6 Ağustos 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

İş fikir sahasına dökülünce yüzbaşı A. P. li reddetti. Ertesi gün Baykal, Türkeş ve e- mekli jandarma yüzbaşısı Ahmet Er hariç, diğer ihtilâlciler Kabibayın e- vinde toplandılar. Bir tebliğ hazırla- yacaklar ve durumu halkoyuna suna- caklardı. Böylece, çok eskiden -hac- ta 13 Kasım olayından evwvel- mevcut ayrılık, resmiyet kazanmıştır. küçük "beğ" lerle yürümeyi Kabibayın etrafında toplanan ih- tilâlciler Türkiyeye döndükten son- ra müşterek hareket etmeğe kararlı- dırlar. Ancak bunlar, durum ne olur- sa olsun 27 Mayısta karşı oldukları zihniyetin gene karşısında olacaklar- dır. Kabibay ve arkadaşları 27 Mayıs İhtilâline ihanet etmemeye kararlıdır- lar. Kabibay bu konuda: "— 27 Mayısı inkar, kendimizi inkâr demek olur" demiştir. İki yıldır bir yılan O hikâyesine benzeyen 14 lerin macerası böylece sona ermiştir. Türkeş istirahat etmek üzere Londraya gitmiş; Erkanlı, Ak- koyunlu ve Köseoğlu memleket hasre- tini gidermek üzere otomobille Tür- kiyeye doğru yola çıkmışlardır. Üç ih- tilâlcinin pazartesi günü Edirneden sınırı geçmeleri beklenmektedir. An- cak, esrarlı hava dağılmış olup 14'le- rin, yurt içinde olduğu gibi dış gö- rünüşleri itibariyle de bir kuvvet ol- madıkları, ciddi mana ifade etme- dikleri gerçeği herkes tarafından an- laşıldığından yeni misafirler (sadece belli çevrelerin alâkasını çekecektir ki gelenlerden bilhassa Erkanlı bu bel- li -mimli de denilebilir- oyununa gel- meyecek kadar hem akıllı, hem vatan- severdir Alpaslan Türkeş Mal malı buldu AKİS, 6 AĞUSTOS o 1962 Tatlısu Kahramanları li sonra, D. P. nin mimli elemanları dahi tasfiye edilememiş, evrin vurguncularının vurgunları yanlarında kâr kalmış, banlar ma elan finanse edilen bir kampanya neticesinde rüyada görülse hay- ra yorulmayacak isimiler 27 Mayıs ruhunu temsil etmesi gereken bir Parlamentoya takım taklavat sızmışlar» Bu, bir şikâyettir. Böyle düşünen, pekâlâ bulunabilir. Ama bunun olmak! tepkisiyle, Türkeşçi o Parlamento iyi çalışmamış. Çirkin Politikacı sınıfı, gene sesini du- yurmuş. Bu İsmet Paşa da, Demokrasiyi kurtaracağım diye olmayacak adamlarla aynı masaya oturmayı kabul etmiş, onların nazını aylarca çekmiş. Bunun neticesi olarak hiç bir şey yapılmamış. Demokrasi yü- rümemiş. u, bir şikâyettir. Böyle a pek âlâ bulunabilir. Ama bunun B tepkisiyle, Aydemirci kesilm Yıllardır, devrimlerden e taviz verilmiş. Arap harfleri öğreten Kuran kursları memleketi sarmış, bazen Ramazanda açık lokanta bulun- mamış, yobazlar yüz bulup azmışlar. Halkevleri kapatılmış, Köy Ensti- tüleri dejenere edilmiş, din propagandası alıp yürümüş. Bu, bir şikâyettir.. Böyle düşünen pek âlâ bulunabilir. Ama bunun tepkisiyle, eli bayraklı Moskova ajanıyla işbirliği yapmak! İktisadi durum hâlâ düzelmemiş. İş hayatı, tahribatı daha önlenememiş. Enflasyon politikasının vahim belini doğrultamamış. İşsizlik azalmamış. Köylerden şehirlere akın devam ediyormuş. Çoğalan nüfusa karşı tedbir alınmaması tehlike doğuruyormuş. Yarına güven kalma- mış. bir şikâyettir. v4 düşünen, pek âlâ bulunabilir. Ama bunun Bu, tepkisiyle Menderesi arama İşte bütün bunlaradır iL bizim güzel türkçemizde "Gâvura kızıp oruç bozmak" derler. Zira Türkeş? İçine karışıp söz sahibi geri İhtilâlden sonra D. P. döküntülerini tasfiye değil, organize eden a Zira Aydemir? Demokrasiyi yaşatmaya değil, bir maceracı.. Zira Moskova ajanı? Devrimlerin yanında değil, sında olan adam katletmeye hevesli onun tam karşı- Zira Menderes? Bugünkü bütün sıkıntıları on yıl eliyle hazırlayan ve memleketin bütün iyi niyetli, temiz evlâtlarım tek kurtuluş çaresi olarak ihtilâlle karşı karşıya bırakan adam Şimdi, memleket havasına bir sükünetin geldiği ve daha serin ka- fayla düşünmek imkânının belirdiği şu sırada toplumumuzun her çev- reden ve her meslekten insanının görevi gerçekleri olduğu gibi takdir etmek, kendisine ancak ondan sonra bir hareket hattı çizmektir. süre hepimizi pençesi altına almış keşmekeşi, Bir bundan başka yoldan kapı dışarı etmek imkânımız yoktur. Keşmekeş, önce kafalarımızdan çıkıp gitmelidir. Hariçten bir gazel Brüksel toplantısının fiyaskosu, eski A. P. li Cevdet Perinin sansasyo- nel bir açıklamasıyla süslenmekte ge- cikmedi. A.P. nin kurucusu, bir Parla- mento heyetiyle Avrupaya gittiğinde o sırada meşhur Paris Toplantısı ve- silesiyle oraya gelmiş olan Türkeş ta- rafından ziyaret edildiğini bildirdi ve Türkeşin talebi üzerine yapılan gö- rüşmede konuşulanları anlattı. Cevdet Perinin şimdi belirttiğine göre İhti- lâlin Kudretli Albayı A. P. ye girip politika yapmak niyetini söylemiş, böylece, A. P. içindeki ırkçı ekalli- yetle zaten bilinen temaslarını te- yit etmiştir. Türkeş - Perin konuşma- sının açıklanmasından anlaşılan, da- ha İhtilâlin ilk aylarından itibaren M. B. K. içinde bir grubun iktidara oturmak için rejimi Oo değiştirecek plânlar yaptıkları, bir yandan "Kuy- ruk" dedikleri kimselerle diğer ta- raftan münasebet halinde bulunduk- ları, bütün gayretlerinin o tarihte halkın gözdesi durumundaki C. H. P. yi zedelemek olduğu -Dunda başarı kazanmışlardır-, eski D. P. nin basım kesip gövdesine el koymak suretiyle İhtilali dejenere etmek niyetleridir. Takkenin düşüp kelin meydana çıkması, bugüne kadar kapalı kalmak ta inat etmiş az sayıda genç gözü bi- le açmaya yetti. 17