AKİS -- HAFTALIK AKTÜALİTE MECMUASI YURTTA OLUP BİTENLER Millet Yunanistana bakarken BU hafta Yunanistanda cereyan €- den hadiseler belki de bütün dünyada, en ziyade mürekkebi bi- zim basınımıza döktürttü. Hadisey- le ilgilenen, basından ibaret kalma- dı. Milletin en ziyade konuştuğu ko- nu da Atinada olup bitenlerdi. He- men bütün çevreler iki memleket- teki durum ve müstakbel inkişaflar üzerine, kendi meşreplerine göre pa- raleller çizdiler. Görünen manzara, türk sağcıları odarbeden memnun- larken türk solcularının esef ettik- leridir. Fakat oparaleller maksatlı çizildiği için bazı gerçekler unutul- makta veya kaale alınmamaktadır. Yunanistanda sağcı, oantikomü- nist bir ordu, kuvvetli bir sağcı, an- tikomünist iş çevresi, solcu, fakat komünist olmayan kalabalık şehir- li halk kütlesi, nihayet aşırı solcu, komünist ve militan bir zümre var- dır. Bunların biç biri, Yunanistan- da, hiç bir zaman pasif kalmamış- tır. Hepsi, daima aktif olmuşlardır ve bir mücadelenin hep içinde bu- lunmuşlardır. Bugün cereyan eden hadise, o sonu gelmez mücadelenin bir safhasıdır. Türkiyede sosyal ve ekonomik te- mayülü solda, kuvvetli atatürkçü ve kesin antikomünist bir ordu var- dır. Bu ordu, memleketin en kuv- vetli organize teşekkülüdür. Genç- liğin pek büyük kısmı sol bir poli- tikanın uygulanmasını memleketin kalkınmasının şartı saymaktadır ve bu gençlik okomünistliğe karşıdır. 1960 İhtilâlinden sonra Türkiyede sosyal ve ekonomik konuların tar- tışılmaya başlanması ortadan sola lar yer almıştır. Komünistlerin Tür- kiyede, su üstünde bir güçleri, yok- tur. Bu sol cephenin teşekkülü, ta- bii bir şekilde ortanın sağında bir başka cepheyi kurmuştur. O cephe- nin büyük kuvveti maddi gücü, in- san sermayesi ise muhafazakâr ge- 4 Sayı: 671 o 29 Nisan 1967 Yorgi Papandreu - İsmet İnönü Tek benzerlik: Yaşları! niş halk tabakalarıdır. Cephenin çe- kirdeğini teşkil oeden iş çevreleri, ordunun antikomünist temayülüy- le olan paralelliğinden (faydalanıp bu kuvvette sağcı elemanlar ara- maktadır. Fakat milli ordunun ge- nel karakterini (değiştirmede mu- vaffak olunamamıştır. Yunanistan- la Türkiyenin arasındaki obüyük fark bizde bu iki cephenin, dâvala- rım bugün kuvvet zoruyla yürüt- mek istememeleri ve memleketin kaderine demokratik yoldan hâkim olmaya çalışmalarıdır. Türkiyede olan ve Yunanistanda olmayan bir esaslı unsur "İsmet Pa- şa faktörü"dür. Papandreu ile İnö- nü arasında bir paralel çok çizil- mek istenmiştir. Fakat gerçekte, iki şahsiyet arasında (o yaşlılıklarından başka ortak taraf yoktur. İnönü Türkiyede bir askeri o ihtilâle yön verebilmişken Atinada askerler Pa- pandreuyu kolundan tuttukları gi- bi tevkif edivermişlerdir ve bu, or- du içinde hiç bir tepki yaratmamış- tır. Papandreu sadece solcu, militan yetişmiş şehir kalabalıklarını kulla- nabilirken İnönünün otoritesi ve prestiji, tabii kudreti de tarihi şah- siyetinden ve hem ordunun, hem de genç kütlelerin temayüllerini tem- sil etmesinden gelmektedir. Türkiyede ortam bu iken ve "İs- 29 Nisan 1967