Telstarın anten tertibatının kesiti ilim ve teknik elele rının fluoresan hâle gelmesinden hâ- sıl olduğunu, bildirmişlerdir. Ayrıca. bu Gama ışını bombardımanının 15- 25 dakika gibi uzunca bir süre devam etmesinin bombanın patlamasıyla mey dana gelen ısının tamamiyle havasız bir çevrede olması yüzünden çabuk- ça etrafa yayılamıyarak uzun müddet patlama noktasını kızgın gazlardan müteşekkil bir plâsma hâlinde tut- masından ileri geldiğini belirtmişler- dir. Mamafih, yapılattı' bütün bu tah- minlerin doğru olup olmadığı ve de- nemenin sayıya vurulmuş bilançosu önümüzdeki iki hafta içinde, hâlen dönüp duran Amerikan peyk- lerinin yeryüzüne gönderecekleri öl- çüler ve bilgilerin değerlendirilmesin- den sonra meydana çıkacaktır. Televizyon yıldızı Bitirdiğimiz hafta fezayla ilgili diğer bir gelişme, İngilteredeki tele- vizyon seyircilerinin Amerikadan, A- merikadakilerin de İngiltereden veri- len televizyon programlarını ânında tâkip edebilmelerini sağlayan TEL- STAR, peykinin hizmete girişi oldu. En azından fezada patlatılan hidrojen bombası kadar dünya efkârının ilgi- sini çeken bu peyk. bilhassa gelecek i- çin büyük ümitler veren başarılı bir başlangıçtır. Üstelik, projenin bu de- fa Amerikan hükümetinin değil, ta- mamiyle özel bir teşebbüs olan Ame- rikan Telefon ve Telgraf Şirketinin fi- nansmanı ile gerçekleştirilmiş oluşu da özel bir önem taşımaktadır Bilindiği gibi, televizyon aym teknik gerçekler yüzünden ancak çok yüksek frekanslı - saniyede 80-100 hattâ 1000 milyon titreşim yapan-e- lektromanyetik dalgalarla yapılmak- tadır. Bu dalgalar ise,ışık dalgaları AKİS, 16 TEMMUZ 1962 gibi, yeryüzünü çevreleyen iyonlaşmış gazlardan ibaret İyonosfer tabakasın- dan aksetmemektedirler. Bu yüzden, daha alçak frekanslı elektromanye- tik dalgaların - radyo dalgalarının- aksine, birbirini gözle göremeyen iki nokta arasında televizyonla resim u- laştırmak imkânsızdır. Bunu mak için, ya yeryüzünde görecek şekilde yüksek tepelerde ku- rulacak röle istasyonlarından fayda- lanılmak veya o iki noktanın her i- kisini de görebilecek şekilde atmos- fer içindeki, hattâ fezadaki bir nok- taya çıkılmalıdır.. Yeryüzünde birbi- riyle irtibatlandırılacak noktaların arası nekadar uzak olursa, her ikisi- ni görebilmek için yerden itibaren çı- kılması gereken yükseklik de o kadar büyük olur. İşte TELSTAR'ın, bitirdiğimiz hafta salı sabahı Cape - Canaverai deneme üssünden bir Thor - Delta ro- ketinin ucunda olduğu hâlde fırlatı- lışındaki amaç buydu; Aslında proje- nin müteahhidi Bell Telefon Şirketi- nin özel Surette görevlendirilen 400 işçisiyle, firmanın taşaronu (olarak çalışan 800 kişinin yardımıyla mey- dana getirilen bu peyk tamamiyle ö- zel ve ticari bir çalışmanın mahsülü- dür. Telstar, Bell Telefon Şirketinin gayretiyle meydana getirilen bir peykti ir. OYalnız fezadaki yörünge- yerleştirilmesi- oiçin ONASA'- - Amerikan Feza ve Havacılık 1- daresinin- teknik yardımına ihtiyaç hâsıl olmuştur. NASA bu yardıma karşı, deneme başarıya ulaşsın ulaş- masın, S milyon dolar alacaktır. Bu peykten sonra ikinci bir peykin de aşağı yukarı iki ay sonra irlatılması planlanmıştır. FEN Kıtalararası ulaştırma 85 santimetre çapında ve 77 kilog- ram ağırlığında olan bu küçücük peykin görevi, Oo yeryüzündeki özel televizyon verici postasından ala şiddetlendirerek tir. Bu işin yapılabilmesi için adet transistor ve 1801 adet german- yum diyodundan meydana gelen 15 bin parçadan ibaret çok karışık bir elektronik devre kullanılmaktadır. Ayrıca peykte 30 santimetrelik, çok yüksek frekanslı bir (o şiddetlendirici tüp mevcuttur. Bunlar sayesinde 6390 megasikl - saniyede 6390 milyon tit- reşim -frekansıyla gelen televizyon, radyo veya çok kanallı telefon işa- retleri peykin içinde şiddetlendirildik- ten sonra frekansı da değiştirilerek 4170 megasikl frekansında yeryüzüne geri gönderilmektedir Böylece peyk, tek istikametteki bir televizyon kanalını veya aynı is- tikamette aynı anda 600 telefon mü- kâlemesini nakledebilmektedir. — İki istikamette çalışmak üzere (o hesap lanmamış olmakla beraber, karşılıklı konuşan 60 telefon kanalını da geçi- rebilir. Yani aynı anda İngiltereden Amerikayı ve Amerikadan İngiltere- yi 60 kişi arayabilir. İşin maliyetine gelince, takriben 1200 mütehassıs teknisyenin çalıştığı bu projenin gerçekleşmesi için 50 milyon dolar harcanmıştır. Bir tek peykin I milyon dolara malolduğu ve herbirinin yörüngeye yerleştiril- mesi için de takriben 3 milyon dolar- lık "nakliye" ücreti ödendiği hesa- ba katılırsa, aslında bu projenin pek de kârlı bir "ticaret" olmadığı anla- şılabilir. Nitekim, tek bir peykin en uygun yörüngede bile sâdece (o 15-30 dakika faydalı olabildiği düşünülür- se, kıtalararası ulaştırmayı tam Oo- larak sağlayabilmek için en azından 50 hattâ 60 Telstar'a ihtiyaç buluna- cağı anlaşılır. Aynı ölçüde bir haberleşmenin 50 denizaltı kablosu döşeyerek yapıl- ması halinde hem işletme emniyetinin daha az, hem de bu kabloların tesis masraflarının çok daha fazla olacağı hesaplandığından, projenin sahibi fi- lan Amerikan Telefon ve Telgraf Şirketi bu işi peyklerle yapmanın u- zun vadede çok daha ekonomik neti- ce vereceğini görmüştür. Fakat bu, çabuk zengin olmanın yolu değildir ve mutlaka Amerikan Federal hükü- metinin bu işte yardımı şarttır, Ko- nunun mali yönleri Amerikan Senato- sunun önüne serilmiştir, feza prog ramının bu cephesiyle ilgilenen sena- törler şimdiden tenkitlerini hazırla- makla meşguldürler. 29