12 Ocak 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

Gençlik Çıkar yol Kürsüdeki bembeyaz saçlı, babacan tavırlı yaşlı adam, salonu tıklım tıklım doldurmuş olan gençlere gü- lümseyerek mikrofona biraz daha yaklaştı ve: " Türk gençliğinin belirgin ni- telikleri arasında (Atatürk devrim- lerine bağlılığı vardır. o Bu bağlılık Türk gençliğinde etkili bir koruyucu ve yaşatıcı bir kuvvet halindedir." dedi. Ancak aksaçlı adam sözlerine devam edemedi. Binlerce el salonu İnönü gençlere hitap ediyor Işık tuttu bir alkış seline boğmuştu. Bu arada ön sırada oturmakta olan profesör lerden biri arkadaşının kulağına eği- lerek: — Aşkolsun Paşaya, dedi. Doğ- rusu biz böyle temiz Türkçe konuşa- mıyoruz." Olay, bitirdiğimiz haftanın başın da Ankara Hukuk Fakültesinde geç ti. Beyaz saçlı, babacan tavırlı adam Başbakan İnönüydü. İnönünün daha sonraki sözleri de gençlik tarafından büyük bir coş- kunlukla karşılandı. İnönü genel o- ların sempatik görünebilmek için e “devrimlerle demokrasinin uzlaşamıyacağı" kanaatini aşılamağa belirterek: — Ancak kesin olarak o söyliye- yim ki gençlik bu ikili arasında bir seçme yapmak zorunda AL M Zira Atatürk devrimleriyle, demokrasi a- rasında ağaçla kökleri gibi organik bir bağlantı vardır" dedi. O gün, kapalı rejini taraftarları * ve her türlü aşın cereyan heveslileri gençliğin ancak demokrasi tarafında olabileceğini bir kere daha gördüler. Gerçekten İnönünün- "Türk Gençliği için çıkar yol" adlı seri konferansla- rından ilki olarak yaptığı konuşma, kelimenin tam anlamıyla muhteşem oldu. Konferansın verildiği salon iğ" ne atılsa yere düşmeyecek kadar do- luydu. Konuşmanın bitmesinden son- ra Başbakan, ancak sahne arkasın- YURTTA OLUP BİTENLER daki geçitten dışarı çıkarılabildi. Fa- kültenin önünde biriken binlerce gen* cin tezahüratı arasında otomobile bi- lu ancak yarım saatte geçebildi. Bu arada otomobili sık sık havaya kal- dırıldı. Gençlik bir türlü dağılmak istemiyordu. o Otomobilin etrafındaki çembe Ziya Gökalp Bulvarı önüyü bırakmadı. Ağır ağır ilerleyen topluluk dağ başını duman almış marşını söylüyor ve sonra da hep birlikte "İsmet Paşa çok yaşa" diye bütün güçleriyle (haykırıyordu. Gençliğin bu içten gelen sevgi teza- hüratı yakın maziyi yaşamış olanla- ra gayri ihtiyari 27 Mayıs öncesini hatırlattı. Gençler o zaman da de- mokrasinin koruyucusu (olduklarını göstermişlerdi. AKİS/21