YURTTA OLUP BİTENLER yorlardı. Bu konuda aralarında ba- zen sert tartışmalar dahi oluyordu. Başbakan şikâyetleri GİRİ dinle- di, Sonra Rektöre dönerek — Merak etmeyiniz. Bu konuyu Hükümete bildirecek ve çarelerin ar ranması için gerekli direktifi verece- m" dedi. Atatürk Üniversitesinin gezilme- k birliklerin teftişine hasredecekti. zinin son derece önemli ve ilgi çekici olan bu faslı, Dumludaki iki dev a- layla başladı, 51 ve 257. Piyade A- layları Başbakanı bekliyordu. o Vali- nin otomobiliyle Dumluya hareket e- den İnönü, ilk olarak Tafta Tabyası- nı ziyaret edeceğini bildirdi. Bu tab- ya 1. Cihan Harbinde Erzurumun sa- vunmasıyla ilgili önemli işler gör- müş, Erzurumlular için kutsal sayıla- bilecek derecede şeref o kazanmıştı. Gerçi tabya, modern teçhizatla ona- rılmış eski şeklinden bir hayli deği- şik duruma sokulmuştu. Sokulmuştu ama, onarım sırasında, bazı duvarlar- daki gülle izlerinin kaybolmamasına dikkat edilmiş ve ihtimam Tarihi ko- ruyabilmişti. Başbakan Tabyaya çevik adım- larla girdi. Bir ara gülle izlerine ba- karak gözleri daldı. Sonra tabya hak- kında bilgi aldı. Söylenilenleri bü- yük bir dikaktle dinliyor, arada sıra- da küçük suallerle bilgi verme işini daha genişletiyordu. Başbakan İnönü tabyayı odolaş- tıktan sonra şeref defterine intibala- rını yazdı ve imzaladı. Subaylar hak- kında yazdığı cümleler, kendisine re- fakat eden tabyadaki ordu mensupla- rını Ziyadesiyle memnun etmiş ola- cak ki, İnönüyü sevgi dolu bakışlar- la uğurladılar. O günkü programın ikinci kıs- mı Orduevinde verilecek kokteyldi. * Kokteyl saat 19 davdı. İnönü Tabya- da ve 257. Piyade alayında o kadar kendini kaptırmıştı ki belki de ilk de- fa randevusuna geç kaldı Ve Örduevi- ne ancak 19.45 de vasıl olabildi. Başbakanı bu defa eşleri çevrelediler. birisi alıyor, İnönünün etrafına ka kimsenin o yaklaşması vermiyorlardı. Başbakan, o günkü gezisinden pek memnun olmuş görünüyordu. Ne- şeli bir şekilde subayların eşleriyle konuştu. Kendisine yapılan ikramla- rı geri çevirmedi. Subay hanımlarıy- la dertleşti. Suallerini cevaplandırdı. Bütün kokteyl müddetince denilebilir ki onlarla meşgul oldu. Bir kumandan gözü Başbakan Oİnönünün Erzurumdaki ikinci günü birincisinden daha ha- baş- imkânını 8 reketli geçti. O gün İnönü yapılacak tatbikatta hazır bulunacaktı. Sabah, neşeyle kalkan Başbakan doğrudan doğruya Kolordu karargâ- hına gitti. Kararagâhta yapılacak tatbikatla ilgili bir brifing vardı. Başbakan bu toplantıda bulunmayı arzulamıştı. Kolordu karargâhının geniş bri- fing salonunda, yüksek rütbeli (o su- baylar İnönüyü bekliyorlardı. Kapı- dan birinci salonun sol tarafına Mavi Kuvvetlere ait bir bant yapıştırılmış ve Mavi Kuvvetlerin durumunu belir- ten işaretler konulmuştu. Sağ duvar- daki uzun kırmızı bant ise Kırmızı Kuvvetlerin durumunu ( belirtiyordu. Uzun masanın üstünde, iki; tarafın çarpışacakları ve tatbikatın yapıla- cağı alanın krokileri serilmişti. Başbakan, brifing (müddetince, katı'ydı. Tatbikatı kısa bir müddet izleyen Başbakan, daha sonra Kandilli yakın- larında yapılmakta olan büyük tat- bikata doğru yola çıktı. Yanında ge- neraller, albaylar ve yüksek rütbeli subaylar bulunuyordu. Kuvvetler Ku- mandanları ve Genel Kurmay Başka- nı da Başbakanla beraber tatbikat sahasındaydılar. Hava (Kuvvetleri Kumandanı İrfan Tansel gruba Kan- dilliye giderken iltihak etti ve tatbi- kat sırasında Başbakanın yanından ayrılmadı. $bakan ve beraberindekiler, kendilerine ayrılan yere oturdular. İ- nönü bir manevra dürbünüyle tatbi- kat sahasını inceledi ve Tugay Ku- mandanından bu konuda bilgi istedi. Albay Hayrullah Yalçıner, Başbaka- na durumu kısaca izah etti. - İnönü İnönü Erzurumda assubaylarla konuşuyor Bir hedefe doğru genç albay ve generallerin fikirleri- ni, tatbikatla ilgili sözlerini dinledi. Tatbikat hakkında geniş bilgi aldı. Brifing yarım saat kadar devam et- ti. Günün erken saatinde tatbikat sa- hasının bulunduğu mıntıkaya doğru yola çıkan İnönü pek neşeli ve dinç görünüyordu, Skoç gri elbisenin üst iki düğmesini iliklemiş, kravatını iti- nayla bağlamış, kunduralarını parlat- mıştı. Yol boyunca yanındakilerden tatbikat ve yeni silahlar ohakkında bilgi aldı. Tatbikat sahası Aşkale yakınla- rında Kesikköprü mıntıkasıydı. Erzu- rum ve civarının savunmasında son derece önemli bir, yer işgal eden 4. Zırhlı Tugayın bir birliğinin yapaca- ğı o günkü tatbikatta bir çok yeni si- lahların o kullanılacağı (o biliniyordu Tatbikatın adı "Sunay Atışlı Tatbi- bir iki saniye düşündükten sonra bir- den : "— Peki.. Tatbikattan sonra as- kerlerin atıştaki isabet derecesini tatbikat sahasında kendilerine göste- riyor musunuz" diye sordu. Albay Yalçıner, Başbakanın so- rusu üzerine biraz duraladı. Şöyle bir etrafına bakındı ve İnönüye müsbet manada bir işaret yaptı. Daha son- ra İnönü tatbikatı büyük bir dikkat- le takip etti. Bilhassa güdümlü mer- milerin kullanıldığı sırada sık sık a- yağa kalkarak manevra dürbünüyle, merminin seyrini izledi. "Tanka ö- lüm" adı verilen S. S. 10 güdümlü mermileri istenildiği irtifadan, istenil- diği yöne tevcih edilebiliyor ve büyük zikzaklar çizdikten sonra hedefini ko- laylıkla buluyordu. İnönü bu mermiler hakkında da AKİS, 16 TEMMUZ 1962