JALE OKUYUCULARIYLA 442 sayılı oOAJAKİS'te Özer Berkay isimli okuyucunuzun mektubu ve sizin ona vermiş olduğunuz cevap beni bir hayli düşündürdü. oOkuyu- cunuz kazancının mahdut olduğun- dan şikâyet ederek, eşinin çalışma- sını istiyor ve bunu eşine kabul etti- rememiş olacak ki sizin bu konuda yardımına müracaat ediyor. Siz de onu, bu çok medeni düşüncesinden ötürü tebrik ediyorsunuz. Özer Berkay gibi düşünen erkek- lerin, zannettiğiniz kadar az olmadı- ğını size hemen bildirmek isterim. Hatta bunların, "eve para getirme- yin" karılarını küçümsedikleri ve dışarda çalışan kadınları sık sık bun- lara örnek gösterdikleri de bir vakı- adır. Bu durumda "ev kadınlığı" ne oluyor? Ben bir zamanlar, bir ev kadını olarak, dışarda çalışmayı de- nedim. Ama, çocuklarım perişan ol- dular. oÇocuklarımızı gönül rahatı ile bırakabileceğimiz müesseseler kurulmadıkça, biz anneler için, çalış- manın faydalı mı, yoksa zararlı mı olduğunu kestiremiyorum. Üstelik bu beyler, dışarda çalışan karıların- dan, aynı titizlikle, ev işleri de bek- liyorlar re onlara yardım için küçü parmaklarını bile (o kıpırdatmıyorlar Eğer bir savaş açılacaksa, bence, işi başından aşkın ev kadınına karşı de- gil, hiçbir iş yapmadıkları halde baş tacı edilen bazı o"süs kadınlarına karşı açılmalıdır. Bu tip kadınla ev- lenen bir çok erkekler, onlardan iş istemek şöyle dursun, onların işleri- ni yapıyorlar. Sizden, "ev kadınlığı"nın önemini belirten yazılar bekleriz. İyi bir ev kadını memleketin hem iktisadi, hem de sosyal hayatında önemli bir rol oynar zannediyorum. Yaptığımız iş küçümsenmesin. Ülkü Öztuna - Şişli Ev kadınlığının çok önemli bir iş olduğunda sizinle tam bir anlaş- ma halindeyim sevgili okuyucum. Ancak, Özer Berkay da bu konuda aksi bir fikir ileri sürmüş değil. Ev kadını gerçekten de, toplumun temeli AKİS/32 CANDAN KONUŞUYOR olan ailenin I numaralı yönetici un- surudur ve benim inancıma göre, ba- zı kimselerin tam manasıyla değer- lendiremedikleri "ev kadınlığı", top- lum kalkınmasında çok önemli bir rol oynıyabilir. Yani ev kadınlığı o başlı başına bir iş, yetişme, bilgi, kültür isteyen bir İhtisas işidir. Ne var ki, başka gerçekleri, oOmeselâ bir Özer Berkayın gerçeğini de gözden kaçır- mamak lâzımdı'. Bugün, birçok toplumlarda oldu- ğu gibi, bizde de aile, artık tek kişi- nin kazancı ile zor geçinmektedir. Bu durum karşısında ne olacak? Ai- lenin bütün fertleri, cins farkı gözet- meksizin, hayatlarını kazanacak şe- kilde, bu inançla yetiştirilecek. oKa- â u dışardaki işlerinden çekil- larda da, ista- bu durum, ev işleri lümü" zorunluluğunu tabiatiyle orta- ya koyar. Erkek, ailenin geçimini temin eder, ailenin diğer fertleri ona yardımcıdır. OE adını, evin bütün işlerini tertipler, ailenin diğer fertle- ri ona yardımcıdır. Bu prensipler ele alındığında, ev kadınlığının bütün ö- nemli her zamandan çok meydana çıkacak ve hayat mücadelesinde, her Sahada iş bölümüne doğru giden ai- le fertleri birbirlerini, - meselelerini daha iyi anlıyacaklardır. Bir kadı- nın, dışarda ve içerde, bütün sorum- luluğu üzerine alarak, öldürücü bir çift mesaiye katlanması cihette ki in- safsızlık olur. Ama, merak etmeyin, ben de size haber vereyim ki, yalnız- ca buklelerini, yapma benini düğün en ve yatağına yemek taşıtan kadınla- rın modası da çoktan geçmiştir. Güç bir doğum yaptım. Hastahane- den eve dönünce, annem çocuğu mecbur Çocuk simdi altı aylık ve hâ- alıp kendi evinde 'bakmaya kaldı. lâ annemlerde. Artık tam, mânasiyle iyiyim. oOÇocuğuma bakmak istiyo- rum. Fakat çocuk bana hiçbir oya- kınlık göstermediği gibi, anneme de fazla düşkün. Odada yalnız kalsak, onu arıyor. cağımı şaşırdım. Çünkü çocuğu istiyor. Sıhhatimi bahane e- derek, durumu uzun zaman kendisin- den gizledim. Annem ilk zamanlar bana kıyamıyordu, şimdi çocuğa kı- yamıyor. Birgün, şaka yollu, ""Siz gençsiniz, kendinize başka çocuk do- run" dedi. Bu fikre benim de ak- lum yatıyor, ama kocama açamıyo- rum. Bir okuyucunuz Sakın ha, böyle birşey yapmayın! Çocuğa anneniz kadar iyi baka- mamak duygusuna kendinizi kaptır- mış görünüyor ve bundan ıstırap du- yuyorsunuz. Annenizin çocuğa düş- künlüğünü de pek âlâ biliyor, Onu kırmaktan korkuyorsunuz. Ne ken- di kendinize, ne kocanıza, ne de ço- cuğa karşı bunu yapmaya hakkınız vardır. Anneniz de "suni annelik"ten gerçek anneliğe geçince, o göreceksi- niz ki daha mutlu olacaktır. Çünkü böyle bir sorumluluk ona da ağır ge- lecek, meseleleri zamanla başka tür- lü görecektir. Değil bir anneanne, hattâ bir yabancı hile, bir gerçek an- nenin yerini tutabilir. Ama bunun için ciddi sebepler olmalı ve çocuk her bakımdan yâlnızca bu şahsa bağ- lı bulunmalı, iki evli olmamalıdır. Ço- cuğu birdenbire, okopararak, yın. Anneniz size gelsin veya siz onda kalın. Gitgide annenizi daha az görsün ve çocuğun her işini, neniz yanınızda olsa da, , siz yapın. Size karşı gösterdiği hırçınlık o bile bir fazla ilgidir. alma- Göreceksiniz, çocuk kısa zaman- da sizin olacak. Tabii, bu yakınlığı baha ile beraber göstermeniz de şarttır.