüyor. Zavallı perişan bir halde dönüyor. Önüne Ren kızının güzelliğini şöyle yi «Altın gibi sarı ve uzun saçlı, başında Ren sahillerinin en güzel çiçeklerinden bir taç, büyük mavi gözler, Renin ları kadar beyaz bi vücut, hayalin bir kraliçes dalya- tam manasile Bu tasvirler, zamanın genç ve macera prensinin kulağına gidiyor. Ren kızını görmek arzusu onu çıldırtıyor. Bir gece iki adamile beraber bir kayığa binerek Ren sularına çıkıyor. Yine mehtap Ren sularından aksederek Loreley'in gü- etli hayranlığını seven gösteriyor. Koca cazip sesin sihrile hareketsiz bir hale gelmiş. Genç prens, şarkının sarhöşlüğile kayı- ğını kayalara doğru sürüyor. OUzaklard Ren kızı bütün e sanki aya rekabet ediyor. Fak bu sıralarda kayalardan bir ede erik büyüyerek kayığa doğru geliyor. kayığı i nç perens kayboluyor, hizmetciler kurtuluyor. Vakayı prensin babasına haber veriyorlar. Babası da kızıyor. Loreley'in ülü veya diri yakalanılmasını emrediyor. Şövalyeler kayaları her zamanki gibi yük ların çeviriyorlar. Ay, seldiği zaman kaya yeler : «Seni arıyoruz güzel kız bizim prensimizi iy koydun, onu bie iade eti» diyorlar kızı be İnen cevahirli iz çıkarıyor ve eğ atıyor. o Sonr üze sesile bağırıyor: «Ey suların li tli babası, çak. idi gönder, kızın, mağa- rasına inmek istiyor, O zaman nehir ai koca dal- galar vücude geliyor. Dalgalar, e yüksek kayaların özlüne çıkıyor. O arada büyük bir dalga bembeyaz bir at oluyor, Loreley onun üstüne atlıyor ve > dalgaların gürültüleri arasında kaybolu Şövalyeler perişan bir halde saraya dönüyorlar. Hayret |.. Genç prens orada- dır. Meğer dalşalar köpürdüğü zaman, genç prensi de nebrin öbür sahiline sağ selâmet atmışlar. #*. İlâklar, Kahramanlar ve Harpler Nehiri “Grossvater Kein, (Ren Dede) Alp dağlarının şimali garbisinden baş- layıp 1 kayalar ei bütün süra- tile koş Ren, daha sonra bazan düz Göpreklar üzerinde, basan da yüksek kayalar, kıvrımlar, sık ormanlar ve zl çayırlar arasında akıp gider. En es zamanlarda bile bu nehrin Almanlarla Fransızları - her bakımdan biribirine zıt olan bu iki milleti - biribirinden ayırıp, aralarında tabii bir siper (olduğunu görüyoruz. Şimdiye kadar neler, nel görmemiş bu koca nehir?.. Birçok milletler ve büyük kahramanlar geçmiş, birçok kanlı olmuş. Bunların hepsini Ren baba $ miş. Sezar, Attilâ, Şarlken, Barbaros, Kon de, Güstav Adolf, büyük Fredrik buradan geçmişler; ve buralarda harpler yapmışlar., ve kaç kereler bu koca nehrin suları kanla 1 boyanmış. En büyük ve en son haile geçmişlir. 1914 de “a Ren nehrinin Almanya için yalnız! ipl rm ve birliği tamamlayan bir manası yoktur. Bunlardan başka R dini e manası da vardır. Bu nehir eski Cermenler taralından bir yarı ilâh olarak tanılırdı. Bu sebepten şimdiki Almanlar da bunehre (Ren dede) adını vermişlerdir. Bunun için Ren nehrini Cermenlerinji Ölimpi sayabiliriz, Eski Cermenlerin ilâhları, kahrama: ları ve efsaneleri Ren havzasında türemiş; ve ilk defa olar buralarda yayılmışlardır. Ren, Wotan, Zigirid, Walkiryeler ve Nibelung'lerin vatanıdır. Bu yüzden Ren Almanların gözbebeği olmuştur. i * “ Cermen mitolojisine göre dünyanin yaradılışı şöyle izah edilmektedir: Wolan' ın Walhalla'sında kahramanlar biribirlerile) dövüşerek ölüyorlar. Walkirye'ler (zırkili süvari kadınlar) bu kahramanların cesel lerini rüzgâr gibi uçan atları üzerinde) taşıyorlar. : Dövüşme sabahtan akşama kadar sü yor. Akşam olunca hepsi ağır yarali olarak yerlere seriliyor. » rücü soğukların, lâpa lâpa yağan karların doğurduğu bir mitoloji. Ishrap ve ölüml taçlanmış olan bu efsane, Eye ve Akdenit mitolojisinin tam zıddıdır. * ** Şarktan gelen milletlerin baskını ve yeni yerler aramak mecburiyeti dolayisi Cermenler, garbe ilerliyorlar ve Ren ne rinin kıyılarına kadar geliyorlar. Bura iklimin tatlılığı, tabiatın bin bir çeşi servetleri, güzellikleri Cermenleri hay bırakıyor; ve onların o kadar hoşlarıi gidiyor ki, derhal eski mitolojilerini ke havzasında diriltmeğe başlayorlar. Mistik ve muhteşem güzelliğile akan nehri mecrası ilâhların ikametgâhı, kendisi © bir yarım ilâh sayılıyor. Ren ikliminin ve tabiatının tesiri all” da Cermenlerin ; soğuk memleketlere *